
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
PORSUK HAVZASI
Porsuk Havzasının kirlenmesi, her dönem gündeme geldi. Hatta gösteriler yapıldı. Hamasi laflar edildi ama bir adım yol gidilmedi. Bugünde,15 Ocak 2012 tarihinde Kütahya Belediyesi tarafından askıya çıkartılan, " Porsuk Barajının Korunması Amacıyla Belirlenen Özel Taslak Hükümleri" haklı olarak, Eskişehir' de tepki, gördü. 2004 yılında resmi gazetede yayınlanan, su kirliliği kontrol yönetmeliğine rağmen, özel hükümlerin Porsuk Barajı ve havzasında rezervuarların maksimum su seviyesine 100 metre mesafeye kadar konaklama tesislerinin yapılmasına izin verilmesi yönetmenliğe aykırıdır.
Tepki, Kütahya Belediyesi tarafından, ne kadar dikkate alınır, önümüzdeki günlerde görülecektir. Ancak Porsuk havzası ile geçmişteki tepkiler ve sonraki süreç değerlendirildiğinde, Kütahya' ya, " ESKİŞEHİR' İN, BİRKAÇ GÜN KIZGINLIĞINI DEVAM EDER, SONRA KIZGINLIĞI BİTER" düşüncesi hakim. Çünkü bugüne kadar Porsuk su havzası ile ilgili hiçbir tepkiden sonuç alınamadığı gibi, bir müddet sonrada unutuldu. Porsuk Havzası ile ilgili, sorunlarda devam etti.
Bugünde Porsuk su havzasındaki soruna, Anakent Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. BÜYÜKERŞEN ve Eskişehir Kent Konseyi, Başkanı tepki gösterdi. AKP Milletvekili Sayın Salih Koca ise konunun, şehrin yöneticileri ile yapılan toplantıda da gündeme geldiğini belirterek, Porsuk'un kirlenmesini engellemek için, ne gerekiyorsa yapılacağını söyledi.
Sayın Salih Koca gereken yapılacak dedi ama ""Konunun iki tarafı var. Birisi Kütahya, diğeri Eskişehir! Her iki ilinde valiliği, belediyesi ve Şehircilik Müdürlüğü konuyla ilgili kurumlar. Kütahya için hazırlanan hükümlerin askı süresi son buldu. Büyükşehir Belediyesi son gün itirazda bulundu. Ancak yerelde bu işin asıl sorumlusu ESKİ' dir. Çünkü Eskişehir'in su, yönetmelik ve havzaları gibi konular ESKİ' ye aittir. Bu yüzden ESKİ' de, bu işin takibini ve mücadelesini vermelidir. " sözleri ile sorumluları açıkladı.
Şu bir gerçek ki Eskişehir'de, kentin sorunlarının çözümü karşısında, yıllardır "TAKIM RUHU" bir türlü gerçekleştirilemediği gibi, karşılıklı suçlamalarla sorunların çözümü askıda kaldı. Bugün de aynı hata, Porsuk Havzası ile ilgili sorunlarda yaşanıyor. Herkes sorunu gündeme getiriyor ama ne çözüm üretiliyor ne de kalıcı stratejiler belirleniyor.
Oysa Eskişehir'deki, kurum/kuruluşlar ve halkımız, özellikle de ESKİ, Porsuk Havzası ile ilgili sorunların çözümü için, ilde birlikte hareket etmek ve sürekli gündemde kalacak, stratejiler üretmek zorundadır. Aksi halde Porsuk havzası ile ilgili kirlenme devam edecek, sonuçta da fatura Eskişehir' e kesilecek.
Aslında su havzalarını kirletilmesi, ülkemizin en önemli sorunlarından biridir. Çünkü yurdumuzun Eskişehir, su kaynakları, potansiyel açısından su zengini sayılabilecek bir nitelik taşımamaktadır. Akarsular, barajlar ve göllerimiz; evsel ve endüstriyel atık sularıyla kirlenmekte, ilgillerde seyretmektedir. Oysa gelişmiş ülkelerde, tarım toprakları ve su havzalarını korumayı amaçlayan tedbirler, yıllar önce alındı. Yasal güvenceye kavuşturuldu.
Eskişehir, yalnız Porsuk havzası ile değil, il sınırları içindeki su havzaları için bir "MASTER PLAN" yapmak zorundadır. Çünkü Eskişehir'de, su havzaları ile ilgili gelişmeleri ve niteliğini doğru kavramak, su havzalarının geleceğini de doğru yönlendirmek için, plan bir zorunluluktur. ESKİ' de Eskişehir' e, su sağladığı ve alternatif su havzalarını korumak ve kollamak için kalını strateji belirlemelidir.
Ayrıca tarım alanları ve su havzaları, torunlarımızın bize emanetidir. O nedenle de ildeki tüm kurum/kuruluşlar ve halkımız, bu emanetleri korumak için, üzerine düşen görevler de eksiksiz yapmak zorundadır. Kimsenin bana ne demek gibi, bir lüksü de yoktur. Çünkü SU" yaşam demektir. Ancak yıllardır, ilgililer, tarım alanları ve su havzaları ilgili sorunların çözümü için, "GEREKEN YAPILIR" vaatlerinde bulundular ama Eskişehir' de, Tarım alanları ve su havzaları için, " GEREKEN YAPILMIYOR. Verilen sözler de hep lafta kalıyor.