Öncelikle Eskişehirspor karşısında sıradan Anadolu takımı gibi oynayan, kaptığı toplarla hızlı kontra atağa çıkarak galibiyete ulaşan Trabzonspor'u tebrik edelim. Ama bu yıl seyrettiğimiz en iyi Eskişehirspor'u da ağır sonuca rağmen bir maçla yok etmeyelim. Eskişehirspor'un iyi futbolu olmasa, Trabzon'un galibiyeti hiçbir şeye benzemezdi inanın.
Maça baktığınız da sanki hedefe oynayan takım Eskişehirspor. Trabzonspor ise 1 puanı alıp şu maçı kazasız atlatsam havasındaydı. Dakikalar 20'yi gösterdiğinde Trabzon deplasmanında Eskişehirspor %77 topa sahip olma oranıyla oynuyordu.
Önce Hürriyet atıldı. Ardından 2 basit bireysel hata. Bir anda tabela da 3-0 mağlup olan takımın adı da Eskişehirspor'du. Futbol böyle ilginç bir oyun işte. 10 dakikada her şey tersine döndü.
Ancak bir takımın futboluyla umut verdiği güzel geleceğine bir yenilgi engel olamaz. Eskişehirspor, Avni Aker'de Trabzonspor'un yağmuruna tutuldu. Oysa yağmur denize ne yapar?
En fazla 3 puanını alır...
K K K
Her şeye rağmen gerçekler göz ardı edilmemeli. Ersun Yanal ikinci yarıda orta alanda yaptığı hamleleri, 10 kişi kaldıktan hemen sonra yapabilseydi, ilk yarı 3-0 bitmezdi.
Kamara'nın bundan önce attığı gollere aldanmayın. Trabzon karşısında kaç haftadır gözden kaçan gerçekler su yüzüne çıktı. Geçirdiği sakatlıklar nedeniyle kendi gölgesinden korkan ve durduğu yerde yaprak döken Kamara için yedek kulübesinde eriyen Burhan ve Erkan'a acırım. Koray ve heyecanı kalmamış Tello gibi oyuncularla gelecek sezonlarda bundan fazlasını da beklemenin hayal olduğunu unutmayalım. Umarım gelecek sezonların aydınlığı için Yanal bazı gerçekleri çabuk fark eder.
Her şeye rağmen Trabzon yenilgine hiç aldırmıyorum. Giden bir maç, gerektiğinde play-off olsun... Ama alınacak ders de, yerinde ve zamanlamalı olsun...
K K K
Trabzon maçından bize kalan yenilen 4 gole rağmen özellikle ilk 20 dakikada ki futboluyla Eskişehirspor'un gelecek adına umut vermesi. Benim ağrıma giden ise bu sezonun en iyi Eskişehirspor'unu izleyeceğiz derken, maçın önüne geçen nedenlerin oluşması.
Trabzon'da ki Mustafa Kamil Abitoğlu'nu izledikten sonra, Galatasaray maçında ki Cüneyt Çakır'ın omuzlara alınacak tek hakem olduğunu gördük. Trabzon'u ilk 4'e sokmak isteyen sistemin, taraftarı olmayan Gençlerbirliği ve İstanbul BŞ'yi play-off'a sokmamak için nasıl çalıştığını da çok yakında göreceksiniz. Yayıncı kuruluş için yapılan yeni uygulamada arkasında kitleleri olan takımlara ihtiyaç var. Yarın play-off olduğunda dekoder alacak taraftarı olan takım lazım. Anlayacağınız her şey yine kılıfına uydurulacak bu yıl.
K K K
Herkes şunu bilmelidir ki...
Futbol takımı şampiyonluğa dahi oynasa, Eskişehirspor'un geleceği adına kaygılar hiçbir zaman yok olmayacak. Şimdilerde sessiz kalan protestocu ve eylemcilere
Kurulduğu günden bu yana, hiçbir şahsın tekeline girmedi bu kulüp. Halil Ünal'ın tekeline girdiği kadar... Gelecek adına verilen sözlerle, insanların yaşadığı gerçekler başkaysa... Her şeyin bir sınırı var! O yüzden Eskişehirspor'un gerçek sahiplerinin Halil Ünal'dan da, yandaşlarından da alacağı var... Bu borç, ne Orduspor karşısında ödenir. Ne de, Eskişehir'de ki Galatasaray beraberliğiyle...