Değişim çağı yaşıyoruz.
Dünden bugüne değişmeyen hiçbir şey yok gibi.
Buna seçimi ilgilendiren konular da dahil.
Örneğin: Seçim çalışmalarında uygulanan yöntemler değişiyor.
Artık köy köy, kahve kahve gezmek yerine, internet başında hazırlanan görseller ve söylemler kilometrelerce yol gitmek yerine 1 saniyede seçmenin bilgisayarı üzerinde yerini alıyor.
Hemen her şey değişime uğrarken seçmen bu değişimin dışında kalır mı hiç?
Seçmen de, en azından düşünce ve algı bazında değişime uğruyor.
Örneğin:
-Böylesine değişken bir ortamda siyasi partilerin ve adayların özellikle seçmeni çok iyi tanıması gerekiyor.
-Seçmenin oy verme davranışı üzerinde hangi etkenlerin etkili olduğunu çok iyi bilmeleri gerekiyor.
-Seçmen davranışını iyi analiz edemeyen siyasi partilerin ve adayların seçim yarışında kazanma şansı kalmıyor.
Mahalli seçimlerin yapılıp, sonuçlarının ortaya çıkmasının hemen ardından Ülke ve Eskişehir sonuçları ile ilgili hep aynı hayret göstergesi sorular vardı.
-"Bu AK parti bu kadar oyu hala nasıl alabiliyor?" ya da "Bu Büyükerşen Eskişehir'den bu kadar oyu nasıl alabiliyor?" gibi.
Hatta.
İktidar partisinin Milletvekili bile çıkıp "Eskişehir'e yapmadığımız kalmadı. Yine de oylar Büyükerşen'e gitti. Anlamakta zorlanıyorum" açıklaması yapmıştı.
Aslında, "Bir türlü anlamış değilim" ile başlayan soruların cevabı orta yerde duruyor.
Aslında...
-Seçmen çok iyi tanınabilseydi...
-Seçmenin oy verme davranışı üzerinde hangi etkenlerin etkili olduğu çıkartılmış olunsaydı...
Ve...
-Seçmen davranışı iyi analiz edilebilseydi...
Hem Türkiye genelinde hem de Eskişehir'de ortaya çıkan seçim sonuçlarına kimse şaşırmayacak, sonuçlarla ilgili "Bir türlü anlam veremiyorum" gibi soru cümleleri de kurulmayacaktı.
-------------------------------
Sahi ne oldu o yakalanıp odaya kapatılan adama?
Seçim gecesi Eskişehir'in çoğu Mahallesi'nde de elektrikler kesildi.
Tam da oy sayımının devam ettiği bir sırada kesilen elektrikler CHP'lileri harekete geçirdi.
Özellikle Kazım Kurt haklı olarak işin peşine düştü.
Kesintinin, oy sayımına şaibe karıştırabileceği ihtimali ile Trafonun önüne bile giderek yetkililerle konuştu.
İşte tam o sırada Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in yerel Televizyonlara yapmış olduğu açıklama vardı.
Trafo şalterinin bir kişi tarafından indirilirken fotoğrafının çekildiğini söylüyordu Büyükerşen.
-"Arkadaşlarımız da bu şahsı yakalayıp, bir odaya kapattılar" diyordu.
Dün bir okurumuzun dikkatini çekmiş:
-"Seçim gecesi, şalter indirilirken çekilen fotoğrafa ve yakalanıp bir odaya kapatılan kişiye ne oldu?" diye soruyor.
Bak1 şimdi biz de merak ettik doğrusu...
Sahiden!
Seçim gecesi yakalanıp da odaya kapatılan kişiye ne oldu gerçekten?
Mutlaka bilen biri vardır değil mi?
Öyle ya, söz konusu iddia, öyle az buz bir iddia değil.
Yapılan seçimlere ve oy sayımına yasal olmayan bir müdahalede bulunma iddiası var ortada.
Böyle bir iddianın sanığı yakalanıp, CHP'liler tarafından bir odaya hapsedilip ve ardından da güvenlik kuvvetlerine teslim edileceği söyleniyorsa, bu işlem herhalde yapılmıştır.
Ne dersiniz?
Bu kişinin kim olduğu ve neden böyle bir şey yaptığını merak edenlerin, bunu bilmeye hakkı yok mu?
Elbette var.
Sonuç olarak...
Eğer böyle bir kişi var ise, seçim akşamı elektrik şalterini kapatmaya yeltendi ise ve CHP'liler tarafından yakalanıp, bir odaya kapatıldıktan sonra güvenlik kuvvetlerine teslim edildi ise, bu kişinin kim olduğu ve amacının ne olduğu yetkililer tarafından derhal açıklanmalı.
Eğer böyle biri yok ise ve canlı yayında olmayan biri ile ilgili ileri sürülen iddialar yalan ise, bu durum bize göre oy çalma teşebbüsü ile aynı manipülasyonu içerir.
Ne dileyim?
Umarız böyle bir olay vardır, böyle bir kişi yakalanmış ve güvenlik kuvvetlerine de teslim edilmiştir.
---------------------------
Onlar da mazbatalarını almış
İkisi de İl Genel Meclis üyesiydi.
İkisi de İlçelerinden Belediye Başkan adayı oldu.
İkisi de yapılan seçimlerde Belediye Başkanı seçildiler.
Erdal Şanlı Eskişehir'in en uzak ilçelerinden Han'a, İsak Gündoğan ise Eskişehir'in en yakın ilçelerinden Mahmudiye'ye Belediye Başkanı oldular.
İkisi de dün, Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının da katıldığı törenlerle mazbatalarını aldı.
İkisi de şanslı.
Çünkü:
CHP'nin kazandığı sadece iki ilçenin Başkanlıklarına geldiler.
Şanslılar Çünkü: Yasa değişikliği ile bundan böyle Büyükşehir belediyesi hizmet alanı içinde kalan ilçeleri, Büyükşehir Belediye Başkanı ile aynı partinin başkanlıklarını paylaşacaklar.
Sonuç olarak...
Şu açıkça anlaşılıyor ki, Han ve Mahmudiye Eskişehir'de en çok gelişmeye ve en çok hizmeti almaya aday iki İlçe oldu.
-----------------------------------
Türkiye'nin en büyük Hidroterapi Merkezi...
Büyükşehir belediye Başkanlığına 4 ncü kez seçilen Yılmaz Büyükerşen Mazbata alım töreninde "Türkiye'nin en büyük Hidroterapi Merkezini 20 Haziran'da açacağız" açıklaması yaptı.
Dün, bazı okurlarımız aradı "Nerede bu Hidroterapi Merkezi?" diye.
Büyükerşen'in söylediği Merkez, Bademlikte yapılan ve 5 yıldız kategorisine sahip olup, bitme aşamasına gelen Otel.
Otel Hidroterapi Merkezi olma özelliği taşıyor.
Sıcaksulardan çıkan şifalı ve sıcak suyun Bademliğe taşınmasıyla sağlık alanında da faaliyet gösterecek.
Ve bu Otel, 20 Haziran günü törenle açılacak.
-----------------------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Genç bir çocuk heyecanla annesine gelir ve aşık olduğunu, evlenmek istediğini ve tanıştırmak istediğini söyler.
Ama sadece eğlence olsun diye eve 3 kız getireceğini ve annesinin evleneceği kızı tahmin etmesini ister.
Ertesi gün 3 güzel kızla eve gelir.
Otururlar, bir süre sohbet ederler. Bir süre sonra çocuk heyecanla annesine sorar:
- Tahmin ettin mi' diye.
Anne duraksamadan cevap verir:
- Ortadaki kızıl saçlı.'
Oğlan hayretle annesine sorar:
- İnanılmaz, nasıl bildin?
Anne cevap verir:
- Bir tek ondan hoşlanmadım...