
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK
MUCİZEYİ YARATMAK?
Gaziantep'te kazanırız havasıyla başlamakla, böyle bir maçtan "yenik gibi" ayrılmak, aslında kaybımızın ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
Maç boyunca pozisyonların ağzını aradık sanki. "Bizden gol olur mu?" diye...
Böylesine bir maçta rakip kale önünde pozisyon üretemeyen takımının ligde kalma ihtimalinin cevabını kendimiz verelim.
Acı ama gerçek...
"Biraz zor!"
***
Vali Güngör Azim Tuna ve Mesut Hoşcan'ın açıklamalarını okudum.
Hüzün verici geldi bana.
Sallantıyı hissettim.
Ve çaresizlikten kaçmaya çalışma duygusunu...
Başarısızlığın klasik tercümesi hazır merak etmeyin...
"Seviyordum öldürdüm!"
Görünen bir şey varsa ki.
İkisi de Eskişehirspor'u seviyor.
Ama ikisi de kendilerini Eskişehirspor'dan daha çok seviyor!
"Çünkü vakit varken perde arkasında değişime ket vurana alet olanlar, bugünün mimarlarıdır..."
***
En kötüsü Eskişehirspor dibine kadar siyasete bulaşmıştır. Bizler siyasilerin Eskişehirspor'a destek vermesine karşı değiliz. Ama içişlerine kadar girmesi işi başka boyutlara çeker. Mesut Hoşcan'ı başarırız da bulabiliriz. Hatta birçoğunuz sevmeye de bilirsiniz!
Ama hiçbir siyasi güç Eskişehirspor başkanlık koltuğunun üzerinde değildir. Ve o makama duyulması gerekilen bir saygı vardır.
Bu anlamda son dönemde başkanlık koltuğunun içinde bulunduğu boşluk, beni fazlasıyla rahatsız etmiştir.
Ligin bitimine iki maç kala, yapılan toplantının konuşma aralarında en az on kez geçen mesajla destek olayına takılı kaldım. Eskişehirspor taraftarının aşkının karşılığı mesajla mı alınacak?
Yine taraftarın saf ve temiz duygusundan mı yararlanılacak?
Düşündüm de;
Bir taraftar acaba daha ne yapabilirdi ki!
Aklımıza gelmeyeni mutlaka onlar yapacağı için zorlamıyorum bile kendimi!
***
Allah aşkı yarattı.
İnsanlar siyaseti.
Siyasette kendi düzenini!
Ve o düzenin gerekliliklerini...
Burada da bir kez daha gördük ki; aşk mesaj yazarken, elini kalbine koyar.
Siyaset elini vatandaşın cebine dayar.
Ve aşk helal süt emmiştir.
Ama siyaset insanların anasından emdiği sütü burnundan getirebilir.
Aşk; Eskişehirspor gibi bir sevdaya ömrünü verme sanatıdır da...
Siyaset bir koyup bin alma metodu...
***
Şu da bilinmelidir ki, futbol verdiklerinizi size kat kat öder ama...
Vermediğiniz şeyleri alamazsınız...
Eskişehir futbolda her anlamda değişimi reddediyor.
Çağa ayak uyduramıyor. Rekabet halinde olduğu yanı başımızda ki Bursa'nın tesis anlamında 50 yıl gerisinde kalıyor ve hala kişiler üzerinden yürümeye devam ediyorsa!
Kimse geçmişten bir ders almamış demektir.
***
Eskişehirspor'un ligde kaldığında, her şeyden kurtulacağını sananlar var!
Ne acıdır ki bu tip idare şekilleriyle bugün olmazsa yarın...
Yarın olmazsa diğer gün...
Zihniyet değişmediği müddetçe, kendi acı gerçeklerinden kaçamayacak bu kulüp.
Süper lige çıktığımızdan bu yana bütün kirler ortada duruyor da... Önümüzde ki yıllar daha beterini buyuruyor bizlere!
Sadece günlük sonuçlara tav olanlardan değilseniz!
Bunları da göreceksiniz...
Çünkü mesele mucizeyi yaratmak değil!
Geleceğe ışık olmaktır...
***
Şimdi Eskişehirspor'u böyle bir ortamda nereye sığdırabilecekler?
Kendileri cevap versin!
Başakşehir maçında elde veda yoksa...
Utandırsınlar bizleri...
Heyecanla ve merakla tüm şehir olarak bekliyoruz yaratacakları mucizeyi...
***
Kendi adıma son dönemde yaşanan olayları gördükten sonra; Avrupa'da insanların kitapları neden uyanmak için, bizim ülkemizde ise uyumak için okuduğunu şimdi daha iyi anlıyorum...
Sizde; umarım fanatizm duygularınızı azıcık da olsa bir kenara bırakarak bizim yazdıklarımızdan bir şeyler anlamışsınızdır...