Buradan kentin merkezinin ferahlatılmasına ilişkin bir öneri dile getirmiştim.
Öneride stadyumla birlikte okullar bölgesinin de kaldırılması fikrini ortaya atmıştım.
'Stadyum bahane olsun, kenti sıkışmışlıktan kurtaracak bu fikre göz atalım' dedim.
Hatta işi daha da ileri götürüp;
"O bölgeyi Odunpazarı'na kadar açın!" demiştim.
***
Daha önce de dile getirdik.
Komik, çocukça, olmayacak iş gibi bakanlar oldu bu fikre...
Ancak;
Meselenin ciddiyetine varan pek çok kişi, kurum ve kuruluşta oldu.
Dün bir görüş daha geldi konuyla ilgili...
Resmi bir kurumdan gelen bu görüş, bizim fikrimizi daha da büyütüyor.
Neredeyse şehir için bir hayali ortaya koyuyor.
'Madem böyle bir öneriyi ortaya attın, bizimde bu öneriyi destekleyecek hayallerimiz var' deniyor.
Bu hayal ise;
'Senin söylediğin alan boşaltılırsa bir kısmı yer altı otoparkı olur.
Şehrin otopark sorunu biter!
Büyük kısmı da yer altı çarşısı olur.
Şöyle tarihi bir misyon yüklenip, İstanbul'daki Kapalıçarşı gibi yapılır.
Binlerce turist gelir.
Hatta Taşbaşı esnafı buraya taşınır.
Taşbaşı da böylelikle size kalır.
O müthiş bölgeyi de daha sonra şehrin eksiklerine yönelik değerlendirirsiniz.
Taşbaşı da böylelikle bugünkü çöküntü halinden kurtulur!
Böylelikle, bir taşla birkaç kuş vurmuş olursunuz!'
***
Başlıkta da dediğimizi gibi;
'Ne fikirmiş ama!' demekten kendimizi alamıyoruz.
Nedeni belli.
Meğerse şehrin ortasının sıkıcılığından bunalan ne kadar da insan varmış?
Artık Eskişehirliler böylesine fikirlere direk atlıyor.
'Yapılacaksa böyle olsun' diyorlar.
Ne fikirler ne projeler geliştiriyorlar...


BATILILAR YAPIYOR DİYE
TRAMVAYI DA YAPMAYALIM!

Özdemir Uçak köşesinde dün ilginç bir durumdan söz ediyor.
'Korsan gemisi yerine Nusret Mayın Gemisi' diyen Salih Koca'ya göndermede bulunuyor.
"O zaman partinizin belediyesi, Şelalepark'a Don Kişot'u kondurmasıydı!" diyor...
***
Özdemir elbette konuya değişik bir boyut getiriyor ama Salih Koca'nın demek istediği galiba daha farklı.
Malum;
Korsan gemisi geçmişte, Türk kültürüne ait olup olmamakla değil, daha çok maliyeti ile tartışma konusu olmuştu.
"Bir korsana şunca para harcanır mı?" benzeri pek çok soru ortaya atılmıştı.
Salih Koca ise olaya bu kez kültürel yanı ile de baktı.
Ancak işin altında yatan yine de maliyetti.
Koca "Onca para harcanıp eşkıyaları hatırlatan gemi yerine Nusret mayın gemisi yapılsaydı" diyor.
Çünkü;
Don Kişot'u ziyaret eden pek yok!
Ancak korsan gemisini neredeyse her yaz on binlerce kişi ziyaret ediyor.
Salih Koca'da işte tam burada devreye giriyor.
"Korsanları değil, kendi bağımsızlığımızın simgesini gezelim" diyor.
O yüzden;
Özdemir'in fikrine katılmadığımı söylemeliyim.
Eğer bu meseleye kendisinin yaklaştığı taraftan bakarsak;
'O zaman bu şehre batıyı andıran tek çivi çakmayalım!'
Öyle değil mi?