Uraysim’in Alpu Ovası üzerine yapımına karar verildi.

Bütçesi ayarlandı, projeleri yapıldı, yapımına başlandı.

Bittiğinde, Eskişehir milyon dolarlık test ve sertifikasyon işlemlerine başlayacak.

Uraysim’in kentte yaratacağı katma değerin milyar euroları geçeceği bekleniyor.

+++

Böylesine bir proje tek başına bırakılamaz.

Eskişehir Sanayi Odası’da bırakmadı.

Eskişehir’in gerçekten de “Raylı Sistemler’in merkezi olmasını” sağlayacak ciddi bir adım attı!

Uraysim’in hemen yanı için bir “Raylı Sistemler İhtisas Sanayi Bölgesi” projesi başlattı.

+++

Sonrasında romantik kesimler ortaya çıkıp;

“Şehirde çorak araziler dururken, neden tarım arazisi?” güzellemeleri yapmaya başladılar.

İyi de, Uraysim verimli arazi üzerine projelendirilirken, neden kimse bir şey demedi?

Neden çıkıpta birisi;

“Bu Uraysim, yeni sanayileşmeyi de beraberinde getirir.

Bu projenin etrafı fabrikalarla dolar, tarım arazimiz yok olur, gider” diye neden tek bir kişi itiraz etmedi!

Oysa “Raylı Sistemler İhtisas Sanayi Bölgesi” sözünü ettiğimiz tehlikenin de önüne geçiyor!

İhtisas alanı olduğu için, farklı bir tek sanayi kuruluşunun bölgeye gelmesine engel oluyor.

Bu suretle, “Alpu Ovası’nı koruyor” bile diyebiliriz.

Dahası, hem yeni sanayi alanları tehlikesinin önüne geçen, hem de şehrin raylı sistemlere imzasını atacak proje Alpu Ovası’nın sadece ve sadece binde 5’ini kaplıyor.

Yani ortada ne giden tarım arazisi var, ne hayvancılık yok olacak, ne de doğamız kirlenecek.

Hepsini geçin, Alpu Ovası bir tarafında tarım üretimi, diğer tarafta hayvancılık projeleri ve bir bölümünde de raylı sisteler üretimi ile belki de ülkemize çok güzel bir örnek olacak.

Ki, gezip inceleyenler bilir ki, dünyaca ünlü Bombardier firması bile yeşil alanların arasında ve tarım arazilerine bitişiktir!

+++

Bakın, bu sektörün içinde olan, bu işin alın terini döken, üreten emekçilerin örgütü bu konuda ne diyor?

Yani Demiryol İş Başkanı Ramazan Uysal’ın projeye yaklaşımı nasıl?

Diyor ki başkan;

“Amma, lakinsiz proje desteklenmesi gerekiyor.

Eskişehir'in ve Eskişehir sanayisi için prestij kazandıracak vizyonlu bir projedir.

Raylı Sistemler Endüstri Bölgesi Eskişehir'in hakkıdır, milli davasıdır, sahip çıkılması gerekir.

Raylı sistemler fosil yakıt tüketmeyen çevre dostu araçlardır.

Raylı sistemleri, tramvayı, metrosu, konvansiyonel treni ve yüksek hızlı treni olmak üzere üretmemiz gerek, geç bile kalındı.

Böyle bir endüstriyel merkeze hayır denilemez.

Hayır diyen vebal altında kalır.

Kaçan fırsat geri gelmez.”

++++

Belki de yıllar yıllar sonra Eskişehir’de STK’lar bile ortaya konulan bir projeye destek olup, bir an önce hayata geçirilmesini istiyor.

Görünen o ki, pek çok kesim gibi bu işin üretimini yapan çalışan kesimi de projenin değerini anlamış.

Şehre zarar vermek yerine büyük katkılar sunacağını farketmiş.

Umarız, bu projeye karşı duranlar da “Tarım arazileri yok edilemez” gibi bir mantıkla bu işe karşı çıkmaya kalkışmaz!

Zira;

“Hemen yanı başımızıdaki bazı şehirler, büyük markalara, şirketlere, yatırımlara, girişimlere bir bir temel attırıp işlerine güçlerine, ceplerine, kentlerine bakarken;

Kimse Eskişehir’deki binde 5’lik bir tarım arazisinin siyasetini yapıp, bu işlerin önüne geçemez”