1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Nasıl koltuk sahibi oldular?

Sezai Aksoy: Abisi Turgut Özal'ın özel kalem müdürü olmasa ve abisinin zoruyla aday olmayı kabul etmeseydi, 12 Eylül darbesinin ardından yapılan ilk mahalli seçimlerde Belediye Başkanı olamayacaktı.
Aydın Arat: İbrahim Dedelek son gün kendisini ikna etmese aday olmayacak ve Belediye Başkanı seçilemeyecekti.
Orhan Soydaş: Aydın Arat vefat etmeseydi. Meclis içinden seçilmek suretiyle Büyükşehir Belediye Başkanı olamayacaktı.
Ömer Eker: Orhan Soydaş vefat eden Aydın Arat'ın yerine Büyükşehir Belediye Başkanlığına geçmeseydi, kendisinden boşalan Tepebaşı Belediye Başkanlığı koltuğuna oturamayacaktı.
Yılmaz Büyükerşen: 99 seçimlerinde Bülent Ecevit "Sizi Milletvekili değil Büyükşehir adayı görmek isterim" deyip ikna etmeseydi, o da Belediye Başkanı olamayacaktı.
İsmail Haşim Ateş: CHP 2004 seçimlerine liste yetiştiremediği için girememiş olmasaydı, belki de Belediye Başkanı seçilecekti.
Kazım Kurt: Deniz Baykal yönetimine muhalif olduğu için CHP den uzaklaştırılmasaydı, DSP ye geçmek durumunda kalmayacak ve meclis üyesi olarak Büyükerşen'in en yakınında ki kişi olamayacaktı. Aynı Kazım Kurt, CHP Genel Başkanlığına Kemal Kılıçdaroğlu gelmeseydi CHP ye dönemeyecek ve Milletvekili olamayacaktı.
Erman Gölet: 2009 seçimler öncesinde aldığı teklif üzerine DSP den aday olmayı kabul etseydi, şu anda büyük ihtimalle Odunpazarı Belediye Başkanıydı.
Burhan Sakallı: Erman Gölet CHP den aday olup 2009 seçimlerinde sol oyların bölünmesine neden olmasaydı, belki de şu anda Odunpazarı Belediye Başkanı değildi.
Ahmet Ataç: 99 seçimlerinde Belediye Başkanı seçilip 2004 seçimlerinde seçimi kaybettiğinde o 5 yılı kapı kapı gezmemiş olsaydı, 2009 seçimlerinde belki de aday bile gösterilmeyecek ve Belediye Başkanı seçilemeyecekti.
Hasan Gönen: Kemal Unakıtan tek yetkili olarak ısrar etmeseydi, 2009 seçimlerinde AK Parti adayı olamayacaktı. Hasan Gönen aday olamasaydı belki de bugün Osmangazi Üniversitesi Rektörü olamayacaktı.
Kemal Unakıtan: Eskişehir'den sorumlu bakan olarak 2009 seçimlerinde AK parti Büyükşehir'i kaybetmiş ve fatura kendisine çıkartılmamış olsaydı, belki de halen Maliye Bakanı olarak görev yapıyor olacaktı.
Harun Karacan: Ticaret Odası Seçimlerinde 17 komiteden Bağımsız seçilmeyi başaramasaydı 4 yıl sonra yapılan seçimlerde ETO Başkanı ve ardından TOBB yönetim kurulu üyesi olamayacak ismi de Büyükşehir adaylığı için ismi konuşulmayacaktı.
Murat Mercan: 2012 Genel seçimlerde AK Partinin Eskişehir'deki Milletvekili aday listesine girmiş olsaydı, şu anda Bakan yardımcısı değildi.
Nabi Avcı: Erdoğan'ın İstanbul Belediye Başkan adaylığı ile ilgili seçim çalışmasında görev almasaydı,başbakan olduğunda danışmanlığına gelemeyecek, danışmanı olmasa Eskişehir'den Milletvekili adayı gösterilmeyecek,Milletvekili olamadığı için de Milli Eğitim Bakanı olamayacaktı.
İster "Şans" deyin isterse "hırs ve çaba".
İsterseniz "tesadüf" olarak yorumlayın bu isimlerin geldikleri ya da gelemedikleri yerleri.
Ancak...
Tüm bu isimlerin yaşadıklarına baktığınızda, olup bitenleri en iyi anlatan kelimenin şüphesiz "Nasip" olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Siyasette Nasip birilerini bir şekilde bir yerlere getirmiş, birilerini de bir şekilde yerinden etmiş.
Hayat devam ediyor.
Siyaset de aynı şekilde.
Şimdi önümüzde yeni bir seçim var.
Nasip yine devreye girecek buna emin olun.
İşi garanti gibi görünenler belki de kaybedecek.
Belki de...
Hiç hesapta olmayan insanlar bir şekilde kazanacak.
Sonuç olarak...
Bu seçimde kimlerin nasibi gülecek? Kimlerin nasibi kapanacak?
Hep birlikte göreceğiz...
......

Barlar sokağı
Bir ara şehirlerarası Otobüs terminali içinde en fazla yakınma konusuydu.
Firma görevlileri, siz daha kapıdan girmeden yapışıyorlar hatta çekiştirerek, firmanın gişesine kadar sürüklüyorlardı.
Çok rahatsız edici bir durumdu bu.
Ama bir türlü bu hareketlerden vazgeçmiyordu otobüs firmalarının görevlileri.
Hatta.
Çoğu zaman firma görevlileri ile yolcular arasında hatta firma görevlilerinin kendi arasında büyük kavgalar meydana gelebiliyordu.
Neden sonra bu uygulama yasaklandı.
Yolcular Otobüs terminalinde bilet alacakları firmayı kendileri belirleyip, gidip biletini almaya başladılar.
Hoş olmayan o görüntüler de ortadan tamamen kalkmış oldu.
Önceki akşam Barlar Sokağı'ndan geçtik.
Ne yalan söyleyelim, kendimizi bir anda 10 yıl öncesinin otobüs terminalinde zannettik.
Her mekanın önünden geçtiğimizde o mekanının kızlı-erkekli görevlileri kendi mekanlarına davet ediyordu.
Elbette Otobüs terminali misalinde olduğu gibi kolumuzdan eteğimizden çeken yoktu ama, yine de rahatsız olmadık değil.
Söyleyeceğimiz o ki, bu tür yoldan geçeni ikna etme hareketlerine hiç gerek yok.
Zira...
Barlar sokağı içinde ki her mekan, kalite açısından birbirinden daha kötü durumda değil.
Mekanları insanlar kendiliğinden tercih etse, en fazla kapıda bir kişi "buyurun" dese ne bir rahatsızlık yaşanır, ne de hoş olmayan görüntüler...
.......

İyi de hanımefendi...
Ruhsar Demirel, MHP nin Genel başkan yardımcısı.
Partinin en üst yönetiminde bulunan en etkili isimlerinden birisi.
Aynı zamanda Eskişehir milletvekili.
Geçenlerde bir açıklama yapmış Ruhsar Demirel.
Önümüzde ki mahalli seçimleri hatırlatıp:
-"Hiç kimse MHP oyları üzerinden hesap yapmaya çalışmasın" demiş.
Yaptığı açıklama aslına akarsanız yöntem olarak doğru ifadelerin kullanıldı bir açıklama.
Ancak...
Tatbikte Ruhsar Demirel'in söyledikleri seçimlerde ki oyların dağılımına baktığınızda pek de bir anlam ifade etmiyor.
Şöyle ki...
MHP Eskişehir'de, milletvekili seçiminde aldığı oyların yarısını dahi Mahalli seçimlerde alamıyor.
Şu şu demek:
Milletvekili seçimlerinde MHP ye oy veren MHP'liler, Mahalli seçimlerde MHP adaylarına oy vermiyor.
Önemli oranda MHP oyu, çoğunlukla Büyükerşen'e giderken, AK partiye de MHP oylarının gittiği ortaya çıkıyor.
Yani...
Eskişehir'de son iki seçimdir birileri MHP oyları ile seçim kazanırken, birileri de MHP oyları ile seçim kaybediyor.
Ruhsar Demirel "Hiç kimse MHP oyları üzerinden hesap yapmaya çalışmasın" diyor demesine ama, iki seçimdir Belediye'yi kazanmaya yönelik partilerin ve kişilerin yaptığı tüm hesaplar MHP oyları üzerinden yapılıyor.
Pekii...
MHP kendi oylarının mahalli seçimlerde Büyükerşen'e ve AK partiye gitmemesi için ne tedbir alıyor?
Bunu bu güne kadar göremedik.
Bakalım bu seçimde görebilecek miyiz?
......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Savaş gemisi karanlık ve sisli bir gecede yol alırken, kaptan köşkündeki komutan tam karşıda ve uzakta üzerlerine doğru gelen bir ışık fark eder. Hemen karşı tarafa sinyal gönderir ve şu mesajı geçer:
— Derhal rotanızı 30 derece doğuya çevirin.
Karşıdan anında yanıt gelir:
— Sen rotanı 30 derece batıya çevir!
Şaşıran komutan, sinirlenir, mesajı yineler:
— Rotanı derhal 30 derece doğuya çevir, emrediyorum!
Karşıdan:
— Asıl sen rotanı 30 derece batıya çevir!
Komutan öfkeden küplere biner, bu kez mesaj da:
— Ben 30 yıllık kaptanım, sana son kez emrediyorum, rotanı 30 derece doğuya çevir!
Yanıt:
— Sen 30 senelik kaptansan ben de 20 senelik denizciyim, sen rotanı 30 derece batıya çevir!
Sinir katsayısı fırlayan komutan, mürettebata tüm topları ateşe hazır hale getirmelerini emreder ve son mesajını gönderir:
—Burası bir savaş gemisi, rotanı 30 derece batıya çevirmezsen ateşe başlayacağız!
Karşıdan:
—Burası da bir deniz feneri ve ben fener bekçisi Oliver! Rotayı 30 derece doğuya çevirmezsen, birazdan kayalara çarpacaksın komutan!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi