Eskişehirspor'un Fenerbahçe ile oynadığı karşılaşmayı iki yarı bölümde değerlendirmek ve lig öncesi belli dersler çıkarmak gerekiyor.
Karşılaşmanın ilk 20 dakikasında sahanın her yerinde basan, yardımlaşmayı üst seviyede tutan, gol pozisyonları üreten ve hatta bir golü sayılmayan Eskişehirspor Fenerbahçe'ye çok zor anlar yaşattı desek herhalde yanlış olmaz. Ancak ilk dakikaları zevkli geçen ve temposu yüksek olmaya aday olan maçta Emre Özkan'ın oyundan atılması Eskişehirspor adına maçın tüm ahengini bozdu diyebiliriz. Buna Rıza Çalımbay'ın da yanlış oyuncu değişiklikleri de eklenince Fenerbahçe kendi adına çok zor geçeceği bir karşılaşmada özelikle ikinci yarıda rahat bir oyun ortaya koyarak galibiyete gitti.
Fenerbahçe'ye saha içersinde bu rahatlığı sunan ise şüphesiz teknik direktör Rıza Çalımbay oldu. Çalımbay hoca kırmızı karttan sonra Bülent Kocabey'i oyundan alarak ne düşündü bilemiyorum ama; Emre Toraman değişikliği ile orta sahayı tamamen rakibe teslim etti. Fenerbahçe'nin tüm ataklarında ayakta kalan ve atakları kesen Toraman'ın oyundan alınması; yerine giren ve bana göre bu takımda kesinlikle yeri olmayan Poljak'ın da takıma hiç katkı yapmaması kırmızı şimşeklerin mücadele gücünü de tamamen düşürdü. Hal böyle olunca sayı olarak da eksik olan Eskişehirspor rakibine geniş alanlar bırakarak, gol pozisyonları da verdi.
Bu karşılaşmada yeni transferleri ilk resmi maçta izleme fırsatını da yakaladık. El Saka tecrübesi, soğuk kanlılığı ve geriden topu oyuna iyi sokması ile bu bölge için iyi bir transfer. Batuhan için ise söylenecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Milli takım formasına kadar yükselmiş geleceğin yıldız adaylarından gösterilen genç oyuncu bir gol fırsatından yararlanamasa da hava toplarında ki hakimiyeti ve arkadaşlarını da gol pozisyonuna sokması ile takıma faydalı olacağını gösterdi. Genç oyuncunun bunun yanında istekli ve hırslı oluşu Eskişehirspor adına sevindirici bir olay. Emre Özkan ise talihsiz bir başlangıç yaptı ama bir sol bek oyuncusu gibi oynamadı. Belki de uzun süredir oynamamanın verdiği maç eksikliğinin sıkıntısını yaşadı ama bu bölge için Eskişehirspor'a ilaç olacağı da söylenemez.
Kırmızı şimşeklerde özellikle bu maçta da görüldü ki takıma oyunu iki yönlü oynayacak orta saha oyuncusu gerekli. Özellikle beyin görevi üstlenecek ve takımı yönlendirecek bir isim şart. Yapılan transferler iyi ama gerekli bölgeler için miydi tartışılır. Ligin ikinci yarısı uzun. Mutlaka kadro derinliği gerekecek. Ancak hazırda oynayacak isimler olması şartıyla. Umuyorum bundan sonra yapılması düşünülen transferler en az El Saka ve Batuhan gibi oynamaya hazır durumda olur.
Eskişehirspor için söyleyeceğim son olay ise; genç oyuncuların gelecek adına kazanılmasından yanayım. Ancak bu takımdan belli isimler gönderildi. Hem de yeteri kadar şans bulamadan. Lig öncesi yapılan en son ciddi müsabakada takıma katkı yapacak isimler aranması gerekirken, teknik heyetin ne yapmak istediğini anlamadım. Özellikle Fenerbahçe maçında oyuna sonradan giren bazı futbolcuların Gaziantep maçında kadroda yer alıp almayacağını ise merakla bekliyorum....
