-Vakıflar Genel Müdürlüğü, Odunpazarı Belediyesi AK Parti'deyken Kurşunlu Külliyesini kiraya verdi.
Belediye CHP'ye geçince, kiracısı olan Belediye'yi çıkartmak istiyor.
-DSİ, kendisine ait Regülatör yanında bulunan alanı, Odunpazarı Belediyesi AK Parti'deyken Vilayet tahsisi ile Belediye'ye verdi.
Belediye de buraya Botanik Park adı altında güzel bir park yaptı.
Odunpazarı Belediyesi CHP'ye geçince DSİ bu yeri geri Belediye'den geri almak için Vilayete "Tahsisin iptal edilmesi" davası açtı.
-Yine DSİ,Odunpazarı Belediyesi AK Parti'deyken Kanlıpınar Göleti çevresini yine Vilayet tahsisi ile Belediye'ye devretti.
Belediye de buraya güzel bir piknik alanı yaptı.
Odunpazarı Belediyesi CHP'ye geçince, DSİ bu yeri geri almak için Vilayete tahsisin iptali davası açtı.
-Milli Emlak, Tepebaşı Belediyesi AK Parti'deyken Ertuğrulgazi Mahallesinde bir arsayı Belediye'ye tahsis etti.
Tepebaşı Belediyesi CHP'ye geçince, Tepebaşı Belediyesi buraya 8-10 milyon lira harcayarak Eskişehir'in en güzel Su Sporları Merkezi'ni inşaa etti.
Binlerce çocuk,genç ve kadının yararlandığı bu merkezin alanı ile ilgili Defterdarlık "Bizim yerimizi geri verin" demeye başladı.
Yani...
Belediyeler AK Parti'deyken, çeşitli kurumlar tarafından bu Belediyelere kiralanan ve tahsis edilen arsalar ve yapılar, Belediyeler CHP'ye geçer geçmez aynı kurumlar tarafından geri istenmeye başlandı.
Şimdi bu kurumlara şunu sormak farz oldu:
1. Size ait bu yapılar ile taşınmazları niye verdiniz?
2. Madem bir şekilde bu yerleri AK Partili Belediye'ye verdiniz, şimdi niye geri istiyorsunuz?
3. Madem AK Partili Belediye iken verdiğiniz bu yerleri belediyeler CHP'ye geçtiğinde geri istiyorsunuz, o halde bu yerleri Belediyelerden daha farklı nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?
Eğer söz konusu kurumlar bu üç soruya cevap verir ve verdikleri cevaplar da ikna edici olursa "eyvallah" diyeceğiz.
Yok cevap veremez ya da verdiği cevaplar ikna edici olamazsa, işte o zaman herkes bunun arkasında siyaset olduğunu iyice anlayacaktır.
......
Umut ve hayalle yaşamak
80'li yıllardan sonrasını iyi hatırlarız Eskişehir'in...
Sürekli hayal ile beslenen ama hüsran yaşayan bir şehir oluvermişti.
İşte o günden bu yana uyutuluyor, avutuluyor Eskişehir.
Umutlarla besleniyor, hayallerle yaşatılıyor.
Neticede hüsrana uğrayıp, büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Hem de hemen her olayda.
Bakın şimdi...
O tarihlerden bu yana, hemen her yıl Eskişehir'in Demiryolu ile liman bağlantısından söz edilir.
Söz edenler üstelik "Bu basit iş. Derhal yaparız" der üstelik.
Eskişehir inanır buna.
Anında hayalini yaşamaya başlar.
Kimsenin aklına, "Yahu nasıl basit iş? Buradan limana ip germeyeceksin ki Demiryolu döşeyeceksin?" demek gelmez.
Sonunda her geçen yıl hüsran vardır.
Daha ortada su yokken, Eskişehir Termal kenti ilan edilir...
Eskişehirli buna da inanır.
Gelen giden turistin hesabı yapılıp, onların bırakacağı para adeta cebe konur.
Kimsenin aklına "İyi de ortada ne su ne proje var?" demek gelmez.
Havaya girilir, yürüyüşler değişir.
Ama son değişmez. Çünkü sonunda yine hüsran ve hayal kırıklığı olur.
-"Size yeni stadyum yapacağız" denir, eski stad elinden alınır.
-"Size havaalanı yapacağız" denir, uçak seferi kaldırılır.
Uçak seferi kaldırılır, "Hızlı Tren getirdik ya" denir.
Hemen her yıl Eskişehir kah kargo merkezi olur, kah Demiryolları ve havacılık merkezi.
Bunlara da inanır Eskişehir.
Çünkü; beklenti fazla olduğu için ömrü "Bunlar olsun" diye yıllardır beklemekle geçer.
Ve her geçen yıl, hüsran üzerine yeni hüsranlar ekler...
.....
Rezil oluyoruz
farkında mısınız...
Eskişehirspor'un Bursa ile oynadığı kupa maçında yine stadyumun elektrikleri kesildi.
Atatürk Stadyumu birden karanlığa büründü.
Tıpkı birkaç hafta olduğu gibi.
Tıpkı, geçtiğimiz sezon birkaç kez olduğu gibi.
Tamam yeni stadyum yapılıyor.
Tamam Atatürk Stadyumuna, yeni Stadyum yapıldığı için masraf edilerek istenmiyor.
Ancak...
Unutulmamalı ki Atatürk Stadyumu'nda hala Eskişehirspor Süper lig be kupa maçları oynuyor.
Yine unutulmamalı ki, bu karşılaşmaların tümünü, stadyuma bizzat gelenler kadar televizyondan milyonlarca insan izliyor.
Haliyle...
Maç oynanırken stadın elektriklerin gitmesi, Eskişehir'i resmen rezil ediyor.
Demek ki...
En azından, artık bu elektrik kesintilerinin olmaması için gerekli önlem ne ise biran önce alınmalı.
Her maç elektrik kesintisi ile rezil olunmak isteniyorsa o ayrı tabii.
.....
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Bir kadının bir süreliğine is seyahati için İngiltere ye gitmesi gerekmektedir. Kadının kocası esini havaalanına kadar götürür. Karisi:
- "Teşekkür ederim kocacığım, senin için İngiltere den ne getirmemi istersin?" diye sorar. Adam güler ve yanıtlar:
- "Bir İngiliz kızı istiyorum hayatim..." Kadın sessiz bir şekilde kocasından ayrılır ve yola çıkar. 2 hafta sonra adam karisini tekrar hava alanından almaya gider ve sorar:
- "Hayatim gezin nasıldı?" Karısı:
- "Teşekkür ederim hayatım çok güzeldi." Adam:
- "Peki hediyem nerde?" Kadın:
- "Ne hediyesi?" Adam:
- "Hani bir İngiliz kız istemiştim ya..." Kadın:
- "Haa hatırladım, evet elimden geleni yaptım, simdi biraz beklememiz lazım kız olup olmayacağını görmek için..
