Gerçekten söylediğiniz üzere;
-2013 yılında Eskişehir'de ilgili bütün tarafları davet ettiğiniz bir çalıştay düzenlendiyse...
-Mimarlar, şehir planlamacıları, belediyeler, belediye temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, üniversitelerin ilgili bölüm hocaları, uzmanlar ve halk temsilcileri bu çalıştaylara davet edildiyse...
-Bu çalıştaylara sunulmak üzere 2 bin 133 kişiyle bir anket çalışması yapıldıysa...
-Bu ankette Eskişehirlilerin her yaştan, her cinsten, her meslekten hemşerilerimizin böyle bir alanın nasıl değerlendirilmesini istediklerine dair sorular sorulduysa...
-Bu sorulardan çıkan sonuçlar, bir rapor haline getirildiyse...
-Ayrıca kanaat önderi vasfı taşıyan 97 kişiyle derinlemesine görüşmeler yapıldıysa...
-Tüm bu çalışmaların sonucu olarak Eskişehirlilerin burada nasıl bir alan düzenlemesi istediklerine dair bir genel çerçeve ortaya çıkmış olduysa...
-Sonra...
Siz bu raporu çalıştay ile tekrar tartışmaya açtıysanız...
O çalıştayda kim ne demiş, bu alanın nasıl değerlendirilmesi konusunda farklı aktörler nasıl temenni ve dilekler dile getirmişler hepsi tutanaklarda varsa...
Ve...
Bunca "Yapıldı" dediğiniz çalışmalardan sonra oturup, yapa yapa o Vilayet meydanında segilenen ve ne meydanla ne de sizin hala "içinde mutlaka olacak" dediğiniz donatılarla alakası bile olmayan böylesine alakasız bir planlama ortaya çıktıysa...
Ve tüm bunlardan sonra siz de çıkıp "O maket planlaması tüm bu yapılan çalışmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Nihai bir planlama değildir" diyor ve binalarla kaplı o maket planlaması başta olmak üzere olup bitenleri savunabiliyorsanız...
"Pes" diyoruz da başka bir şey demiyoruz...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Salih Koca da Güdümlü Milletvekili mi?

Atatürk Stadyumu alanı üzerine yapılması düşünülen ve Vilayet meydanında maketi sergilenen sözde Meydan düzenlemesine "Çok güzel olmuş" diyen bir kişiye bile rastlamadık.
Bir tane gazete ya da bir tane gazete yazarı bile çıkıp "Süper bir Meydan düzenlemesi" demedi.
Konuya en iyi niyetli bakış açısı takınan köşe yazarı arkadaşlarımız bile "O orta yere yığdığınız binaları kenara çekin de ortada bir alan falan olsun bari" diye kibar bir dil kullanma yolunu seçti.
Bir tek sivil toplum örgütü çıkmadı ki "Daha ne istiyorsunuz? Mis gibi meydan düzenlemesi işte" falan desin.
Durum böyleyken, Milli Eğitm Bakanı Nabi Avcı, özellikle bu eleştiriler karşısında, eleştiri yapan basın kuruluşları için "güdümlü basın" benzetmesi kullanmış.
Yukarıda da söyledik.
Meydan planlaması ve bu planlamaya ait sergilenen maket ile ilgili Eskişehir'deki tüm gazeteler, nadir olarak görülür bir biçimde aynı fikirdeydi.
Demek ki aynı konuda benzeri eleştirileri yaptıkları için,hepsi güdümlü bu gazetelerin.
Bu arada...
Meydan düzenlemesi ile ilgili ortaya çıkartılan maket için ne demişti AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca;
-"Bu planlama Eskişehir halkının beklentilerini karşılamıyor. Daha çok ve görülür boş ve yeşil alanlar olmalı" demişti değil mi?
Acaba şimdi Salih Koca da güdümlü vekil mi oldu?
Valla merak ettik.
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Demiştik ama...

Biliyorsunuz... Hepinizin malumu...
Geçtiğimiz ay içinde Halk Otobüsçüleri bir eylem başlattı.
Yasada olmasına rağmen, "65 yaş üzeri insanları ücretsiz taşımayacağız" dediler.
Zarar ettikleri gerekçesiyle 10 gün taşımadılar da.
Taşımamakla kalmasalar iyi...
Bir de, ücretsiz binmek isteyen 65 yaş üzeri insanları araçlardan zorla indirdiler.
Hoş olmayan olayların müsebbibi oldular.
Kamuoyunda büyük bir tepki oluşunca...
Cezalar ardı arkasına gelmeye başlayınca...
Otobüslerin çoğu seferden 3 günlüğüne de olsa men edilince...
Bu eyleme son verdi Halk Otobüsçüleri...
Ardından da;
-"Meğer biz 65 yaş üzeri insanları ücretsiz taşıdığımız için zarar etmiyor muşuz. Meğer biz Belediyenin adaletsiz para dağıtımı yüzünden zarar ediyormuşuz" dediler.
Kabahatli olarak da, Büyükşehir belediyesini ve Başkanını gösterdiler.
1 Ocak tarihi itibarıyla toplu taşıma hizmetleri, Büyükşehir belediyesinden alınıp, Belediyenin şirketi olan Estram'a verildi.
Karar mecliste AK Partili üyelerin de oluruyla oy birliği ile alınınca, Otobüsçüler de ulaşım hizmetlerinin devredildiği Estram ile sözleşme imzalama konumuna geldi.
İmzalamama halinde sözleşmeleri feshedileceğinden hepsi imzaladılar bu sözleşmeyi.
Bu gün artık Belediye'ye karşı değil, Belediyenin şirketi Estram'a karşı sorumlular.
Gelinen noktada aynı otobüsçüler bu gün ne diyor biliyor musunuz?
Sanki bir ay önce o açıklamalar kendileri tarafından yapılmamış gibi;
-"Sayın belediye başkanımızın 166 adet halk otobüsünü bir birinden ayırmadan ve kayırmadan tek çatı altında toplama iradesini takdirle karşılıyoruz"
-"Biz esnaf olarak sayın başkana güvenerek bu sürece dahil olduk" diyorlar...
Hatırlıyoruz da...
65 yaş üzeri insanları mevcut yasaya rağmen taşımayan halk otobüsçüleri ile ilgili "Bundan sonra haklı oldukları konularda bile haklılıklarını kimseye anlatamazlar" demiştik.
Galiba o dediğimiz noktaya gelmiş Halk otobüsçüleri.
Kendilerini bu duruma düşürüp, o saçma sapan eylemi yaptıranlara ne kadar teşekkür etseler azdır!
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Hüseyin Çelik'e inat bir tatil kararı mı?

Pazartesi günü Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı Eskişehir'deydi.
Önce; Eski Milli Eğitim bakanı Hüseyin çelik'in "Niçin zırt pırt okullar tatil ediliyor" açıklamasına cevap verdi Bakan, ardından da Eskişehir'in merkezindeki Belediyelerin karla mücadelede sınıfta kaldığını söyledi.
Akşam oldu, Bakan Eskişehir'den gitti.
Gece saatlerinde ise, Okulların Salı günü, yani Dün tatil edildiği ilan edildi.
Aslına bakacak olursanız, okulların niçin tatil edildiğini çoğu kimse anlamadı.
Daha kötü yağış ve havada okullar tatil edilmemesine rağmen, bu tatil kararının niçin gece yarısı alındığına bir türlü anlam verilemedi.
Galiba...
Hem Hüseyin Çelik'e, hem de Eskişehir'deki Belediyelere inat alınan bir tatil kararı oldu bu...
,.,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,