
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
MHP delegeleri bozar ama nasıl bozar!
Yayınlanma:
ORC'nin anketinin sonuçları yorumlanıyor.
Yorumlayanlar arasında bizde olduk.
Sonuçlara AKP'nin adayı tarafından baktık.
Kim olmalı, nasıl olmalı sorularına cevap aradık.
Sonunda da, "hem rakamlar, hem de AKP'nin 'Şehrin adayını' bulmada yaşayacağı zorluk yüzünden bildiğimiz seçimlerden birisini daha yaşayacağız' dedik...
***
Aynı anketin kamuoyunda değişik yansımaları da oldu.
Daha çok CHP-Büyükerşen-AKP üçgeni arasında dönse de yorumlar, işin içine MHP'nin de çekildiğini gördük.
Çünkü;
Ankette yer alan ve seçim sonucunu direk etkileyecek, hatta seçimin galibini belirleyecek olan yüzde 16'lık kararsızlar kısmının MHP'nin oyları olduğu çok açık olarak görülüyordu.
Her ne kadar MHP'nin kendi adayına oy vereceğini söylediği bir kısım yer alsa da;
O kısmın MHP'nin 'kemik oyları' olarak bilindiğini de söylemek lazım.
Yani geriye kalan yüzde 16'lık kararsızlar bölümünün büyük çoğunluğunu 'genel seçimlerde MHP'ye oy veripte, yerel seçimlerde başka adres arayanlar' teşkil ediyor.
Küçük bir kısmı da gerçekten hangi yöne oy vereceğini hala karar veremeyenler elbette...
***
Öyleyse;
MHP iyi bir seçim stratejisi geliştirirse, yüzde 16'lık kısım ile kendi oylarını birleştirebilir.
Bunun yanı sıra;
Kente hitap edecek, her kesimin kabul edebileceği bir aday, daha doğrusu üçlü bir kadro bulursa işler sahiden değişir.
Bu kez;
Ankette yer alan, gerek Büyükerşen, gerekse AKP adı altındaki oylardan bile MHP'ye kaymalar yaşanabilir.
Yani;
'Başka seçenek olmadığı için Büyükerşen'e, Ataç'a;
Ya da 'Başka seçenek olmadığı için AKP'ye oy verenler' bir anda karşısında farklı bir seçenek buluverir.
İşte o zaman, kararsızlarla birlikte, 'ortaya seçime dahil olabilecek bir kitle' çıkıverir.
Ve o kitle, son on yıldır alışageldiğimiz Eskişehir'deki seçim atmosferini yerle bir ediverir.
O hava Büyükerşen'e yeniden mi yarar, yoksa AKP'yi önemi geçirir ya da MHP'ye hiç umulmadık bir anda seçim mi kazandırır, orası çok tartışılır.
***
Yeniden başa dönelim...
"Anket sonuçları, 'bildiğimiz seçimlerden birisini daha yaşayacağız' dedirtiyor.
Ortadaki rakamlar gerçekten öyle...
Sadece gizli bir MHP gerçeği var!
Eğer MHP yukarıda bahsettiğimiz gibi, seçim stratejisini iyi yaparsa, iyi yerel siyaset yürütürse, en önemlisi de 'muhteşem bir üçlü' bulursa dengeler kayar.
Yok, MHP bahsettiğimiz gereksinimleri karşılayamaz ise, kararsızlar kısmında yer alan yüzde 16'lık bölümde Büyükerşen ve AKP arasında dağılır gider.
Ve dediğimiz gibi,
'Bu seçim de, tıpkı diğerleri gibi bildiğimiz sahnede oynanır...'
Sonucu ise ancak gerek CHP, gerek Büyükerşen ve gerekse AKP'nin yapacağı siyaset ve atacağı adımlar belirler...
Not; Aslında "seçim geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız seçimlerden değişik bir atmosferde geçmeyecek" sözümüzün altında yatanlarda var. Tamam, MHP dengeleri değiştirmek için bir unsur olabilir. Fakat hala parti içerisindeki huzuru tam olarak sağlayamamış bir teşkilat var. İl yönetiminin gayreti ya da kamuoyuna çıkma, siyaset yapma, yerel gündem içinde olma çabaları tek başına asla yetmez. MHP bir bütün olarak görüntü vermelidir. Ancak bugünkü yapı bunu başarmaktan hayli uzak durmaktadır. Ve böylesine bir parti görünümü içinde hiç kimse MHP'nin adayı olmak için heveslenmeyecektir. İşte bu yüzden, "Seçim yine bildiğimiz seçim olacak" demiştik... Bunu da ayrıca bir not olarak iletelim...