Eskişehir, eğitimde, güçlü altyapısı olan kentlerimizden biridir. ÖSS' de başarı oranının son yıllarda düştü haberleri, aklıselim insanlarımızı, özelikle de aileleri kaygılandırıyor. Nitekim bir e-mail gönderen okuyucumuz,".İşçi emeklisiyim, iki yıldır her türlü masrafımdan kısarak, çocuğumu, dershanelere gönderdim. Bu sene de arzu ettiği bölümlere yine giremeyecek. Bu bizim kaderimiz mi? Bu duruma, çözüm bulacak iktidarlar olmayacak mı? Eskişehir' de ki bu başarısızlıkta, dershane ve okulların, hiç mi sorumluluğu yok." diyerek tepki gösterdi.
Milli Eğitim Müdürü Sayın İbrahim Ceylan ise yaptığı basın toplantısında, 2009 ÖSS sonuçlarının ardından, Eskişehir'in başarısının standart haline geldiğinin, belirterek Eskişehir'in, eğitimdeki başarı seviyesinin düştüğü yönünde çıkan haberleri eleştirdi ve ortada bir başarısızlık bulunmadığını aksine başarının perçinlendiğini iddia etti.
Eskişehir'de, ÖSS ve OKS' sonuçları açıklandıktan sonra, her yıl, bu tür tepkiler gelir. Aslında, ne eleştiri, ne de tepkiler, dün ve bugün olduğu gibi gelecekte de çözüm değildir. Çözüm, sistemi değiştirmek veya ÖSS sonuçları sorgulamak, özellikle de değerlendirmek, başarıyı engelleyen sebepleri tespit ederek, ortadan kaldırmaktır.
ÖSS' de alınan sonuçların, her yıl Eskişehir'de, geniş kapsamlı bir toplantı yapılarak artı ve eksilerinin değerlendirilmesini, sürekli önerdik Ancak bugüne kadar söz verildiği, hatta AK Parti Eskişehir Milletvekili Sayın Mercan' da, devreye girdiği ve hazırlılarda yapıldığı halde, neden bilinmez toplantı bir türlü yapılamadı.
Eskişehir, ÖSS ve OKS, başarılı olmak istiyorsa, istiyor. ÖSS ve OKS hazırlıklarını ve sonuçlarını, Eskişehir' de, örgün eğitim kurumlarındaki ve dershanelerdeki çalışmaları, sorgulamak, başarısızlığın nedenlerini ve çözümleri tespit ederek, 2009- 2010 öğretim yılında, hayata geçirmek zorundadır.
Ayrıca Eskişehir, ÖSS'de kazandığı başarıyı, daha da üst sıralara taşımak istiyorsa, ÖSS sonuçları, eğitim kurum/kuruluşları, aile, dershane bazındaki sorunları okul ve dershane müdürleri, öğretmenler, veli ve öğrencilerin katılımı ile geniş kapsamlı bir toplantıda, değerlendirilmelidir. ÖSS' de, yaşanan bu olumsuz tablo, yalnız Eskişehir' in sorunu değildir. Ülkemizde, eğitimdeki, arz talep ve bölgeler arası denge bozukluğu, ÖSS sonuçlarına da yansımaktadır. Nitekim Türkiye' de, dershane sayısı, her yıl önemli ölçüde artmasına rağmen, sıfır çeken öğrenci sayısında azalma olmadı. Nitekim 2001 yılında, 9 bin 319, 2002 de, 8 bin 819, 2003'te 26 bin, 2004'te 32 bin 177, 2005te 57 bin 163 genç sıfır puan aldı. Bu yıl her türlü kolaylık gösterilmesine rağmen, 30 bin kişi sıfır çekti. Ancak bugüne kadar da sürekli eğitim kurum/kuruluşları suçlandı. Oysa ÖSS ve OKS sınavında, her kesimin az veya çok sorumluluğu vardır ama öğrencilerin sıfır almasının en önemli nedeni, 4 yanlışın bir doğruyu götürmesidir. Bu durum çocuklarımıza yapılan en büyük haksızlık ve nedenidir.
Elbette bu olumsuz tablo da, eğitimle ilgili kesimlerin, az veya çok sorumluğu vardır. Önemli olan sorumlu aramak değildir. " ÖSS ve OKS' de, özellikle de eğitimde, nerde hata/hatalar yapılıyor?" sorusunu, çok geniş bir perspektiften bakarak, eksiklikleri bulmak ve çözüm üreterek, hayata geçirmektir.
Şu bir gerçek ki en büyük sorumlu, Eğitim sistemi ve öğretim programlarıdır. . Ancak yönetici, Öğretmen ve ailelerin de bu başarısızlıkta, az veya çok sorumluluğu vardır. Nitekim Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Baykal: "Ne yazık ki eğitim sistemimizdeki birçok sorun, birçok öğrencinin, ÖSS'den sıfır almasına neden oldu. Ülkemizde lise eğitimi ciddiye alınmıyor. Öğrenciler ÖSS'ye son derece yılgın bir şekilde giriyor. Asıl sorun bu öğrencilerin sıfır alacak kadar umutsuz bırakılmış olması. Yıllardır sınav kaygısı diye diye gelinen bu kaygısızlık durumu iyi irdelenmelidir. " sözlerine katılmamak mümkün müdür?
ÖSS' de, sonuçlar belli oldu. Eleştiri, tartışma, yorum ve suçlamalar veya mevcut başarı ve başarısızlıkları, kişiyle eşdeğer görmek, kaybedilenleri geri getirmez. Bilakis var olan diyalogu da ortadan kaldırır. Görevlilerin ve çocukların moralini bozar. Hatta mevcut başarıya da zarar verir. Önemli olan, başarısızlık nedenlerini tespit etmek, ortadan kalkması için de ivedilikle de çözüm bularak, hayata geçirmektir. İşin doğrusu bu değil midir?
Elbette ÖSS ve OKS' deki sorunları, çözmek koyla değildir. ÖSYM, teknik kısmını çok kolay halledebilir. Ancak işin, sosyal, ekonomik, psikolojik boyutları var, Türkiye ve Eskişehir' e, özgü sorunlar var. Bunları çözmek, sabır ve zaman ister ama Türkiye ve Eskişehir, ÖSS ve OKS ile ilgili sorunları bir an önce çözmek zorundadır. Çünkü ÖSS ve OKS' de yapılan hatalar, hem çocuklarımıza, hem ülkeye fatura ediliyor.
