Yolda karşılaştık Eskişehir'in yakından tanıdığı bir isimle.
-"Sen de Büyükerşen'i benim kadar tanıyorsun. Söyle bakalım mevcut aday adaylarından hangisi Odunpazarı Belediye Başkan adayı olur?" diye bir soru sordu aniden.
Bir anda toparlayamadık tabii...
Ardından başladık anlatmaya...
Eğer, CHP Odunpazarında huzurlu bir seçim geçirmek istiyorsa Erman Gölet'i, 'Odunpazarı o'nun hakıydı' düşüncesiyle Jale Nur Süllü'yü, kendine yakınlığı nedeniyle Erdal Caferoğlu'nu, Genç olması nedeniyle Ayhan Kavas'ı ve Genel Merkez ile ilişkileri açısından da Gaye Usluer'i aday gösterebileceğini söyledik Büyükerşen'in...
-"Bana göre yanlış yaptığın yorumlar" dedi dostumuz.
-"Niye?" diye sorduğumuzda ise başladı kendi yorumunu yapmaya.
-"Bir kere Erman Gölet'i göstermez. Çünkü ona iki kere kızıyor. Bir:geçtiğimiz seçimde adaylığı reddettiği için, ikincisi de 'aday olacaksan il başkanı olma' dediği için. Nur Süllü'yü göstermez. Çünkü, geçtiğimiz seçim kaybedildi. İkinci kez aynı adayla kaybetmeyi göze alamaz. Erdal Caferoğlu'nu göstermez. Çünkü parti içinde doğabilecek tepkiden korkar. Ayhan Kavas'ı göstermez. Çünkü kendisine çok çektirdi. Gaye Usluer'i göstermez. Çünkü onun Genel Merkezde olması daha çok işine gelir"
Konuşmasını bitirdikten sonra patladık tabii.
-"O'nu göstermez! bunu göstermez!. Kimi gösterecek ki o zaman?" diye sorduk.
-"Gösterilecek aday dışarıda" dedi.
-"Nasıl yani?" diye sorduğumuzda ise...
-"Mevcut aday adaylarının dışında bir ismin olma olasılığı oldukça yüksek. Üstelik, parti çevresinde büyük çoğunluk benim gibi düşünüyor. Mevcut aday adaylarının dışında bir isim Odunpazarı adayı olacak" diyerek kestirip attı.
Doğrusu biz böyle düşünmüyorduk.
Halen de mevcut aday adaylarının dışında ki bir ismin olacağına çok büyük ihtimal vermiyoruz.
Ama...
Söylenilenlerden dolayı kafamız da karışmadı değil hani...
......
Fotoğrafın sırrı
İnternette rastladık fotoğrafa.
Büyükşehir belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, yanında CHP Milletvekili Kazım Kurt ve İl başkanı Nihat Çuhadar. Yine yanlarında CHP Parti Meclis üyesi Gaye Usluer ve Odunpazarı aday adayları Erdan Caferoğlu ile Jale Nur süllü.
Fotoğrafın en sağında ise Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof Dr Davut Aydın.
Söz konusu fotoğrafı görünce ister istemez "Anadolu Üniversitesi Rektörü Davut Aydın ile CHP'lilerin işi ne?" diye kendi kendimize sorduk.
Öyle ya, fotoğraf CHP'nin bir seçim çalışması pozisyonunu anlatıyordu.
Sonradan öğrendik tabii.
Fotoğraf Sey-Der, yani Seyitgazililer derneğinin düzenlemiş olduğu iftarın ardından geçilen çay içme kısmında çekilmiş.
Rektör Davut Aydın da Seyitgazili olduğu ve davet edildiği için söz konusu iftarda hazır bulunmuş.
İftar sonrası Büyükerşen ve yine Seyitgazili olan Kazım Kurt ile sohbet ettiği sırada diğer isimlerin de sohbete katılmasıyla böyle bir tablo çıkmış ortaya.
.......
Eskişehir'de Hukuk işlemiş ve işliyor...
Daha hayatının baharında bir genç...
Sırf Gezi parkı protestolarına katıldığı için öldüresiye dövüldü.
Tam 32 gün komada kaldı.
Daha da direnemedi gencecik vücudu.
Hayalleriyle, idealleriyle, doyamamışlığıyla gitti.
Neler söylediler öldürülmesiyle ilgili neler...
-"Arkadaşları yapmıştır" dediler mesela...
-"Zaten ilaç kullanıyormuş. Belki de bu yüzden öldü" dediler.
Dövülme anının kamera görüntüleri silinmişti ya...
-"Elektrik şalteri indirildiği için görüntüler yok" bile dediler.
Hatta...
O'nu dövenleri bir tarafa bırakıp, Ali İsmail Korkmaz'ı eylemlere katılmaya zorlayanları bile lanetleme yöntemine başvurdular.
Ne oldu sonunda biliyor musunuz?
Ali İsmail Korkmaz'ın dövülerek ölümüne neden olunduğu ortaya çıktı.
Silinen görüntülerin, gözaltına alınan dövenler tarafından silindiği belli oldu.
Dahası...
Ali İsmail Korkmaz'ı dövdüğü ortaya çıkan biri Polis 4 kişinin tutuklanmak üzere mahkemeye sevk edildiği açıklandı.
Ne diyelim?
Tüm yakınmalarımıza rağmen Eskişehir'de hukuk işlemiş ve işliyor.
Eskişehir'de gelinen nokta gösterdi ki, iyi ki de işliyor...
Gelinen noktada Cumhuriyet Başsavcılığının konu ile ilgili yaptığı açıklama elbette Ali İsmail Korkmaz'ı gere getirmeyecek.
Ama...
En azından acılı ailesi, sevenleri ve ölümüne üzülen Eskişehirlilerin yüreklerine en azından bir su serpecektir.
Hele hele bu mübarek bayram gününde...
.........
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Temel Ambulans şoförü olarak çalışmaktadır.
Günlerden bir gün bir otobüs kazası olmuş ve Temeller ambulans çağrısı alırlar ve hemen olay yerine gitmek için harekete geçerler.
Kaza yerine gittikleri zaman gördükleri manzara çok kötüdür. Her tarafta yaralılar, ölüler...
Yakınmalar yeri göğü inletmektedir.
Lakin adamcağızın biri diğerlerinden fazla bağırmaktadır. Temel de adamın
yanına gider ve bakarki adamın iki bacağı birden kırılmış.
Temel yaralıya basıyor fırçayı :
- Ula uşağum ayuptur bu senin yaptuğun. Şunun şurasında iki bacağun kırılmış sadece. Bak orada insanlar ölmüşler hiç ses çıkarıyorlar midur?
