Çok zengin bir köylüydü, ama cimriliğiyle meşhurdu.
Dolmuş parası vermemek için yürüyerek, ayakkabıları eskimesin diye de yalın ayak kasabaya giderdi.
Kahvede kolay kolay oturmaz; bir daha ki sefere o ısmarlamak zorunda kalabilir diye, kimsenin çayını içmezdi. Kimseye sadaka vermez, dilencileri yanından kovardı. Kısaca kesesi çok zengin, yüreği çok fakir bir adamdı.
O gün kasabanın pazarıydı. Çok sıcak bir gündü.
Fakir bir adam onun yanına yaklaştı:
"Efendim, Allah rızası için bir sadaka, bir ayran parası, içim yanıyor," dedi. Cimri, "Git işine be miskin adam, git su iç," diye çıkıştı.
Fakir dilenci, "Ama efendim sabahtan beri su içiyorum. Hep su içilmez ki. Ne olur efendim!" Zengin adam yine reddedecekti.
Fakat çevredeki insanların ona güldüklerini fark edince, cebinden bir 5 lira çıkardı ve Bir defaya mahsus olmak üzere al bakalım," dedi.
Fakir adam hiç vakit kaybetmeden dükkâna yöneldi ve buz gibi ayranını içti. Sonra o cimri adam için ağzından dualar döküldü.
Aynı gece cimri rüyada kendisini cennette gördü. Şöyle ki geniş bir yeşillik ve her taraf berrak sular akıyordu.
Fakat o kadar dolaştığı halde yiyecek bir şey bulamadı. Elini şaplattı. Bir melek onun yanına geldi. "Buyurun," dedi. Adam, "Ne biçim cennet burası? Hani kuş kebapları, bıldırcın etleri, çeşit çeşit yemekler, tatlılar?" Melek "Birkaç dakika bekleyin," dedi.
Birkaç dakika sonra adamın önüne bir gümüş tepsi getirildi. Sonra da bir bardak ayran.
Adam şaşkın şaşkın sordu "Dalga mı geçiyorsunuz? Hani diğerleri, ben ayranla mı karın doyuracağım?" Melek sakin bir şekilde
Adamla konuştu:
"Efendim dünyadan sadece bunu göndermişsiniz. Başka bir şey göremedik"
Adam şaşkın, "Ne yani, burada her şey hazır değil mi? Biz her şeyi dünyadan mı gönderiyoruz?"
Diye sordu. Melek'in verdiği "Evet," cevabından sonra da uykudan uyandı.
Ertesi günden itibaren insanlar bu adamda nedenini asla anlayamayacakları değişiklikler
gördüler.
Yoksullara bir bardak ayranı çok gören bu adam artık onlara kebaplar söylüyordu.
Ertesi Pazar korkudan yanına bile yaklaşamadın ayran söylediği adamı yanına çağırıyor ve onu kebapçıya göndererek, ne isterse tıka basa doyuruyordu.
Cimriliği meşhur olan bu adamın cömertliği hâlâ memleketi olan Kırklareli'nde anlatılmaktadır.
Eskişehir haberleri, Eskişehir gazeteleri, Eskişehirspor haberleri, Eskişehir asayiş haberleri, Eskişehir siyaset, Eskişehir belediyeleri, Son dakika Eskişehir haberleri, Eskişehir son dakika, Eskişehirspor son dakika
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.