Seçimlere bir hafta kaldı.
Haftaya Pazar günü yapılacak olan seçimlerin sonuçlarından bu gün için son derece emin olanlar var.
Özellikle de Büyükşehir Belediyesi seçimi ile ilgili olarak:
-Büyükerşen rahat kazanır. Kazanması için her türlü ortam mevcut" diyorlar örneğin.
Ya da.
-AK Parti kesin kazanır. Çünkü, bu güne kadar yapılan seçimlerde gösterebileceği en iyi adayla seçime giriyor" diyorlar.
Seçim sonucu konusunda bu kadar net konuşanlar, genellikle her iki parti içinde ya da adayın çevresinde bulunup, seçim çalışmalarına aktif olarak katılan taraftarlardan oluşuyor.
Bunun dışında kalan büyük bir çoğunluk, haftaya yapılacak olan seçimin sonucunu merakla bekliyor.
Mahalli seçimlerde seçmenlerin oy verme kriterleri Milletvekili Genel seçimi kriterlerinden oldukça farklı.
Genel seçimlerde sadece parti faktörü göz önüne alınarak gidiliyor sandık başına.
Seçmen, kendisine en yakın bulduğu siyasi partiyi ya da en çok beğendiği Genel Başkanın partisine basıyor oyu.
Mahalli seçimlerde kriterler daha farklı.
Elbette parti ve Genel Başkan faktörünü gözetip mahalli seçimlerde oy kullananlar da var ancak, gösterilen adayın profili,yapılan ve yapılamayan hizmetler, alınan ve uygulanan kararlarla yaratılan mağduriyet ve memnuniyet de mahalli seçimlerde oy verme gerekçesi olarak karşımıza çıkıyor.
O nedenle, Genel Seçimlerde partisine veya sevdiği genel başkana katkı sağlama düşüncesiyle evinden çıkıp sandık başına giden seçmen, mahalli seçimler kapıya dayandığında, sahip olduğu başka duygular ile sandığın yolunu tutuyor.
Partisi ya da beğendiği genel başkanına rağmen, adayı beğenmediği için oy vermeye biliyor örneğin.
Nefret ettiği partisi ya da genel başkanına rağmen,sırf adayı beğendiği için oy verdiği de oluyor.
Yaşadığı mağduriyetler veya memnuniyetler, hayat görüşü ile hiç alakası olmayan partiye ya da o partinin adayına oy verme nedeni olabiliyor.
Dahası...
Mahalli seçimlerde şehre yapılan ve yapılamayan hizmetler ile bu hizmetlerin yaşamı şekillendirip şekillendiremiyor olması da mahalli seçimlerin oy verme kriterleri arasında yer alıyor.
Sonuç olarak...
-"Ben partime bakarım", "Ben adaya bakarım" ve "Ben yapılanlar ile yapılamayanlara bakarım" düşüncesi ile sandığa gidilecek bir seçim gerçekleşecek.
Ve bu seçimi kazananı, hem parti, hem gösterilen aday hem de bu güne kadar yapılan ve olumlu bulunan hizmetler olacak.
......

Siyasetin şirazesi tam kaydı...
-CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Bozkurt işareti yapıyor.
-Halk TV de Ali Ağaoğlu'nun reklamları yayınlanıyor.
-Levent Kırca, Melih Gökçek'in Beyaz TV de konuk oluyor.
-Yılmaz Özdil CHP'nin muhalefetini eleştiriyor.
-Cemaat 11 yıldır omuz verdiği AKP'ye savaş açıyor.
-MHP'yi CHPlileşmekle suçlanıp partiden ihraç edilen Mansur Yavaş CHP'nin Ankara Büyükşehir adayı oluyor.
-11 yıldır kapı kapı dolaşıp AKP için oy isteyen cemaat şimdi kapı kapı dolaşıp AKP'ye oy verilmemesi için uğraşıyor.
-CHP den istifa eden Mustafa Sarıgül CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı oluyor.
-Milliyetçiliği ayaklar altına aldığını söyleyen Başbakan, mahalli seçimler öncesinde Türk bayrağı ve İstiklal marşı eşliğinde seçim tanıtım filmi çıkartıyor.
-Fetullah Gülen "AKP nin karşısında hangi parti güçlüyse ona oy verilmesini andıran sözler söylüyor.
-Başbakan'ın yılmaz savunucuları arasında ilk sırayı bırakmayan gazeteci Nazlı Ilıcak Başbakan ve yönetimine verip veriştiriyor.
Anlayacağınız...
Ülke siyasetinde alışık olmadığımız olaylar olmaya başladı.
Bu olaylar da gösterdi ki, siyasette şiraze fena halde kaymış.
......

Sessizlik lütfen...
Bu gün önemli bir sınav var.
Üniversiteye girecek gençlerin belki de yaşamlarını şekillendirecek bir sınav bu.
İki yıl önce bir baba olarak yaşamıştık bu heyecanı.
Oğlumun sınava girdiği Osmangazi Üniversitesi kampüsü içinde, hem de sınavın başladığı saatlerde harıl harıl çimler biçiliyordu.
Çıkan ses eşliğinde çocuklar önlerindeki sınav sorularına ne kadar konsantre oldu, gerisini siz düşünün.
Umarız bu gün, sınavın yapıldığı saatlerde bu tür saçmalıklar olmaz.
Bu gün partiler ve adaylar da haftaya yapılacak seçim sınavına hazırlanıyor.
Ama gençler ve gençlerin geleceği bu ülke için her şeyden önemli.
Umarız partiler ve adaylar da bu günü sessiz geçirir.
Çünkü bu sınavın gelecek nesillin telafisi yok.
.......

Eskişehir'de 3. Köprü tanıtımlı seçim çalışması mı olur?
Şehir merkezindeki Bilboardlar ve raketler, seçim kurulunun yaptığı dağıtım sonucu partiler arasında eşit dağıtılıyor.
Böylece partiler, kendilerine tahsis edilen Bilboard ve Raketler üzerine, adaylarını ya da Eskişehir için düşündükleri projelerini asıp duyuruyorlar.
Önümüzdeki seçimlerin mahalli seçimler olmasına rağmen AK Parti bu ilan yerlerini tuhaf kullanmaya başladı.
Eskişehir'deki Belediye Başkan adaylarını ya da Eskişehir için düşünülen projeleri ilan etme yerine, İstanbul'a yapılacak olan 3 ncü Boğaz Köprüsünün tanıtımını yapmaya başladı.
Duyunca inanmamıştık buna.
-"İstanbul nere Eskişehir nere? Niye böyle bir şey yapsınlar ki?" demiştik kendi kendimize.
Kapalı Spor salonu önünde ve Espark karşısında bulunan raketleri görünce inandık.
Gerçekten de AK Parti, Eskişehir'de seçileme 8 gün kala İstanbul'a yapılacak olan 3 ncü köprü duyuruları ile çıkmış.
Ne diyelim?
Umarız bir bildikleri vardır...
......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
İki komşu kadın hafta sonu kocaları olmadan yemeğe çıkmışlar.
Yemekten sonra bara falan derken sabaha doğru iyice sarhoş eve yürümeye başlamışlar.
İyice sıkıştıklarını fark etmişler ama etrafta tuvalet falan bulamamışlar, mezarlığın yanından geçerken biri "hadi surda yapalım kimse görmeden" demiş, başka çare de yok, korka korka girip bir kenarda islerini bitirmişler.
Temizlenmek için bir şey bulamadıklarından biri kilodunu çıkarıp kullanmış, diğeri eve böyle dönemem diye oradaki çelenklerden düşmüş bir bandı alıp kullanmış.
Sabah kocalardan biri uyanıp karısını donsuz olarak sızmış görünce telefona sarılıp öbürünü aramış:
- yahu biz fena boynuzlandık galiba, karım eve sabaha karşı ve donsuz olarak dönmüş...
- sen gene iyisin, bizimkinin kıçına "seni asla unutmayacağız" diye bir de kart yapıştırmışlar.