1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Ortada bir hukuk kararı varsa, haklı olmak yetmez...

-Kurşunlu Külliyesi'nin sahibi Vakıflar.
Eyvallah...
-Sahibi olduğu Kurşunlu Külliyesi'ni Odunpazarı Belediyesine vermek istemiyor.
Buna da eyvallah.
-Odunpazarı Belediyesi AK partideyken kiraya verdiği Kurşunlu Külliyesini, Belediye'yi CHP alınca kiralamaktan vaz geçti.
Buna da tamam.
-Vakıflar, Kurşunlu Külliyesi'ni CHP'li Belediyeye kiralamak istemeyerek, bir anlamda siyasi davranıyor. Ne diyelim?
Hadi buna da eyvallah.
-Valiliğin ihtiyacı olduğu için, belki de böyle bir karar alıyor Vakıflar.
Buna da diyecek bir şey yok...
-Kendisine ait mülkün CHP'li Belediye tarafından kullanılıp, prim yapmasını istemiyor belki.
Bunu da makul bulalım.
-Zannetmiyoruz ama, belki de Vakıfların söz konusu Külliye'yi daha iyi değerlendirme düşüncesi var.
Hadi bu da geçerli bir gerekçe olsun.
-"Mal benim değil mi kardeşim? İstediğime kiraya verir, istemediğim kiracıyı çıkartırım" diye düşünüyor belki.
Buna da diyecek hiçbir şeyimiz yok.
Kısacası...
Yukarıda saydıklarımız gerekçelerin tümü Vakıflar Bölge Müdürlüğünün, kendisine ait Kurşunlu Külliyesi'nden Odunpazarı Belediyesi'ni çıkartma nedeni olabilir.
Bu gerekçelerin her biri, külliye'nin Odunpazarı Belediyesine kiralanmamasının haklı nedenlerini de oluşturabilir.
Hiç kimse de çıkıp, "Neden Belediye'yi kiracılıktan atıyon?" diye sorgulayamaz.
Zira...
Yukarıda da söylediğimiz gibi, mal o'na ait.
İstediğini yapar.
Başkasına da kiraya verebilir, boş da tutabilir.
Hiç kimse de çıkıp "Sen ne yapıyon kardeşim?" diyemez.
Ancak!
Ortada bir hukuki sorun varsa.
Konu mahkemeye intikal etmişse.
Mahkeme, konuya ilişkin yürütmeyi durdurma kararı vermişse.
Bu karar ilgililere tebliğ edilmişse.
Ve hukuk devleti olmak, yargı kararına uymayı gerektiriyorsa...
Kendi mülkün de olsa gidip kapısına kilit vuramazsın.
Haa! "Ben yargı falan bilmem. Mal benim istediğimi yaparım" diyorsan o başka...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

CHP'liler Külliye ile tanıştı.

Odunpazarı Belediyesi, şimdilerde sıkça konuşulan Kurşunlu Külleyesi'nde pek çok etkinlik düzenledi.
Ağaç festivalinden Cam ve Seramik festivallerine kadar önemli etkinliklerdi bunlar.
Bazılarına bizzat gitmiştik.
Gittiğimizde de ilk gözümüze çarpan, CHP'lilerin bu etkinliklere ilgi göstermiyor olmalarıydı.
Tuhaf bulmuş ve yazmıştık da...
Zira...
-"CHP'liler, CHP'li Belediyenin düzenlediği etkinliklere niçin gitmez?" diye.
Bırakın CHP'lileri, Odunpazarı'nın CHP'li meclis üyelerini bile görememiştik bu etkinliklerde.
Söz konusu olay patladı...
Vakıflar Bölge müdürlüğü, kendi mülkü olan Kurşunlu Külliyesi'nde kiracı olarak bulunan Odunpazarı Belediyesi'ni çıkartmak istedi.
Bununla da yetinmeyip, verdiği süre dolunca Külliye'nin kapısını mühürledi.
Bu durum sonrasında Odunpazarı Belediye Başkanı külliye önünde bir eylem başlattı.
Baktık ki, bütün CHP'liler orada.
Aralarında, muhtemelen kurşunlu Külliyesi'ni ilk defa görenler vardı.
Anlayacağınız...
Bu olay en azından, söz konusu külliye'de belediye'nin etkinliklerine bile gelme gereği duymayan bazı CHP'lilerin, Külliye ile tanışmasını sağladı.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Külliye ile ilgili değişik bir yaklaşım...

"Kurşunlu külliyesi 500 küsur yıllık bir yapı. Bazı bölümlerinde Mimar Sinan'ın bizzat katkısı olduğu dahi biliniyor. Özel taşı, özel harcı var. Aslına bakarsanız, bu Külliye Dünya mirası bir eser. Dünya'nın neresine giderseniz gidin, bu gibi yapıların içinde ne fotoğraf çektirilir, ne de insanlara nefes aldırılır.
Böylesine değerli bir eserin içinde ne düğün yapılır, ne de sergi açılır. Hele hele defile hiç yapılmaz. Adamlar resmen düğün yapıyor 500 yıllık binada. Önüne de Mehter takımını getirmişler. Davula vurdukça duvarlar zangır zangır titriyor mübarek. Bunun adı Vandalizm. Orası müze olmalı. Hiçbir şey bulamıyorsanız, orayı Lületaşı müzesi yapın be birader.
İşin esası buyken, bu kadar aydını olan şehirde yaşanan tartışmaya bak. Resmen partizanca düşünceler orta yerde tartışma konusu haline gelmiş. Bir taraf, direniş adı altında şov yapıyor, diğer taraf "burası bize lazım" diyor. Türk dünyası için onca para harcandı. Bir salon yapmak akıllarına gelmemiş gibi.
Yeniden söylüyorum...
Eskişehir'in turistik bölgesi Odunpazarı'dır.
Kurşunlu Külliyesi, burada Turistlerin ilgisine çekecek en büyük yapıdır.
Bu yapıya Müze olması yakışır"
Bu görüşler Sedat Yurtseven'e ait.
Eskişehir'de tartışma konusu haline gelen Kurşunlu Külliyesi ile ilgili değişik bir görüş olması nedeniyle, bu görüşü sizinle paylaşmak istedik.
***********
BİRAZ DAGÜLMEK LAZIM

Bir büroda biri sarışın, biri esmer ve biri kumral üç kadın; bir bayan şefin sekreteri olarak çalışıyorlarmış. Bakmışlar ki şefleri her çarşamba günü iş saatinden bir-iki saat önce bürodan tüyüp gidiyor. Bir süre sonra kendi aralarında o halde biz de şef gider gitmez erken kaçalım diye anlaşmışlar.
Ertesi çarşamba şef gider gitmez bunların üçü de erkenden tüymüşler.
Esmer olan çarşıya gitmiş, alış-verişini yapmış, zamanını değerlendirmiş.
Kumral önce bir berbere gitmiş, sonra da çıkıp bir sinemaya girmiş. Keyifli bir öğleden sonrası geçirmiş.
Sarışın ise doğru evine gitmiş. Kapıyı açmış, bakmış, şefi ve kocası yatakta
sarmaş dolaş. Hiç gürültü yapmadan kapıyı kapamış ve evden çıkmış gitmiş.
Ertesi çarşamba, şef yine erken tüyünce sekreterler hadi biz de gidiyoruz diye hazırlanmaya başladıklarında sarışın dönmüş ve
-"Yook! Ben yokum, öyle erken falan tüymem! Gecen defa az kalsın şefe yakalanıyordum!"

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi