2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

ŞEHİRDE YİNE KORONA DEDİKODULARI ALDI BAŞINI GİTTİ

Şehir efsaneleri yine aldı başını gidiyor.


Kentin hangi noktasında, kiminle konuşsak, başlıyor rakamsal değerler vermeye…


Kimisi önce hastanelerin durumundan den vuruyor;


“Hastanelerde boş yatak kalmamış, duydun mu?” diye başlıyor söze…


Ardından korona tablosuna dair hiçte içacıçı olmayan cümlelerle devam ediyor.


“Hergün yüzlerce pozitif çıkmaya başlamış” sözlerini işitiyoruz peşi sıra.


+++


Meseleyi daha ileri götürüp, ölen sayılarının da,  şehirde dolaşan rakamların çok üzerinde olduğu iddiaları başlıyor bu sefer.


“Hatta iş öylesine noktaya gelmişki, artık kontrol edilmiyormuş.


Sağlıktaki çalışanlar ise, vakalarla artık başa çıkamaz hale gelmiş” türünden de yine pek çok söylem duyuyoruz.


++++


Anlayacağınız;


Son günlerde, koronanın ilk patlak verdiği günleri yaşamaya başladık.


Fısıltı gazetesi ile kentin her noktasına yayılan farklı türden korona yorumları var.


öyle görünüyor ki, halkın bu konudaki ne duyumları bitecek, ne de bu konudaki söyledikleri.


Dedik ya, “aynı ilk günlerdeki gibi” diye…


Sahiden de şu an da o ilk zamanı yaşıyoruz.


Yani hiçbir yetkilinin çıkıp bir şey söylemediği;


Bunun karşılığında korona dedikodularının yayılmaya başladığı o süreci…


+++


Demem o ki;


Söylentiler daha da alıp başını gitmeden artık bir yetkili bu işe “dur” demeli.


Hastaneler hangi noktada?


Vaka sayıları endişe uyandıracak duruma çıktı mı?


Hayatını kaybedenlerin sayısı artıyor mu?


Eskişehir, ülkedeki vaka sayılarına göre hangi aşamada?


Yapılan denetimler, uyarılar ne kadar işe yarıyor?


Denildiği gibi, korona tedbirlerinde iş kontrolden çıkmak üzere mi?


+++


Bu soruların acilen yanıt bulması elzem haline gelmiş gibi görünüyor.


Dediğim gibi, tüm bu sorular artık acilen yanıtlanmalı.


Beri yandan…


Bu konuda kimin ne söyleyeceğinin çokta önemli olmadığını da altını çizerek bitirelim yazımızı.


Sonuçta, yapılacak resmi bir açıklama, korona mücadelesinde bizi rahatlamaya ya da daha da endişelendirmeye itmemeli.


çünkü, bu konuda hem birey, hemde toplum olarak yapacaklarımız çok net.


“Rakamlar nedir, hastanelerin vaziyeti hangi noktadadır” gibi konulardan ziyade, bu salgını nasıl atlatırız sorusunun peşinden ayrılmamalıyız.


Sonuçta uyacağımız kurallar belli…


“Kalabalık ortamlara girmeyeceğiz…


Toplu kullanım alanlarında sosyal mesafemizi koruyacağız.


Ve elbette maskemizi her ne şartta olursa olsun kolumuza değil, doğru biçimde ağzımıza takacağız…


Bunları yaptıktan sonra, zaten konuşacak ne vaka sayısı, ne de farklı bir konu kalır.


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi