
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Şehirde Ağabey yok Ağabey...
Yayınlanma:
Daha önce de benzeri yazılar kaleme aldık.
Eskişehir, belki de şehrin aktörlerinin birbirlerine karşı en çok güç gösterisinde bulunduğu bir kent.
Neden mi?
Bakın şimdi!
Vali ile Büyükşehir Belediye Başkanının arası limoni.
Büyükşehir Belediye Başkanı ise, hem Ticaret hem de Sanayi Odası başkanlarıyla anlaşamıyor.
Milletvekilleri, Belediye Başkanlarıyla anlaşamıyor (Aynı partiden olmalarına rağmen)
Belediye Başkanları kendi aralarında iyi anlaşıyormuş gibi görünüyor ama çok da birbirlerini sevdiklerini söylemek zor.
İl başkanlarının, Belediye Başkanları ile arası yok.
Daire müdürleri ile belediye Başkanları neredeyse savaş halinde.
Rektörler birbirleriyle çok da "canım-cicim" değil.
Eskişehirspor kulüp başkanının Belediye Başkanları ile arası iyi değil.
Milletvekilleri ve il başkanlarıyla kulüp Başkanının arası son derece açık.
Belediye başkanlarının parti teşkilatları ile arasında adeta uçurum var.
Parti teşkilatları kendi milletvekillerine mesafe koymuş.
İşadamları ise,aynı şehir içinde birbirlerine son derece mesafeli.
Lokantacı, lokantacıyı sevmiyor, kahveci kahveciyi.
Gazozcunun hiçbiriyle arası yok.
Basın ayrı telden çalıyor, Sivil Toplum Örgütleri herkese savaş açmış durumda.
Kısacası...
Nedeni bir türlü bilinmeyen bir güç gösterisi yaşanıyor adı büyük, kendi küçük şehirde.
Hemen herkes, bulunduğu konumun değer görmesini ister ve beklerken, değer göstermesi gerekenlere bunu esirgemeye başlamış.
Nasreddin Hoca'nın dediği gibi "Ağaç bana gelmezse ben ağaca giderim" zihniyeti katiyen yok.
Anlaşılmaz bir şekilde "Ben"lik yarışı almış başını gidiyor.
Makamı bulan "Benim dediğim, benim istediğim olacak" diyor da başka bir şey demiyor.
"Bizim dediğimiz olsun"a hala geçemedi Eskişehir.
Aslında böyle bir tablonun yaşanmasının iki nedeni var.
Birincisi: Eskişehirlilerin Ankara'da baskı oluşturabilecek bir lobi kuramamış olması.
İkincisi de: Eskişehir'de, gelecek endişesi taşımayan, şehrin menfaatlerinden gayrı hiçbir beklenti içinde bulunmayan, kentin geçmişine hakim ve hassasiyetlerini bilen, sözü dinlenen, etrafı toplayacak, küsleri barıştırıp,kavgalıları bir araya getirecek ve en önemlisi de ileri gidenlere "Sakin ol", yanlış davranışlar içinde olanlara "Bir daha düşün" diyecek Ağabey ya da Ağabey'lerin olmayışıdır.
......
En iyi siyaset hizmettir.
Ahmet Ataç son yapılan mahalli seçimde, Tepebaşı bölgesinde oy rekoru kırdı.
Kendi bölgesinde, partisinin Büyükşehir adayından da, partisinin meclisinden de daha çok oy aldı.
Bunun tabii ki nedenleri var.
Bu nedenler konusunda herkesin de ayrı bir fikri mevcut.
Kimileri "Tepebaşı bölgesinin siyasi yapısı değişti. Bölge daha çok sol düşünceli insanlarla doldu" diyor, bazıları da Ataç'ın kadınlardan oy aldığını söylüyor.
Aslına bakacak olursanız ikisi de doğru.
Ama sadece bunlar da değil.
Şöyle ki: Ahmet Ataç'a oy verenlerin önemli bir bölümü, cami cemaatleri.
Nasıl oluyor da, muhafazakâr düşünceye sahip insanlar, Solculuğunu hiç saklamayan ve her yeri geldiğinde de göstere göstere orta yere seren bir adaya oy verebiliyor?
Aslında bu sorunun cevabı çok basit.
Zaten bu basit cevabı Ahmet Ataç da önceki gün gittiği Çamlıca Mahallesi'nde belediye çalışmalarını anlatırken söylemiş ve aynen şu cümleleri kurmuş;
-"Bizim ayrım yapmadan herkese kapımız açık ve hiç bir siyasi görüşe bakmadan bugünlere geldik. En iyi siyaset hizmettir. Eğer hizmet ederseniz siyasetinde en iyisini yapmış olursunuz."
.......
Bir çap tartışmasıdır gidiyor. Sanki arkadaşlar tornacı-tesviyeci...
-"Türkiye'de AK parti, Eskişehir'de CHP iktidar. Her ikisinden de yakınmalar mevcut. Böyle bir durumda MHP'nin son derece aktif bir politika izlemesi gerekirken ne yazık ki MHP'nin üzerinde sanki ölü toprağı serilmiş gibi bir algı var. MHP'nin yeri göğü inleteceği bir ortamda niçin parti bu kadar sessiz?" diye soruyoruz MHP İl Başkanına.
Ayhan Sezer "Durum hiç de sizin söylediğiniz gibi değil" diyor önce.
Genel Merkezin Türkiye genelinde, kendilerinin de Eskişehir ölçeğinde düzeyli ve kavgadan uzak, gerçek muhalefet görevini yerine getirdiğini söylüyor ardından.
Son olarak da:
-"Biz, AK parti ya da CHP'nin yarattığı gündemin peşinde koşmak yerine, kendi önceliğimizi gündem haline getirmeyi tercih ediyoruz. Bakın Eskişehir'e. Odunpazarı'nda AK parti ve CHP aktörlerinin çap tartışması almış başını gidiyor. Sanki arkadaşlar Tornacı-Tesviyeci, tutturmuşlar "Senin çapın-Benim çapım" Bizim böyle tartışmalarla işimiz olmaz. Bu gündem deseniz gündem de değil. O yüzden, kimse MHP yi bu tür sağlıksız tartışmalar içinde beklemesin. Çünkü olmayız, olmayacağız. Bizim gündemimiz bu şehirde yaşayanların öncelikli gündemi olacaktır" diyerek tamamlıyor sözlerini.
.....
Biraz da gülmek lazım
Geçirdiği çok kötü bir kaza sonrası komaya giren kadını yaşama döndürmekte zorlanan doktorlar son çare kocasını çağırmışlar.
Kadının yatağının başında doktor üzücü durumu anlatmış:
- "Uyandıramıyoruz onu" demiş, "onunla konuşmaya çalışın.. cevap vermezse yapacak bişeyimiz kalmıyor.."
Kocası da:
- "Bir şeyler yapın doktor.. daha 43 yaşında!.." der demez
Kadından mırıltılarla cevap gelmiş;
- 35 ulan 35!