Cuma günü, MHP milletvekilli adayları, Sivrihisar Sosyal Kültür ve Dayanışma Derneğini ziyaret etti. Ziyarette, Sayın Asil' in, " Siz hayal edin, biz gerçekleştirelim" sözü ve bir izleyicinin "Önce vatan ve güvenlik " demesi dikkat çekti.
Ziyarette, kadın Aday, Sayın Dr. Ruhsar Demirel, konuşması ile beğeni aldı. Gördük ki, kadınlar siyasette, oldukça donanımlı, hazırlıklı ve bilinçli, olarak geliyor. Ülkemizde kadınlar, kadın olmanın bilinciyle yükseliyorlar. Önlerindeki engelleri aşarak, geleceğin yolunu da açıyorlar.
Perşembe günü de, Star TV' ye konuk olan MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Ülke sorunları ve terör üzerinde, ciddi söylemlerde bulundu. Özellikle de ABD' ye karşı söylemleri, yıllardır özlemini çektiğimiz sözlerdi. Çünkü ABD, stratejik ortak olabilir. Ancak söz konusu ülkemizin bağımsızlığı ve ülke bütünlüğü olduğu zaman, hatalar açık ve net olarak ortaya konmalı ve gerekende yapılmalıdır. Sayın Bahçeli' yi, bu alanda kararlı gördük. ve "Bedeli ne olursa olsun, ülke bütünlüğü söz konusu olduğu takdirde, gereken yapılacaktır. ABD, Büyük Ortadoğu Projesi' nden, birileri de eş başkanlıktan vazgeçmelidir." dedi.
Aslında Sayın Bahçeli, son yıllarda, Türkiye' de iç huzur açısından önemli işleri başardı. Parti tabanını, her türlü provokasyonlara rağmen, çatışmalardan uzak tuttu. Özellikle olayların, büyümesini önledi. Star TV' deki konuşmasında, spikerin bu yöndeki sorusuna " MHP kesinlikle yasa dışı örgütlenmelerin, içinde olmayacak ve bu tür örgütlenmelerin, içinde olan parti üyeleri de MHP' den uzaklaştırılacaktır" dedi.
Sayın Bahçeli, "PKK'nın siyasallaşmasının uzantısı olarak DTP, barajı aşacak güce sahip olmadığı için, bağımsız aday formülü çıkardı. Bağımsız aday, yasal haktır ama Türkiye'yi, bölmeye yönelik bir terör olayının bu yöntemle Meclis'e taşınması düşünülemez." dedikten sonra, İdam cezası kalktığı halde terörün durmadığını gerekçe göstererek,"Gerekiyorsa, referandum yaparım. Toplumsal bir talep varsa, terörün kökü kazınıncaya kadar 367 milletvekiline sahip olursam, Anayasa'yı değiştirir, idamı getiririm."dedi.
Aslında MHP Seçim Bildirgesi, iyi incelendiğinde, seçmenin kafasındaki pek çok kaygı ortadan kalkacaktır. Ancak bildirgedeki tespitler ve hedeflerin, zaman darlığından mı bilinmez. yeteri kadar kamuoyu ile paylaşılmadığını görüyoruz. Nitekim TV programında, "TERÖR" dışında, pek az konuya yer verildi. Sivrihisar Sosyal Kültür ve Dayanışma Derneğini, ziyarette de aynı konu gündeme getirildi.
MHP'nin seçim bildirgesinde, borç yönetimi, özelleştirme, kamu yatırım, para-kur ve mali sisteme ilişkin politikalarda tamamen milli çıkarlar ön planda tutulmuştur. Rekabetçi piyasa ekonomisini ve serbest teşebbüsü esas alan, kaynakların rasyonel kullanılacağı belirtilmiştir.
Bildirgede, dikkat çeken bir tespitte, Sosyo Ekonomik Amaç, Hedef ve Politikalar. Bu alanda, gelir dağılımının iyileştirilmesi, işsizlikle ve yoksullukla mücadele yanında, son yıllarda ciddi sıkıntı içine giren, esnaf ve sanatkâra ve tarım kesimine yönelik politikalar ve bölgeler arası gelişmişlik, farklılıklarının azaltılmasıdır.
TV programında, "BAŞÖRTÜSÜ" " de soruldu. Sayın Bahçeli, iki örnek verdikten sonra, inancından dolayı başını örten insanların, sorunlarının çözüleceğini, ifade etti ve " dinine bağlı ve Müslümanlığı, tüm saflığı ile yaşayan insanlarımız, bazı siyasilerin tahrik ve istismarı ile mağduriyetle yüz yüze gelmiştir."dedi.
MHP' ye göre, tarım ve hayvancılık yok edilmiş, çiftçi, esnaf, işçi, köylü, memur tükenme noktasına getirilmiş, milletimizin, büyük bir kısmı yoksulluk sınırının altında fakr-u zaruret içerisinde yaşamaya mahkûm edilmiştir. Özellikle de Türkiye, yabancı karanlık odakların kazanç kapısı olmuş; borsa; adeta yabancıların, Türkiye'yi, bir nevi sömürme aracı haline getirilmiştir. Türkiye, bir kültürel saldırıyla karşı karşıyadır. Geleneksel aile yapısı ve değerleri darbe almaya başlamış, kapkaç, terör, yağma tırmanmıştır. Patrikhane, ruhban okulu, yabancı kolejler ve papazlarla sürdürülen misyonerlik faaliyetleri, tehlikeli boyutlara ulaşmıştır.
Sayın Bahçeli, Star TV' deki, konuşmasında, oldukça donanımlı gördük. Özellikle de terör, ABD ve AB nin, tutumları ve Türkiye üzerindeki senaryolar karşısındaki, açık ve net tavrı, insanımızın kafasındaki ülke bütünlüğü ile ilgili kaygıları, biraz olsun giderdi.
