Eskişehir açısından sonucu şimdiden belli bir seçime gidiliyor.
5 ay sonra yapılacak olan seçimin Eskişehir açısından sonucu, büyük ihtimalle (Eğer olağanüstü bir koşul gelişmez ise) şimdiden belli.
-"Büyük ihtimalle belli" diyoruz, zira...
AK Partinin 2, CHP'nin 2 ve MHP'nin 1 Milletvekili çıkaracağını şimdiden söylemek medyumluk falan değil.
Sonucunu bilemediğimiz tek husus, 6 ncı milletvekilini bu güne kadar olduğu gibi AK parti mi?, yoksa bu güne kadar 2 milletvekili ile yetinen CHP mi çıkartacak?
İşte; önümüzdeki seçimlere yönelik bilinmeyen ve cevap arayan tek soru bu.
O halde...
AK Parti ve CHP'nin önümüzdeki seçim hedefi, bu üçüncü milletvekilini çıkartmak olacak.
Yani; Birinci parti olma çabası verecek bu iki parti.
Böyle bir durumda en basit seçim aritmetiği bile şunu söyler;
-"Eğer birinci parti olmak gerekiyorsa, mevcut oyu korumakla kalmayıp, diğer partilerden, özellikle de rakip partiden oy almanız gerekir"
Şimdi;
Eskişehir'de AK parti kırsaldan, CHP ise şehir merkezinden oy alıyor.
AK Partinin birinci parti olması için şehir merkezindeki seçmenin, CHP'de birinci parti olabilmek için kırsaldaki seçmenin oyunu almalı.
Sonuç olarak...
AK Partnin Eskişehir'de birinci parti olup, üç üncü milletvekilini alabilmesi, merkezden alacağı oylara, CHP'nin ise kırsaldan alacağı oylara bağlı.
Ama gelin görün ki, her iki parti de bugün için kendi mıntıkalarında siyaset yapıyor.
Çünkü...
En kolayı bu...
......


Yemekler...Yemekler...

Dikkatinizi çekiyor mu bilmem?
Eskişehir'de belirli aralıklarla bir takım isimler bir araya geliyor.
Oda,dernek,sendika,platform,meclis adı altında yemekte buluşuluyor.
Aslında mesele "Eskişehir" ama...
Yeniliyor, içiliyor, eğleniliyor, sohbetler ediliyor, sonra da kalkıp gidiliyor.
Hiçbir yerinde Eskişehir yok.
Alınan karar yok...
Tavsiye yok...
Şehri yönetenlere yol gösterme yok...
-"Bu yanlış", "Bu doğru" demek hiç yok.
Baskı unsuru olabilmenin alakası bile yok.
Varsa yoksa yemek...
-"Yemek yiyeceğiz. Sohbet edeceğiz. Birlikte olacağız. İyi bir an yaşayacağız" denilse eyvallah...
Valla bir diyeceğimiz yok.
Hatta takdir bile edeceğiz...
Ama...
Söylenen ve yaratılan algı başka, orada olan daha başka.
Yemek; Orada toplanılma amacının bir teferruatıdır aslında.
Ama gelin görün ki...
Asıl amaç yemek, konu ise teferruattan ibaret sanki...

.......

Ağa anlarsa anlar...

Ağa, oğluna başka bir ağanın kızını isteyecekmiş.
Hazırlıklar yapılmış, haber salınmış.
Hediyelerle gidilmiş ağanın evine.
Sohbetler edilmiş, hediyeler bırakılmış, kahveler içilmiş.
Sonra da müsaade istenmiş.
Evden çıkıldığında oğlan sormuş ağa babasına;
-"Hani kız isteyecektik. Niye ağzından bir tek kelime bile çıkmadı"
Ağa baba cevap vermiş;
-"Ağa'dan kız istenmez. O anlarsa anlar"
Genel Başkanlar partilerin ağası...
Önümüzdeki günlerde pek çok kişi, bir dostu için genel başkanların kapısına gidip vekillik talep edecek.
Kimileri de açıktan söylemeyip "O anlarsa anlar" diye düşünecek...
Artık Ağa ne kadar anlar bilemiyoruz ama, bu arada damatların yani vekil olmak isteyenlerin bu süreçte göbekleri tam anlamıyla çatlayacağı kesin...


........


Sıkıntı yok hassasiyet var...

Eskişehir'de AK partinin Kadın kolları başkanı bulamadığına ilişkin bir söylentinin dolaştığını yazmıştık önceki gün bu sütunlarda.
-"İhtimal vermiyoruz ama, Eğer bu doğruysa, yani AK parti Eskişehir'de karın kolları başkanı gerçekten bulamıyorsa...
İşte o zaman Ülker Can açısından iş fena bir duruma gelmiş demektir..." diye noktalamıştık yazıyı.
Zira...
Ülker Can'ın, Kadın Kolları Genel Başkan yardımcısı olduğu, üstelik teşkilatlandırmadan sorumlu genel başkan yardımcılığı yaptığı bir partide, kendi şehrinde kadın kolları başkanı bulunamamasının büyük bir tezat oluşturacağı düşüncesi taşıdığımızı belirttik.
Ülker Can aradı yazıyla ilgili.
-"Biz, partiyi en iyi şekilde temsil edecek, seçimlerde o önemli görevi üstlenerek, üstesinden gelebilecek, bizim hızımıza ayak uydurabilecek ve partimizin en önemli unsuru olan kadınlarımıza Eskişehir'de önderlik edebilecek donanımda bir kadın kolları başkanı arıyoruz. Hassasiyetimiz bu yüzdendir. Bu nitelikteki bir arkadaşımızı da yakın bir süre içinde tespit ederek, kadın kollarımızın başına geçireceğiz. O yüzden bulamıyor falan değiliz, sadece titiz bir değerlendirme içindeyiz" dedi.
Ülker Can, Kadın kolları teşkilatı olarak Türkiye genelinde bu güne kadar 500 kongre yaptıklarını söylüyor.
-"kimse merak etmesin, Eskişehir kadın kollardı kongresini de evelallah yaparız" diyerek tamamlıyor sözlerini.
.........


Biraz da gülmek lazım

Adam barda gördüğü güzel bir bayanla konuşmanın yollarını arıyordu. Sonunda cesaretini toplayarak kıza yaklaştı ve :
- Afedersiniz hanımefendi biraz konuşabilir miyiz acaba?
Kız birden haykırır :
- Terbiyesiz!!! Ben senin bildiğin kızlardan değilim!!!
Adam utancından yerin dibine girmiş, kıpkırmızı bir suratla yerine oturmuştur. Herkes ona bakmaktadır ve bu onu daha da rahatsız etmektedir. Bir süre sonra kız ona yaklaşır ve gülümseyerek :
- Az önceki olay için özür dilerim. Ben psikoloji öğrencisiyim ve utandırıcı durumlarda insanların nasıl davrandıklarını inceliyorum.
Bu açıklama adamın canını daha fazla sıkar ve az önceki olayın da intikamını alabileceği şekilde avaz avaz bağırarak cevap verir.
- Neee? Gecesi 200 dolar mı? Deli misin sen?