Devletin Eskişehir'de bulunan bir kurumu Odunpazarı Belediyesi'nden çöp kutusu ve oturma bankı alıyor.
Aldığı çöp kutularını ve oturma banklarını bir güzel koyuyor bahçesine.
Sonra da...
-"Bu Belediye hükümetin partisinden değil" düşüncesiyle olsa gerek, aldığı ve bahçesine bir güzel koyduğu çöp kutusu ve oturma banklarının üzerindeki "Odunpazarı belediyesi" yazısı ile logolarını çiçek resimleriyle kapatıyor.
Devletin Eskişehir'de bulunan bir başka kurumu, Tepebaşı Belediyesi'nden çöp kutusu ve oturma bankı alıyor.
Aldığı çöp kutuları ve banklarını bir güzel yerleştiriyor bahçesine.
Sonra da...
Çöp kutusu ve bankların üzerinde yazan "Tepebaşı Belediyesi" yazı ve amblemlerini boyayarak kapatıyor.
Hani bir söz vardır ya "Şakaysa hiç komik değil, değilse çok komik" diye.
İşte tam da böyle bir durum var ortada.
Bu kurumların başında bulunan kişiler, bu saçma sapan, bu komik bu son derece mantıksız davranışı hangi düşünceyle yaptı bilemiyoruz...
Amaçları, hükümette olan partiye şirin gözükmek miydi, bunu da bilemiyoruz...
Ancak...
Bildiğimiz şu ki: yaptıkları son derece komik bu davranış nedeniyle, başta o şirin gözükmek istedikleri iktidar partisini zor durumda bıraktılar.
"Aferin" bekleme adına yaptıkları bu cahilce davranış yüzünden belki de amir konumundaki insanlardan ve iktidar partisi yöneticilerinden fırça yiyecekler.
Bence yemeliler de...
Arkadaş!
Madem CHP'li belediyelerin isim ve logolarını o çöp kutuları ve oturma banklarının üzerinde görmeye tahammül edemiyorsun...
Madem üzerinde CHP'li belediyelerin isim ve logolarının olduğu eşyalara tahammül edemiyorsun.
Ve madem iktidar partisinden çekindiğin ya da iktidar partisine şirin gözükme adına çöp kutusu ve bankların üzerindeki CHP'li belediyelerin isim ve logolarını kapatma ihtiyacı duyuyorsun.
O halde o çöp kutularını ve oturma banklarını o Belediyelerden alma be kardeşim!
"sizin çöp kutularınıza ve banklarınıza ihtiyacım yok. Ne gerekiyorsa kendi imkânlarımla alırım" de, hiç olmazsa erkeklik sende kalsın be arkadaş!
Ama hem alıp bahçene bir güzel koyuyorsan o çöp kutuları ve bankları...
Hem de üzerindeki belediye isim ve logolarını çiçek resimleri ve boya ile kapatıyorsan...
Sen komik bir fıkranın kahramanı oluyorsun haberin yok...
.....
Biz nerede
hata yaptık?
Eskişehir'de imar sorunu var.
Bu sorun elbette bu gün ortaya çıkmış bir mesele değil.
Yılların ihmali ve bu güne taşınmışlığı var ortada.
Durum böyle olunca ister istemez "biz bu şehirde nerede yanlış yaptık" diye sorgulamak gerekiyor.
Mimar Birol Azdiken bu sorgulamayı yapmış.
Ve şöyle bir snuç çıkartmış.
Aynen yayınlıyoruz:
"Eskişehir'in en büyük problemi otopark ve trafiktir bunun yegâne sebebi zamanında yoğun göçler ile hisseli parsele gecekondu yaptırılmasıdır.
Büyük kentlerin ana sorunudur sonradan yapılan mevcut üstüne imar planları şehirciliğe cevap verememektedir.
Çıkan imar afları konuyu meşrulaştırmıştır aslında geçtiğimiz son 50 senede bu imar af bölgeleri hazır ağırlıkta tek katli olduğu dönemlerde ada ölçeğinde tapu birleştirerek bahçeli yüksek katli yapı adalarına kent merkezini dönüştürseydik bambaşka bir merkez elde eder oradaki vatandaşı da refaha kavuştururduk. Ekilebilir arazileri de kurtarırdık tarlalara götürülen imar planı devlete yol su elektrik okul sağlık ocağı vs yüklerde getirmezdi. Yeni rant alanları zenginleri oluşmazdı. Hala ayni ısrarcılıkla yanlışlarımıza devam ederek bugün ve yarınımızı ipotek altına alıyoruz."
.....
Rekora doğru...
Geçtiğimiz günler içinde Eskişehir Barosunun genel kurulu yapıldı.
Üç dönemdir Baro Başkanlığı görevini sürdüren Rıza Öztekin, tek listenin olduğu seçimlerde dördüncü kez Baro Başkanlığı görevine getirildi.
Baro tarihi'nde en uzun süre görev yapan isim Yaşar Eğin.
Aralıksız 12 yıl baro Başkanlığı yapmış.
İkinci sırada 8 yıl Baro Başkanlığı görevi ile Akın Çamoğlu var.
Rıza Öztekin dördüncü dönemi tamamladığında 8 yılını tamamlamış olacak.
Yani...
Eskişehir Barosu'nda en uzun süre başkanlık görevi yapan ilk üç isim arasında olacak.
Kim bilir...
Baro'da kendisi ve yönetimine duyulan güven doğrultusunda belki de sonraki genel kurullarda da teveccüh gösterilip,bir rekora gidecek...
Rekor falan işin şakası elbette.
Rıza Öztekin başkanlığındaki Baro yönetimi gerek komisyonları ve gerekse sosyal etkinlikleri ile 3 dönemdir göz dolduruyordu.
Bundan sonraki süreçte de aynı şekilde devam edeceğini düşünüyor ve Baro yönetiminde görev alanlara başarılar diliyoruz...
.....
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM

Temel, televizyonda Türk dizilerinden birini izlerken telefon acı acı çalar ...
Telefona bakan Fadime, kısa bir görüşmeden sonra telefonu kapatıp Temel''e seslenir:
-Cemal''in karusı ölmiştür da. Seni cenazeye çağrıyi..
Üzüntüsü yüzüne yansıyan Temel;
- Pu sefer citmecem fadüme...
-Olir mu Temelum? O senin en iyi uşağundur ha.
Temel biraz düşünür:
-Adam, üçüncü kez karısinun cenazesune çağrıyi Fadume. Pen onu bir kez pile davet edemedum. Ne yüzle cenazeye cideyrum da...