1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Meclis üyeleri oturum ücreti de almasın...

Seçimlerin ardından, CHP'nin Belediye'yi kazandığı, AK Parti'nin de meclis çoğunluğunu sağladığı tablo ortaya çıkınca, gözler ister istemez önceki gün yapılan ilk Büyükşehir Belediye Meclis toplantısına çevrilmişti.(br)Toplantıyı izleyen arkadaşların, yapılan ilk toplantıya ilişkin gazetelerine yansıttığı ortak düşünce, toplantının güzel temennilerle başlayıp gerginlikle son bulduğu yönünde.(br)HER İKİ TARAF DA HAKLI(br)Şimdi gelelim gerginliğin nedenine...(br)Meclis gündemine ilave edilen maddeler arasında, o anda oylanıp kabul edilmesi gereken maddeler vardı.(br)Neydi bu maddeler?(br)Tarihi Kentler Birliğine üye seçilmesi.(br)İç Anadolu Belediyeler Birliğine temsilci seçilmesi.(br)Memurlara sosyal denge tazminatlarının verilmesi için yetki.(br)Ve Büyükerşen'in Selanik'e davet üzerine gidecek olması. (br)CHP'liler, bu maddelerin oylanması gerektiğini ifade ettiler-(ki-haklılar...)(br)Oylanıp karara bağlanabilirdi her bir madde.(br)Ancak...(br)AK partililer, bu maddelerin toplantıda oylanması yerine komisyona gönderilmesini istediler.(br)Çoğunlukları olduğu için öyle de oldu.(br)Tüm maddeler komisyona havale edildi.(br)Bu durumu şöyle açıklamış AK parti sözcüsü Mustafa Birsen;(br)-"Biz, bizden habersiz olarak gündeme ilave edilen maddeleri 'Komisyona gidecek' şartıyla kabul ettik. Dolayısıyla bu ilave maddelerden haberimiz olmadığı için komisyona gidecek"(br)Eğer durum gerçekten böyleyse, onların da haklılık payları var.(br)Sonuç olarak...(br)İlk Büyükşehir Meclisi iyi temennilerle başlayıp gergin bitmiş ama, bu arada güzel d bir karar alınmış.(br)MECLİS ÜYELERİ OTURUM ÜCRETİNDEN FERAGAT ETSİN(br)Büyükşehir meclisinde, komisyon üyelerinin katıldıkları komisyon toplantılarından ücret almaması kararlaştırılmış.(br)Bize göre doğru olan yapılmış.(br)Meclis üyelerinin amacı mademki Eskişehir'e hizmet, bu hizmet karşılığında alacakları oturum ücretlerinden kolaylıkla feragat edebilmeliler.(br)Zaten etmişler de...(br)Şöyle bir düşünün?(br)Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Meclislerinde 150'ye yakın Meclis üyesi var. Bu meclis üyeleri her Meclis toplantısı ve her katıldıkları komisyon toplantılarından yasanın belirlediği ölçüde para alıyor.(br)Meclis üyelerine ödenen bu paraların bir yıllık toplamı, birkaç sokağın asfaltını karşılayacak boyutta.(br)Umarız Meclis üyelerinin, Büyükşehir Meclisi'nde, katıldıkları komisyon oturumlardan ücret almamalarına yönelik karar, Odunpazarı ve Tepebaşı Meclisleri için de karar altına alınır ve "bu karara hiçbir meclis üyesi itiraz etmez" diye düşünüyoruz.(br)Mademki bu hizmet Halk için Halk adına ve gönüllü olarak yapılıyor, o halde bunun karşılığında bir bedel beklenilmemeli ki, bu paralarla da halkın bir başka ihtiyacı görülebilsin.(br)Öyle değil mi?
-------------------------------------------
AK Parti "Makyajdan başka bir şey yok" dedikçe Büyükerşen seçim kazanıyor iyi mi?
AK Parti 2002 yılında iktidara geldiğinde Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığını Yılmaz Büyükerşen yağıyordu.
AK Partinin o yıllarda seçilen Milletvekilleri ve yöneticilerinin eleştiri anlamında söylediği tek şey "Büyükşehir Belediyesi kent merkezinde makyajdan başka bir şey yapmıyor" söylemiydi.
2004 yılında mahalli seçimler yapıldı.
Büyükerşen yeniden Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
Seçildiği günün ertesi gününden itibaren başlamak üzere AK Partinin o dönem Milletvekili ve yöneticiliğini yapan isimler eleştiri anlamında ne dedi biliyor musunuz?
Hemen söyleyelim:
"Büyükşehir Belediyesi kent merkezinde makyajdan başka bir şey yapmıyor"
Koca beş yıl bu eleştiri söylemiyle geçti.
Geldi 2009 mahalli seçimleri.
Büyükerşen bu seçimleri de kazanıp 3 ncü kez Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
AK Partinin, o seçimin de ardından eleştirilerinin odağında hemen hemen aynı söz vardı.
Yani...
"Büyükşehir Belediyesi kent merkezinde makyajdan başka bir şey yapmıyor" sözleri.
Bir Beş yıl daha geçti.
2014 seçimleri yapıldı geçtiğimiz haftalarda.
Büyükerşen 4 ncü kez Büyükşehir Belediye Başkanı olup, ulaşılması güç bir rekora imza attı.
Seçimin yapılmasının üzerinden daha 14 gün geçmişti ki, AK Parti Milletvekili Salih Koca önceki gün yaptığı açıklamada ne dedi biliyor musunuz?
Hadi tahmin edin?
Ya da fazla zorlamayın biz söyleyelim.
Aynen şunu söyledi Salih Koca:
"Büyükşehir'in bundan sonra makyajlarla uğraşmasını değil, kentin ciddi sorunlarıyla uğraşmasını sağlayacağız, yani estetik yaparak bu kentin bir 5 yılını daha kaybetmemesi gerektiğini düşünüyoruz"
Uzun lafın kısası...
Büyükerşen seçim kazandıkça AK Parti "Makyajdan başka bir şey yapmıyor" diye 15 yıldır eleştiri yapıyor.
AK Parti "Makyajdan başka bir şey yapmıyor" dedikçe de Büyükerşen her girdiği seçim kazanıyor.
Ne Büyükerşen seçim kazanmaktan bıkıyor ne de AK Parti "Makyajdan başka bir şey yapmıyor" eleştirisi yapmaktan.
Vallahi her ikisine de pes yani...
-----------------------------------
Belediyeler, şu internet sayfalarınızı da bir
yenileyin artık
Dün merak edip girdik belediyelerin internet sayfalarına.
Seçimler yapıldı, Başkanlar mazbatalarını aldı, Meclis üyeleri belirlendi, Meclisler toplandı, komisyon seçimleri bile yapıldı.
Ama hala Bazı Belediyelerin internet sayfalarında bir önceki dönemin Meclis üyeleri yer alıyor.
Bir tek Odunpazarı Belediyesi internet sayfasını yenilemiş.
Yenileyip yenilememe konusunda yine de siz bilirsiniz ama, bize göre biran önce yenilense iyi olacak.
Bizden söylemesi...
---------------------------------------------
Meğer herkesin bildiği bir Şaklaban varmış...
Geçtiğimiz gün bu sütunlarda "Şaklaban" başlığı altında bir yazı kaleme aldık.
İnanın iki gündür telefonlarımız susmuyor.
Her arayan, doğrudan "Kimi yazdın böyle?" demek yerine "Şunu mu yazdın?"," bunu mu yazdın?" diye isimler üzerinden fikir yürütüyor.
Gelen telefonların çoğundan şunu anladık ki, tarife uygun meğer ne çok Şaklaban varmış insanların çevresinde.
Halbuki...
Biz söz konusu yazının sonuna not da düşüp; "Hiç kimse bu yazıyı üzerine alınıp da kendince "En Şaklaban ben miyim?" yarışına girmesin. Çünkü bu yazı genel istek üzerine tüm Şaklabanlara geldi" demiştik ama...
Demek ki yazıyı okuyan insanlar, en Şaklaban'ın, kendi bildikleri Şaklaban olduğunu onaylatmak için can atıyormuş...
Meğer...
Herkesin yakın çevresinde bir Şaklaban muhakkak varmış...
-------------------------------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Temel, seyahate çıkmış. Uzun zaman evinden ayrı kalmış. Bir akşam bir kente gelip küçük bir otele inmiş. Odasına yerleştikten sonra, aşağıya telefon etmiş. Telefonu otelin sahibi açmış. Temel, ne istediğini söylemiş: Bana bir fahişe bulup gönderin.
Bunu söyledikten sonra telefonu kapatmış. Otelin sahibi şaşırmış. Yanında duran karısına dönmüş:
Demin gelen müşteri kadın istiyor... Otelin sahibinin karısı öfkeden deliye dönmüş:
Terbiyesiz adam, ne zannediyor bizim otelimizi. Hemen git o müşteriye ağzının payını ver... Otel sahibi, müşteriye ağzının payını verme fikrini pek tutmamış: Adama ne söyleyeceğim karıcım, bir terbiyesizlik eder, başım derde girer... Kadın çok sinirliymiş: Sen gitmezsen, ben gider söylerim... Ve, hışımla merdivenleri çıkıp Temel in ağzının payını vermeye gitmiş. Kocası da aşağıda bekliyormuş. Yukardan gürültüler gelmeye başlamış. On beş yirmi dakika sonra Temel aşağıya inmiş. Üstü başı yırtılmış, yüzü tırmıklanmış... Otelcinin yanına gidip bir güzel çıkışmış: Ne biçim kadın göndermişsin be. İstemem diye tutturdu!

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi