4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ŞEHİT YAKINLARI ŞEHİTLERİMİZİN BİZE EMANETİDİR

Bugün saat 14.00' de, Vilayet Meydanın da, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehitler Dul ve Yetimleri Derneği, Eskişehir Şubesi önderliğinde ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle düzenlenecek olan, " Teröre Karşı el ele Mitingi" yapılacak. Türk Bayrağını alan, mitinge katılmalıdır. Çünkü terörle mücadele, toplumun işidir. Güvenlik güçlerine bırakılmayacak kadar da önemlidir.
Terör, yalnızca Türkiye de sorunu değil. Terör, dünyada, yeni bir savaş yöntemidir. Dünyada, ideolojik ve etnik milliyetçilik akımlarını, makro düzeye taşımak isteyen, etnik farklılıkları da şiddet yolu ile bastırmak, etnik kimliğe dayalı özgürlüğü, şiddete başvurarak arayanlar kadar, siyasette açmaza giren siyasiler veya dünyadaki çıkarlarını korumak ve kollamak isteyen devletler de, örtülü olarak terör denen belayı kullanmaktadır.
Hülasa terör, etnik, dini ve ideolojik akımların yer bulduğu, kaygan, karanlık, kuşkulu, zeminler de yer alan bir senaryodur. Kimin yönetmen ve oyuncu olduğu da belli değildir.
Ülkemizdeki etnik kimliğe dayalı PKK terörü' de, dış ve iç şer odakları, hatta bazı batı ülkeleri tarafından, örtülü olarak destek görmektedir. Türkiye, hemen her gün, terörle mücadelede şehit veriyor. 1984'ten beri, bölücü terörün şehit ettiği asker sayısı 4 bin 570'e ulaştı. Yani bir tugay askerimiz şehit oldu. Haziran 2007 tarihi itibarıyla son 23 yılda, terör yüzünden şehit olan polis sayısı 476, köy korucusu sayısı ise bin 389'a ulaştı. Terör kurbanı. 6 bin 376 kişi de yaşamını kaybetti.
Bugüne kadar yaklaşık 35 bin kişi, terör olaylarında yaşamını yitirmiş, 200 milyar dolar civarında maddi kayıp var. Yaralanan, sakat kalanlar ise 10 bin 585 asker, 3 bin 388 polis, bin 995 köy korucusu, 11 bin 606 vatandaş...
Terör olaylarında, cehaletle karşı savaşan, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür, nesiller yetiştirmeyi ant içen öğretmenlerimiz de şehit oldular. Karatahta başında, Mardin' de, Diyarbakır' da, Adı Haşim avcı, Ayşe Konakçı idi. Daha nice Haşimler, Ayşeler vardı.
Oysa Türk insanı, bir ölürken, bin doğar.
Şehitlerimiz, vatanını koruyacağına dair namus ve şeref sözü vermişler. Ülkemizin birlik ve berberliği ve bölünmez bütünlüğünü koruyacaklarına dair ant içmişlerdi. Sonuçta "ŞEHİT LİK" gibi, yüce mertebeye ulaştılar. .
Şahadet, bilerek ve isteyerek Allah için, din vatan ve kutsal değerleri için, ölümü göze almanın bedeli olarak, Allah'ın, insana bahşettiği yüce bir makamdır. Bu makama ulaşanlara ve geride bıraktığı yakınlarına ne mutlu...
Nitekim Bakara Suresi 154. ayetinde ifade edildiği şekliyle, "Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin. Aslında onlar diridirler. Ancak siz bunu bilemezsiniz" denilmek suretiyle şehitliğin, Allah katında, büyük bir değere ve yüce bir mevkiye sahip olduğu buyurmuştur.
Ayetlerden de anlaşıldığı üzere, Yüce dinimiz şehide öylesine değer vermiştir ki, ruhunu Allaha, bedenini toprağa sunduğu anda; Allah, şehidin kanını, canını tezkiye eder temizler.
Peygamberimiz (AS) hadislerinde, şehitleri övmüş ve şehit olmayı teşvik etmiştir
Şehitlerimizi, ne kadar takdir etsek ve övsek, geride bıraktığı yakınlarına ne yapsak azdır. Türk milleti onlara, çok şey borçludur.
Şu bir gerçek ki, bugüne kadar şehit olan insanlarımızın, aile ocağına ateş düştü, binlerce yavru babasız, eşler eşsiz, anne ve babalar evlatsız kaldılar. Vatan ve bayrak içi. O halde, bu acıları, Millet olarak dikkate almak zorundayız. Acılarını, laf ve vaatle değil, yürekten paylaşılmalı, ne gerekiyorsa da ivedilikle yapılmalıdır.
Teröristler tarafından, görevleri başında şehit edilen insanlarımızın, hemen hepsi çok genç yaşta, devletine ve milletine hizmet yolunda, hiçbir menfaat beklemeden can verdiler.
Ancak bugüne kadar, binlerce şehit yakınları mağdur oldu. Belki yokluk içersine düştü. Hatta küçücük, bir gülümseme bile onlara çok görüldü. Devletin de, şehitlerimizin geri de bıraktığı ailelerine, yapılanlardan daha çok şey yapması gerekir. Onlara yapılacak her yardım, ülkemizin teminatı olacaktır.. Şehirlerine ve geri de kalan yakınlarına sahip çıkmayan toplumların geleceği de yoktur. Terörle mücadele, ne pahasına olursa olsun devam edecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi ve kaygısı olmasın. Çünkü her şey, vatan içindir.




r.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi