
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
ÖTEKİLEŞTİRME FELAKET OLUR
Öteki'nin yaratılması, bir toplumsal süreçtir. Grup önyargısı, bir grubun üyelerinin bir başka grup ve üyeleri hakkındaki önyargılarıdır diye tanımlanabilir. Ötekileşme, olumsuz toplumsal akım ve olgu sayılabilir,
Öteki ve ötekileştirme, aslında ırkçılığın olduğu her dönemde varolagelmiş, bir kavram. Birlik olmayı, millet olmayı sadece ırk ve mezhep üzerinden ele almak ve bunun üzerinden fikir yürütmek, öteki ile aradaki uçurumu gittikçe derinleştiriyor. Kendi ırkını tabulaştıran, zihinler ötekini sırtında bir kambur, bir yara, bir fazlalık olarak algılıyor.
Ayrıca öteki kavramına dayanarak yaratılmış, pek çok ırkçılık, soykırım, yabancı düşmanlığı vb... Aslında bir üstünlük iddiasıyla öteki kavramını yaratan bir toplumsal grup kendisini de bir kalıp tipe, ötekiyle belli bir ilişki biçimine ve belli bir ahlâka hapsetmiş oluyor ama ötekileştirme devam eder.
Türkiye' de, dış ve iç şer odakları tarafından, ötekileştirme kavramı ile " ETNİK" ve "DİNSEL" nefret yaratılarak, çok tehlikeli senaryolar sergileniyor. Ülkemizde insanlar, yalnızca ayrımcılığa ve nefret söylemine maruz kalmamakta, maruz kaldıkları ayrımcılıkla mücadele ettikleri için de cezalandırılmaktadır.
Nitekim İnegöl'de, bir dershanede görev alan Alevi öğretmene, "Tunceliler şerefsiz oluyor, Alevi ve Kürt oldukları için isyan ediyorlar" der. Bir başka öğretmen ise "Alevi ve Şiilerin hepsi sapık" der. Bir müdür yardımcısı ise öğretmen'in çok başarılı bir öğretmen olduğunu, ancak iş yerindeki huzuru ve öğretmenler odasındaki sinerjiyi bozduğunu, toplu sohbet ve toplu namazlara katılmadığını ve diğer öğretmenler ve işyeri müdürünün Alevi bir öğretmen ile aynı ortamda çalışmanın günahını artık taşımak istemediklerini belirtir.
Bu gelişmeyi öğrenen CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Taylan öğretmenin, 2009-2010 öğretim yılında İnegöl'de bir dershanede çalışmak üzere sözleşme imzaladığını, öğretmenin 'Alevi olması' dolayısıyla çalıştığı sürece öğretmenler, dershane yöneticilerinin nefret söylemi, ayrımcı davranışlarına maruz kaldığını savundu.
Taylan öğretmen, yaşadıkları nedeniyle, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet dilekçesi gönderir. Müdürlük dershane şubesine kınama cezası verir. İnegöl savcılığına yapılan suç duyurusu ise 'kovuşturmaya yer olmadığı' kararıyla sonuçlanır. Karara itiraza ise yanıt gelmez..
Üstelik Dershanenin Genel Merkezi ve İnegöl Şubesi olayın basına yansımasını gerekçe göstererek, ayrımcılığa karşı çıkarak hakkını arayan öğretmen'e, 5'er bin liralık iki ayrı tazminat davası açar. Yani suçlular aklanır. Ötekileştirildiği için hakkını arayan öğretmen cezalandırılmak istenir.
Diğer bir ötekileştirme de Adıyaman ili Karapınar Mahallesi'nde, bazı evlerin kapılarına benzer işaret konulduğu fark edildi. İşaretlenen evlerde ALEVİ vatandaşların oturması tedirginliğe neden olurken, olay güvenlik güçlerine bildirildi. Mahalleye gelen polis, işaret bulunan kapılarda inceleme yapıp, evlerin sahiplerinin ifadesine başvurdu. Mahalle sakinleri, toplu halde imzaladıkları dilekçeyi savcılığa verip, suç duyurusunda bulundu.
Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı da olayla ilgili soruşturma başlattı.
Başbakan Sayın ERDOĞAN, "Bu toprakların ruhunda ötekileştirme yok. Bu topraklarda ırkçılığında, nefretinde, ötekileştirmenin de yeşermesine, yeşertilmesine asla izin vermeyeceğiz." diyerek ötekileştirmeye, karşı olduğunu açıkladı.
Ötekileştirmeden medet uman, dış ve iç odakları, artık gerçekleri görmelidir. Türkiye' de, "ALEVİLER" dün vardı, bugün de var, gelecekte de olacaktır. Ülkemizde, Sünnilik' ten sonra en fazla mensubu olan ikinci İslami mezheptir. Onlar, Türkiye ve Atatürk sevdalısıdır. İstekleri de makuldür. Onların inançlarına, önyargılı yaklaşmak veya yargısız infaz yapmak, Türk toplumuna yapılacak en büyük kötülüktür.
Türk halkı " ÖTEKİLEŞTİRME", "DİNSEL" ve " ETNİK" nefrete karşı çıkmak zorundadır. Çünkü etnik ve dinsel nefret olan her toplumda kaos vardır. Nitekim CİA Başkanlarından George. J. TENET, "NEREDE BİR ÖNYARGI VE NEFRETLE KARŞILARŞISAN KARŞILAŞ, MÜCADELE ET. NEREDE KAOS VARSA, BİLKİ ARKASINDA, DİNSEL VE ETNİK NEFRET VARDIR" demiştir
Alevilik, ister Anadolu, ya da Küçük Asya halklarının inançlarının bir sentezi olsun. Veya bazı insanlarımıza, ait bir din olsun, var olan bir gerçektir; Aleviler de saygı görmeli, diğer inançlara verilen haklar, onlara da verilmelidir.
Ayrıca Alevilik, Türkiye'nin bir zenginliği ve gerçeğidir.