
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
SEÇİM KAZANAN YÖNETİM SADECE CHP'DE GÖREVDEN ALINIR...
Yayınlanma:
CHP'de kazan son günlerde hayli kaynıyordu.
Zaman zaman gazetelere konu olan yaşananlar partide patlak vermeye de başlamıştı.
Hatırlayın, yapılan bir Pazar Toplantısında İl Başkanı Ersen Yeniceli tüm olup bitene adeta isyan etmişti.
"Bizi görevden alacaklar" diyen Yeniceli'yi hemen yanında oturan Milletvekili Gaye Usluer sakinleştirmeye çalışmıştı.
Usluer'in; "Aman sus, bunlar parti içi meseleler" dediği duyulmuştu.
+++
Tüm bu gelişmelerin ardından kazan kapı arkalarında kaynamaya devam etti.
Mevcut yönetimi görevden almak isteyenler parti içerisinde operasyonu daha da derinleştirdiler.
Hatta partinin 'üst düzey' kurmaylarının Sinan Özkar'ı arayarak "göreve hazır ol!" dedikleri iddiaları ortaya atıldı.
Tüm bunlar yaşanırken Sinan Özkar'ın da "CHP'de iki aylığına da olsa il başkanı olmak şereftir" söylemlerini yakınlarına söylediği iddia edilmişti.
+++
Yani CHP'de bugün yaşanan görevden alma olayı beklenmeyen bir gelişme değil.
Hele hele hiç sürpriz değil.
Zaten daha önceden ayarlanmış bir senaryonun hayata geçirilişi.
Demek ki CHP, böylesine bir adımı atmak için fırsat kolluyormuş.
O nedenle;
Tüm ülkenin terör saldırılarını konuştuğu, yas tuttuğu, matem havasını yaşadığı bir anda görevden alma olayı tam bir fırsatçılıktır.
Demek ki CHP, ülke büyük bir sıkıntıdan geçerken teşkilat yapıları ile daha çok ilgileniyormuş.
Dahası;
CHP'nin son seçimde büyük bir zafer kazanmış bir yönetimi görevden alması da ayrıca bir fiyaskodur.
+++
Hiçbir parti seçimden zaferle çıkmış, rakibini alaşağı etmiş, yıllar sonra partisini bir kentte iktidar yapmış bir il yönetimini görevden almaz.
CHP Genel Merkezi' de elbette böylesine bir tasarrufa asla gitmez.
Siyaset mantığı böylesine bir kararı kabul edemez.
O yüzden görevden alma kararını kişiselleştirebiliriz.
Çünkü hiçbir aklın kabul edemeyeceği böylesine bir görevden alma ancak ve ancak yaşanan kişisel çekişmelerin bir ürünüdür.
Daha doğru bir tabirle 1 Kasım seçimleri öncesinde sadece genel merkez gücünü değil, teşkilat gücünü de kendi tarafına çekmek isteyenlerin bir operasyonudur.
+++
Lafı uzatmak niyetinde değiliz...
Seçimleri zaferle atlatmış, tarihte hiç olmadığı kadar birlik ve beraberliği sağlamış, seçim sathının her noktasında başarıyla görev almış bir yönetimi kimlerin neden ve niçin aldığını sorgulayacak halimiz yok.
Bu görevden almanın altında yatan gerçekleri ve kişileri galiba tüm CHP ahalisi biliyor.
O yüzden malumun ilanına gerek yok.
CHP yeni bir seçime yaşadığı büyük bir sarsıntı ile gidecek.
Daha doğrusu olması muhtemel sarsıntı aslında hiçte hissedilmeyecek.
Çünkü yapılacak olan vekil listelerine itiraz edecek, karşı duracak tek bir parti yöneticisi olmayacak.
CHP 1 Kasım'a teşkilatın gücüyle değil, kişilerin üzerinde etki kurduğu bir parti ile gidecek.
Sanırım başka izaha gerek yok!