1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Siyaset ve seçim Matematik işidir...

Çoğu insanın (biz dahil) kafası Matematiğe çalışmaz ama, hayat sanki biraz da Matematikten ibaret yaşanıyor.
Yaşamın hemen her alanında Matematiğe rastlanmıyor değil.
Doğruyu söylemek gerekirse, siyaset de seçim de Matematik işi...
Matematiği göz ardı eden ne siyasette başarılı olur ne de seçimde.
Aslına bakarsanız özellikle Siyaset ve Seçimlerde başarı için enine boyuna Matematik bilgisi de gerekmiyor.
Dört işlemi yapabiliyor olmanız yeter de artar bile.
Ne yazık ki günümüzde bunu bile yapamayan siyasetçiler var.
Siyaseti de bilmiyorlar seçim ile ilgili bilgileri de yok bu insanların.
Sanki "Hasbelkader" gelmişler bulundukları yerlere...
Dikkat edin...
Sırf bu yüzden sürekli kaybedenler arasında oluyorlar.
Niyetimiz size burada "siyasetin sosyolojisini" ya da "seçmenin psikolojisini" falan anlatmak değil.
Çok basit bir örnek vereceğiz...
Seçim: iki ayrı sonucu olan bir eylemdir.
Girdiğiniz seçimde ya kazanır ya da kaybedersiniz.
Kazanmak için yapacağınız ilk iş "Benim mevcut oyum seçimi kazanmaya yetiyor mu?" sorusuna cevap bulmaktır.
Eğer yetiyorsa zaten mesele yok.
Matematik olarak seçimi rahatlıkla kazanacağınızı görürsünüz.
Mevcut oy seçim kazanmaya yetmiyorsa, yapılacak tek şey diğer partilere giden oyları kazanmanın yolunu aramaktır.
Bunun için de ilk yapılması gereken tek iş, o oyları partiye getirebilecek niteliklere sahip bir aday tespitinde bulunmaktır.
Kısacası...
Eğer aşağı yukarı hesapladığınız mevcut oyunuz seçim kazandırmaya yetmiyorsa, partinin mevcut oyunun üzerine oy koyabilecek aday tespitinden başka hiçbir çareniz kalmamış demektir.
Ne yazıktır ki...
Matematiğin en basit dört işlemiyle bile ortaya çıkan bu gerçeği siyaset yapanlar ve siyasette karar vericiler bir türlü idrak edemiyor.
Hala, peşine takıldıkları "Olursa bizden olsun. Olmazsa hiç olmasın" zihniyetini taşıyorlar beyinlerinde.
Bir türlü "Seçimi kiminle alacaksak onunla yola çıkmalıyız. Varsın partili olmasın" diye asla düşünmüyorlar
Niye ısrarla bunu yapıyorlar biliyor musunuz?
Çünkü...
Matematikten bi haberler...
Seçim söz konusu olduğunda en basit dört işlemi bile kullanmaktan aciz durumdalar.
-"Matematik" denildiğinde tek anladıkları "Küçük-Büyük" algısı olduğu için...
İşte o yüzden sürekli "Küçük olsun ama benim olsun" düşüncesine saplanıp kalıyorlar...
.....

Yapılanlar-yapılamayanlar geçti. Yapılacaklara bakalım...
Hüseyin Kocabıyık...
Gazeteci kökenli bir isim.
Türk Dünyası Kültür Başkenti projesinin yeni Genel Sekreteri.
Dün tanıştık kendisiyle.
-"Hayırlı olsun" dileklerimizi ilettik.
Göreve gelir gelmez röntgenini çekmiş projenin.
-"Bugüne kadar yapılanlar var yapılamayanlar var. Ama bundan sonra yapılacaklar var" diye başladı anlatmaya.
-"Geçmişte olan oldu" deyip, bugüne kadar yapılan ve yapılmayan ne varsa kapatmış defteri.
Proje kapsamında yapılacaklara odaklanmış.
Süreç sonuna kadar izlenecek bir yol haritası çıkmaya başlamış.
-"Bir şeyler olacak merak etmeyin" diyor.
Tespitleri bir hayli fazla.
Proje kapsamında "yapacağız" dediği etkinlikler de öyle.
Yaklaşık yarım saat dinledik kendisini.
Üzerinde en çok durduğu iki konu var.
Birincisi: "Türk dünyası Kültür Başkenti Projesi çerçevesinde ne yapılırsa yapılsın, bunu Eskişehirlinin yapması ve paranın bir şekilde Eskişehir'de kalması" meselesi.
Buna özellikle özen göstereceğini söylüyor.
İkincisi ise: yine proje kapsamında "Eskişehir'in dış dünyaya meydan okuyacağı bir devasa meydan yapılması"
Her iki konuda da samimi ve kararlı olduğunu söylüyor Hüseyin Kocabıyık.
Türk Dünyası Kültür Başkenti projesiyle ilgili özellikle de "yöntem" konusunda başından beri taşıdığımız endişeler var.
Bu endişeleri sık sık olmasa da bu köşede dile getiriyoruz.
Projede gelinen süreç ne yazık ki bizim taşıdığımız endişeleri haklı çıkarttı.
Her ne kadar sürecin yarısı aşıldıysa da, geriye kalan sürenin bir şeyleri telafi edeceği düşüncesindeyiz.
Umarız bu beklentimizde de haklı çıkarız...
......

Bu arsa buraya nasıl eklendi?
Sümer Mahallesi'nde koskoca bir alan var.
Artvinlilerin Eskişehir'e gelerek yerleştiği ve burada yıllardır sebze-meyve ürettikleri bir alan.
İmar planlarında da "Tarım alanı" olarak geçiyor.
Söz konusu alanın artık şehir içinde kaldığını ve Tarım yapma imkanı kalmadığını dile getiren mal sahipleri yıllardır bu alanın imara açılmasını talep ediyor.
Bu talepleri geçtiğimiz süreç içinde karşılık bulmuş.
Söz konusu alanın ancak İller Bankası tarafından projelendirilerek imara kavuşabileceği Büyükşehir Belediye yetkilileri tarafından mal sahiplerine bildirilmiş.
Bunun üzerine oturulup konuşulmuş.
İller Bankası yetkilileri arsa sahiplerine Büyükşehir belediyesinde brifing verip, söz konusu alana nelerin ve hangi şartlarla yapılabileceği konusunda bilgi vermiş.
İşte bu süreç ilerlerken, Artvinlilerin mevcut alanına bir arsa daha sessiz sedasız eklenivermiş.
Bu işe şaşıran arsa sahipleri "Böyle bir arsa söz konusu değildi. Sonradan yapılacak planlamaya nasıl monte edildi anlayamadık" demiş önce.
Ardından bir de araştırma yapmışlar ki ortaya, monte edilen arsanın Büyükşehir Belediyesinde çok hatırlı birinin yaşlı bir akrabasına ait olduğu ortaya çıkmış.
.........

Odunpazarı adayı bu fotoğraftan çıkar mı?
Büyükşehir Belediyesine yönelik operasyonlar sonrasında açılan davaların Adliye çıkışı çekilmiş bir fotoğraf.
Yılmaz Büyükerşen ifade verdiği mahkeme çıkışında CHP lilerle birlikte görüntülenmiş.
Odunpazarı Belediye Başkan aday adaylarının neredeyse tamamı fotoğrafın karesine girmiş.
Büyükerşen'in hemen yanında Erman Gölet, Gölet'in arkasında da Gaye Usluer var.
Yine arka sırada Erdal Caferoğlu, Ayhan Kavas ve aday adayı olma ihtimali bulunan İbrahim Arslan girmiş fotoğrafa.
Kısacası...
Jale Nur Süllü dışında adaylığı konuşulan her isim girmiş fotoğraf karesine...
Kim bilir?
Belki de CHP nin Odunpazarı adayı bu fotoğraf karesi içinden çıkacak...
Belki de...
Karede olmayan aday gösterilecek...
Kim bilir?

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi