1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Siyasette bir tek halk'a sorulmaz ne istediği...

-Genel başkan, kendisine muhalefet etmeyecek Milletvekili ister.
İster çünkü böylelikle koltuğu tehlikeye girmemiş olur.
-Milletvekili, kendisine muhalefet etmeyecek İl Başkanı ister.
Böylelikle bir dönem daha vekilliği garanti altına almaktır düşüncesi.
-Belediye Başkanı, kendisine muhalefet etmeyecek il başkanı ve Milletvekili ister.
İster ki, böylelikle partinin ipleri elinde olabilsin.
-İl Başkanı, kendisine muhalif olmayacak yöneticiler ister.
Böylelikle parti yönetiminde tek söz sahibi olabilsin.
-Milletvekili, kendisine muhalefet etmeyecek Belediye Başkanı olmasını ister.
İster ki, böylelikle Milletvekilliğinin yanı sıra Belediye'yi de yönetebilsin.
-Belediye Başkanı, Mecliste kendisine muhalefet etmeyecek, her söylediğini kabul edecek ve elini "Kaldır" dediğinde kaldırıp, "İndir" dediğinde indirecek meclis üyeleri ister.
Böylelikle, hiç bir sıkıntı yaşamadan Belediyeyi yönetme imkanı yaratmış olur.
-Her Meclis üyesi, Belediye Başkanının en birinci adamı olmak ister.
İster ki, Belediye Başkanına en yakın biri olarak hava atıp, rahatlıkla iş çevirebilsin
-Parti yöneticileri, kendisini her kongrede kayıtsız şartsız destekleyecek delegeler ister.
İster ki, böylelikle "Delege ağası" gücü ile her türlü pazarlığı yapabilsin.
-Parti delegeleri, kendilerine her seçimde oy verecek parti üyeleri ister.
Böylelikle, her seçimde kapısı çalınan, aranıp sorulan biri olabilsin.
-Her parti üyesi, kendi isteklerini anında yerine getirebilecek Genel Başkan, Milletvekili, Belediye Başkanı, il Başkanı, parti yöneticisi ve meclis üyesi ister.
İster ki, her türlü işi anında görülsün.
Kısacası...
Siyasette herkes, kendisine tabi olacak, sözünden çıkmayacak, kendi koltuğu için tehlike yaratmayacak insanları ister.
Yukarda saydığımız herkes bu isteğinin gerçekleşmesi için elinden gelen her türlü çabayı gösterir.
Genel Başkan Milletvekillerini ve Belediye Başkanlarını seçer, Milletvekilleri ise il Başkanını.
Belediye Başkanları meclis üyelerini belirler, İl Başkanları da delegeleri...
Delegeler bile, mahallesinde parti üyelerini belirler iyi mi?
Siyasette her seçilenin isteği az ya da çok olur.
Bir tek halka sorulmaz ne istediği...
Çünkü...
Seçilmişlere göre halk, önüne konan yemeği tartışmasız yiyecek ve hiçbir şekilde sorgulamayacak olan insan topluluğudur onlar için...

*****************************************

Dündar Ünlü operasyon geçirmiş...

Bir süredir ortada gözükmüyordu AKP İl başkanı Dündar Ünlü.
Birkaç kişiden de, telefonlara çıkmadığına dair sözler duyuyorduk.
Gözünden bir operasyon geçirmiş.
Öğrenebildiğimiz kadarıyla da, operasyonu son derece başarılı geçmiş.
Göz hassas bir organ olması nedeniyle de birkaç gün dinlenme verilmiş kendisine.
Bunun üzerine de dinlenmeye çekilmiş.
Birkaç gün içinde operasyon sonrası tedavisi de tamamlanarak partideki görevinin başına dönecekmiş.
Dündar Ünlü'nün hem gözünden operasyon geçirdiğini duyuralım, hem de geçmiş olsun dileklerimizi iletelim dile yazdık bu yazıyı.
Biraz da "Telefonlarımızı açmıyor" şeklindeki eleştirilerin yersiz olduğunu ve ortada bir sağlık sorunu bulunduğu için bu durumun yaşandığını anlatabilmek için...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Bütün öğrenciler ve velileri Vali'yi tanıdı


Valiler, siyasetçiler kadar tanınmaz şehirlerde.
Sadece, bürokrasi ve dar bir çevre bilir valilerin kim olduğunu.
Siyasetçilerin tanınırlığı daha fazladır.
Ancak...
Özellikle çocuklar ne valileri tanır doğru dürüst ne de valileri.
Fakat...
Şu birkaç aydır, özellikle öğrenciler arasında Valilerin isimleri, o şehirde siyaset yapan isimlerden daha tanınır hale geldi.
Bunun nedeni ise, kar ve yağan kar nedeniyle okulların tatil edilip edilmeyeceği merakından başka bir şey değil...
Şu anda eminiz ki öğrencilerin ve ailelerinin çoğu vali'nin kim olduğunu çok iyi biliyor Eskişehir'de...
Belki bu yazdıklarımız espri olarak da algılanacaktır ama...
Kar yüzünden tatil kararı veren valiler, çocukların adeta kahramanı olmuş durumda...

******************************

İş tersine dönüyor...


Siyasette söylemler anlık değişiyor.
Örneğin...
Particiler "Bu seçimde 3 çıkartırız, 5 çıkartırız la" başlıyor işe.
"Çıkartırsın-Çıkartamazsın" tartışmaları alıp başını gidiyor bir süre.
Sonra...
Partilerinde yaşanan olumsuz gelişmeleri gördükçe, bu kez işin şekli bambaşka bir hal alıyor.
"Bu seçimde 3 çıkartırız-5 çıkartırız" diyenler bu kez tam tersine;
-"Bu gidişle biz 2'yi bile zor çıkartırız" demeye başlıyor.
Partisinde yaşadığı bir olumsuzluk bir anda kafasındaki 2 milletvekilini bile alıp götürebiliyor.
Halbuki...
Ne "3 çıkartırız-5 çıkartırız" derken samimi değiller, ne de "biz bu gidişle 2'yi bile zor çıkartırız" dediklerinde samimiyet ve gerçek payı var.
Kendi kendilerini psikolojik olarak inandırmak istiyorlar söylediklerine.
Kısacası...
İlk söylediklerinde de,son söylediklerinde de aslında kendi kendilerini kandırıyorlar

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi