
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Seçimin sonucu sürpriz olur!
Yayınlanma:
Neden mi?
Bu seçimde iktidar partisinin oy kaybedeceğini savunanlar bir hayli fazla...
Bu seçimde iktidar partisinin yine iktidar olacağını söyleyenler de var.
O halde...
İktidar partisi oy anlamında büyük bir düşüş yaşarsa, bunu beklemeyenler için sürpriz olacak seçim sonucu.
İktidar partisi oy kaybına uğramadığı takdirde de, bu kez oy kaybı bekleyenler için yaşanacak sürpriz.
Bu seçimde CHP'nin büyük bir atak yapacağını ve oylarını önemli bir biçimde arttıracağını söyleyenler var.
Bu seçimde, CHP'nin hiçbir sıçrama yapmayıp, oylarını muhafaza bile edemeyeceğini söyleyenler var.
O halde...
CHP oylarını da arttırsa, oy kaybına da uğrasa bu sonuç birileri için büyük bir sürpriz oluşturacak.
MHP'nin bu seçimde oylarının tavan yapacağı beklentisi içinde olanlar bir hayli fazla.
Aynı MHP nin oy falan arttıramayacağını söyleyenler de mevcut.
Dolayısıyla...
MHP oy patlaması da yapsa, oylarının üzerine koyamasa da, alacağı sonuç birileri için büyük bir sürpriz olacak.
HDP nin barajı aşacağını hemen herkes söylüyor.
Tüm bunların algıdan ibaret olduğunu ve HDP nin baraj altında kalacağını söyleyen de yok değil hani.
O nedenle...
HDP barajı aşsa da, baraj altında kalsa da,bir hayal kırıklığıyla birlikte yaşanacak bir sürpriz var seçim sonunda.
Aynı durum SP-BBP birlikteliği olan milli ittifak için de geçerli.
Bu seçimde bu birlikteliğin yüzde 3'ü kesinlikle aşıp, yüzde 5 ve üzeri oy alacağını düşünenlerin sayısı bir hayli azla.
Aksini düşünüp, "siyasette 2 ila 2 4 etmiyor" diyenler de var.
Alınacak sonuç yine birileri için sürprize gebe.
Sonuç olarak...
İlk kez böylesine sürprizlerle dolu bir seçime gidiliyor.
Sonuç ne çıkarsa çıksın, çıkan sonucu doğal bulanlardan fazla, "sürpriz" olarak değerlendirenler olacak. Bakalım yaşanacak olan sürprizler, aynı zamanda hangi partilere hayal kırıklığı yaşatacak?
.............
Şoför esnafı ile ilgili toplantıda K belgesi şikayeti...
AK parti Milletvekili adayları önceki gün Şoför esnafı buluşmasındaymış.
Minibüsçüler, Taksiciler, Servisçiler, taşıyıcılar ve şoför esnafı ile bir araya gelmişler.
Sektör temsilcilerinin sorunlarını dinlemişler.
Toplantıda, K belgesi meselesi atılmış ortaya.
Bu belgenin niçin esnaf kuruluşları yerine Ticaret Odası tarafından verildiği sorulmuş Milli Eğitim bakanı Nabi Avcı ve diğer adaylara.
Esnafların, kendi belgesini almak için niçin Ticaret Odası'na müracaat ettiğinin açıklanmasını istemiş esnaf odası başkanları.
Kısacası...
AK parti Milletvekili adaylarının şoför esnafı ile bir araya geldiği geniş katılımlı toplantıda Esnaf temsilcileri K Belgesi verilmesiyle ilgili olarak, belge verme yetkisinin Ticaret Odası'ndan alınarak ilgili esnaf odalarına verilmesini istemiş...
......
Eski dostların arasına girmemek lazım...
İki eski arkadaş evlenmeye karar vermişti.
Bir süre sonra yürütemediler ilişkiyi.
Boşanma kararı aldılar.
Haberimiz olmadı ama, boşanma davasında şahit olarak yazdırmışlar ismimizi.
Çıktık mahkemeye.
Hakim sordu "Ne diyorsun?" diye.
Şahitlik yapmak istemediğimizi söyledik.
-"Neden ki?" dedi.
Biz de söyledik:
-"Yarın bunlar barışır, olan bana olur!"
Güldü hakim.
-"haklısın. İstemiyorsan şahitlik yapma"
O yüzden...
Eski sevgililerin, kavga eden arkadaşların, aile meselelerinin içinde olmayı sevmeyiz.
Hele hele...
Taraf olmayı hiç istemeyiz.
Sakarya'da Hakkı Sağlam yazınca aklımıza geldi.
Belki biliyor belki bilmiyorsunuz.
Telefonumuzu 15 ay boyunca dinlemişler.
Hem de ismini bile bu güne dek duymadığımız Türk İntikam Tugayı diye bir örgütle bağlantılı olduğumuz için.
Savcılığa gidip ifade vermiştik.
-"Türk olduğumuz doğru ama, intikam ve tugay ile hiçbir bağlantımız yok" demiştik.
Savcı'nın "telefonun dinlendiği için davacı mısın?" sorusuna da:
-"20 yıldır günlük yazı yazıyoruz. Demek ki yazılarımıza doyamamışlar, bir de dinleyelim diye düşünmüşler. Zaten tek yakındığımız konu, yazdığımız yazılarda söylediklerimizi dinlememeleriydi. Belki telefonumuzu dinleyince, zaman zaman da olsa uyarılarımızı da dinleme ihtiyacı duymuşlardır" demiş ve davacı da olmayacağımızı söylemiştik.
Dava açılmış.
Bize de mağdur sıfatıyla davetiye çıkartılmış.
Gerçi yurtdışında olacağımızdan ilk duruşmaya katılamayacağız ama, ikinci duruşmada aynen yukarıdaki boşanma davası hikayesinde olduğu gibi tutum takınıp, davacı olmadığımızı söyleyeceğiz.
Eski dostların arasına girmemek lazım öyle değil mi?
......
Biraz da gülmek lazım...
Amerika da bir ilkokulda öğretmen çocuklara evde ders alınabilecek bir hikaye yaratmalarını, ertesi gün sınıfta okuyacaklarını söylemiş.
Ertesi gün çocuklar hikâyelerini anlatmaya başlamış. İlk sırada küçük Suzi varmış.
Başlamış anlatmaya: Bizim çiftliğimiz var. Bir gün babamla yumurtaları topladık, bir sepete koyduk. Arabayla giderken bir tümsekten geçtik, sepet devrildi ve yumurtaların hepsi kırıldı."
Öğretmen - Güzel. Peki bu hikayeden alınacak ders nedir?
- Bütün yumurtaları aynı sepete koyma. - Aferin çok güzel. Lily sıra sende.
Küçük Lily tahtaya kalkmış ve anlatmaya başlamış: - Bizim de bir çiftliğimiz var. Babam yumurtalardan civciv çıkması için onları kuluçka makinesine koyar geçen hafta 12 yumurta koydu. 12 civcivi olacağını sanıyordu, ama sadece 8inden civciv çıktı.
- Eveeet. Peki buradan alınacak ders nedir? - Yumurtadan çıkmamış tavukları sayma
- Aferin bu da çok güzel. Billy, sıra sende Küçük Billy tahtaya kalkmış ve anlatmaya başlamış:
- Amcam Ted Vietnam Savaşına katılmıştı. Bir gün helikopterle bir göreve giderken helikopter vurulmuş. Ted Amcam helikopter düşmeden elinde bir makineli tüfek, bir kasatura ve bir şişe bira ile atlamayı başarmış. Paraşütüyle yere inerken yolda birayı içip bitirmiş. İnince mermisi bitene kadar makineli tüfeğiyle 70 kişiyi haklamış. Sonra kasatura kırılana dek onunla 20 kişiyi halletmiş. Sonra da son 10 kişiyi de silahsız bitirmiş.
- Böyle korkunç bir hikâyeden alınacak ne ders olabilir?
- İçerken Ted Amcama bulaşmayın...