Süleyman Demirel Adalet partisi Genel başkanı ve Başbakan olduğu dönemlerden birinde makamında oturuyor.
Seçimlerin üzerinden 1-2 yıl geçmiş.
Seçim öncesi verilen vaatlerin bir çoğu tutulamamış.
Bu yüzden de, vatandaşlar arasında iktidarda olan Adalet Partisi hakkında homurtular yükselmeye başlamış.
Hemen her yerde;
-"Hani şunu yapacaktınız, yapmadınız. Verdiğiniz sözlere ne oldu?" şeklinde eleştiriler geliyormuş.
Bu eleştirilerin her geçen gün artması üzerine, Adalet partisinin bir milletvekili, başbakanlık koltuğunda oturan Süleyman Demirel'in yanına gitmiş ve...
-"Efendim. Seçim öncesi birçok vaatte bulundunuz. Hama işbaşına geldiğimizde, bu vaatlerin hiçbirini yapamadık. Vatandaş bize çok kızıyor. Keşke bu vaatleri vermeseydik. Çünkü tutamıyoruz" dediğinde...
Demirel, milletvekiline eliyle dışarıya çıkmasını işaret etmiş.
Hem de oldukça sert bir şekilde.
Tam çıkarken de...
-"Biz o vaatleri vermeseydik, sen ş,imdi Milletvekili olur muydun sanıyorsun" diyerek, cevabını da yapıştırıvermiş.
Tabi bunun olup olmadığını bilemiyoruz.
Ama siyaset ile ilgili bu hikaye çok anlatılır.
Şimdi de seçim öncesi benzer durumlar yaşanıyor.
Hemen her parti ve Genel başkanlar dahil her aday...
Bir sürü vaatlerde bulunuyor.
İşin kötüsü...
Verilen bu vaatlerin tutulmayacağını da herkes adı gibi biliyor.
Buna rağmen, vaatler can kulağıyla dinleniyor.
Bir ay sonra seçimler yapılacak.
İşbaşına gelenler, her zaman olduğu gibi, vermiş oldukları vaatleri tutmayacak.
Çünkü onlar için önemli olan Vaatleri yerine getirmek değil.
Önemli olan...
Bir şekilde seçilip Ankara'ya gitmek. Tıpkı daha öncekilerde olduğu gibi...