-Belediye başkan adayını genel başkan belirlerse, o belediye başkanı parti örgününü iplemez.
-Milletvekilini belediye başkanı belirlerse, o Milletvekili partiyi ve örgütünü takmaz.
-İl başkanını belediye başkanı belirlerse, o il başkanı partiyi de, örgütünü de partinin başkanını da umursamaz.
-Parti yöneticilerini milletvekili ya da belediye başkanı belirlerse, o yöneticiler il başkanını hayatta dinlemez.

-Meclis üyelerini belediye başkanı belirlerse, o meclis üyeleri partiye adımını dahi atmaz.

Çünkü...

Partide bir yerlere gelenler, önce kendisini o makama getirenlere tabi olur.

Gerisi onu kesinlikle ırgalamaz.
Kendisini o göreve tepeden inme oturtanların haricinde hiç kimseye eyvallah'ı olmaz.

O halde...
-Genel başkanın belirlediği belediye başkanına...
-Belediye başkanının belirlediği milletvekiline...
-Belediye başkanı ve milletvekilinin belirlediği il başkanına...
-İl başkanının belirlediği yöneticiye...

-Belediye başkanının belirlediği meclis üyesine de, kusura bakmayın ama: hiçbir partili çıkıp "benim başkanım, benim vekilim, benim yöneticim" diye sahip çıkmaz...

Buna rağmen sahip çıkanların bir bölümü zaten "Gelen ağam giden paşam" cıdır.
Bir bölümü ise...
Her şeye rağmen partisini düşünen insanlardır.

Ancak...
"Önemli olan kişiler değil partimdir" diyen ve yutkunsa da kendisini yukarıda saydığımız şekilde makama paraşütle inlere sahip çıkmak zorunda hissedenlerin de, artık zekâları ve vicdanları ile dalga geçilmemelidir.
.....
Anketler içte ve dışta fena
çuvallamaya başladı...
7 Haziran seçimleri öncesinde araştırma şirketleri AK Partinin seçimleri açık ara kazanacağı gibi tek başına iktidar olacağını söylüyordu.
Tutmadı...
Araştırma şirketlerinin anket tahminleri çuvalladı.
1 Kasım seçimleri öncesinde araştırma şirketleri, seçimlerden tek başına iktidar çıkmayacağını, 7 Haziran seçimlerine yakın sonuçlar çıkacağını ve koalisyon olacağını söylüyordu.
Tutmadı...
Araştırma şirketlerinin anket tahminleri bir defa daha çuvalladı.
Bunlar bizde olanlar.
İngiltere'de bundan bir süre önce Avrupa Birliği ile ilgili referandum yapılıyor.
Araştırma şirketleri referandum öncesinde sonuçlarının çoğunlukla "AB içinde kalalım" şeklinde sonuçlanacağını söyledi.
Tutmadı.
Araştırma şirketlerinin anket tahminleri İngiltere'de de çuvalladı.
En son ABD seçimleri sonuçlandı önceki gün.
Araştırma şirketleri sürekli olarak seçimleri Hillary Clinton'u önde gösteriyordu.
Hemen hepsi, seçimlerin kazananının Clinton ve Demokratlar olacağını ilan etti.
Tutmadı.
Clinton kaybetti, Trump ve Cumhuriyetçiler seçimi kazandı.
Araştırma şirketlerinin anket tahminleri Amerika'da da çuvallamış oldu.
Sonuç olarak:
Araştırma şirketleri seçimler ile ilgili yaptıkları tahminlerde içte ve dışta sürekli çuvallamaya başladı.
"Kazanır" dedikleri kaybediyor, "Kaybeder" dedikleri seçim kazanıyor.
Demek ki biz bundan böyle seçimler öncesinde araştırma şirketlerinin açıkladığı anket sonuçlarına bakacağız.
Ne diyorlarsa tam tersinin olabilirliğini kabul edeceğiz galiba.
Bu arada içte ve dışta seçim sonuçlarını okuyamayan, yanlış okuyan sadece araştırma şirketleri değil tabi...
Ana akım medyanın da seçimleri okuyamama konusunda araştırma şirketlerinden pek farkı yok gibi...
.....
ABD seçim
sonuçlarına Eskişehir'den ilk tepki!
ABD'de başkanlık seçimi sonuçlandı. Hillary Clinton ile Donald Trump aylar süren başkanlık yarışını noktaladı.
Yapılan seçimler soncunda ipi göğüsleyen Donald Trump oldu.
Trump'ın başkanlık seçimini kazanmasıyla birlikte oldukça renkli bir kişiliğe sahip olan Trump ile ilgili özellikle sosyal medya üzerinden espri dolu paylaşımlar dolaşmaya başladı.
Bu paylaşımlardan biri de fotoğrafta görmüş olduğunuz Eskişehir mahreçli bu paylaşım oldu.
Güldüren ve espri içeren bu paylaşım "ABD Başkanlık seçim sonuçları ile ilgili Eskişehir'den ilk tepki" olarak internet üzerinde gün boyu dolaştı.

.....
Keşke hep
böyle olsa...
Usta gazeteci Önder baloğlu'nu dün ebediyete uğurladık.
Cenaze töreni büyük bir kalabalığa sahne oldu.
Şöyle bir baktık cemaate ki, sağcısı-solcusu cenazede ve yan yana.
Normal yaşamda birlikte olmayan, olmamak için özel gayret gösteren insanlar cami bahçesinde sohbet ediyor.
Keşke tüm yaşamımız böyle olabilse.
Keşke, normal süreçte de düğün ve cenazelerde olduğu gibi davranabilsek.
....
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Arabasını park edip lokantaya giren adam, çıktığında arabasını akordeona dönmüş bir halde bulur. Cam sileceğinin altında bir kâğıt vardır. Kâğıdı açtığında, şu satırlarla karşılaşır :
- Ön vitesle geri vitesi karıştırıp arabanıza sert bir şekilde çarptım. Arabanızda gördüğünüz gibi çok büyük hasar var. Olayı gören kimseler de şu an, ben bu satırları yazarken çevremde toplanmış bulunuyorlar ve bu kağıda adımı ve adresimi yazdığımı sanıyorlar. Ne halin varsa gör, o kadar enayi değilim!