
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
SOYDAŞ'IN BUGÜNKÜ TABLOSU!
Orhan Soydaş'ın yeniden yerel siyasete dönmesi için pek çok sebep var elbette...
Bunlardan birincisi şehrin bugünkü belediye yönetiminin kurulmasında üstlendiği misyon.
O dönemlerde edindiği belediyecilik tecrübesi.
Daha çok halkçı duruşu ve kaybetmediği bu özelliği!
Geçen süreçte, adını yıpratacak tek bir gelişmenin olmaması...
Ekibinin ise tek bir hareketle yeniden sahalara dönecek kadar gücünün yerinde olması...
Tek başına iktidar konumunda bulunan bir partinin adayı olması!
Dün söylediğimiz gibi, hitabet ve ikna gücü konusunda rakiplerini aratmaması...
En önemlisi de, "kendisini tanıtacak" süreye ihtiyaç duymaması...
(En azından belirli bir kesim için)
***
Tüm bunlar yerel seçimlere hazırlanan bir aday için büyük avantajlar.
Hatta seçim kazandırmaya yetecek kadar önemli özellikler...
Böylesine avantajlara sahip olmak isteyen elbette pek çok siyasetçinin olduğunu biliyoruz.
Bu yüzden, AKP'nin Soydaş karanının son derece yerinde bir seçim olduğu türünden pek çok yorumu duyuyoruz.
***
Ancak birde madalyonun ters tarafı var elbette...
Seçimi kazandırmaya yetecek kadar özelliklerden ziyade, bu kez seçimi kaybettirmeye yönelik özellikler bunlar...
Neler mi?
Orhan Soydaş'ın belli bir yaş grubu içerisindeki insanlar tanıyor.
Bu insanların siyasi yönü de aradan geçen onca zaman içerisinde çeşitli yönlere doğru kaydı.
Yeniden aynı eksene dönmeleri zor!
Parti teşkilatının ne kadar destek verebileceğinin kestirilememesi...
Belki de teşkilata yakın grupların, ters oranda katkı sunma olasılığı!
Bunun yanında;
Özellikle gençlerin tercihleri için Soydaş'ı daha fazla tanımaları gerekiyor.
Ve en önemlisi;
Ahmet Ataç gibi, bölgesinde son derece sevilen ve saygı duyulan bir isme karşı yarışacak olması.
Ve Ataç'ın uzun süreden bu yana başında bulunduğu belediye gücünü elinde bulundurması...
***
İşte tüm bunlar yıllar sonra siyasete dönen Orhan Soydaş'ın pozitif ve negatif yanları...
Hangileri etkili olur bilinmez...
Ancak;
Soydaş için bu seçimlerin en merak edilen ismi diyebiliriz...
Bakalım Soydaş yıllar sonra ne yapacak?
Bizde merakla bekliyoruz doğrusu...
AKVARYUM YERİNE YATO AÇILMALIYDI!
Akvaryum önündeki kuyruk sahiden inanılmaz...
Metrelerce uzayan giden o kuyrukta soğuğa rağmen bekliyor millet.
***
Akvaryum şehir adına sahiden özel bir proje.
7'den 70'ye herkesi heyecanlandıran bir çalışma olmuş.
Önündeki kuyruktan bunu kolaylıkla anlıyoruz.
Ve konuştuğumuz o kuyruktaki insanlar 'Masal Şatosu noldu?' diye soruyor hemen.
"Gelecek ay!" diye yanıt veriyoruz.
Karşılığında ise;
"Sömestr talili girdi, masal diyarı şimdi olmazsa ne zaman olacak?" diyorlar.
Mazeretleri de şu;
"Eğitim döneminde oy verecek büyükler mi gezecek burasını!
Masal Şatosu'nun açılma tarihi biraz hatalı değil mi?
Daha doğrusu akvaryum yerine masal şatosunun açılması gerekmiyor muydu?
Hoca bu işte biraz hata yapmadı mı?" oluyor...
100 MİLYON BORCUNUZ VAR, 2,5 MİLYONA
İMZA ATTIRIYORSUNUZ...
Dünkü yazımızın ardından pek çok taraftar ile görüştük...
Hem hocaya, hem de yönetime karşı tepkiler işittik.
Şimdilik kimse ses çıkarmama niyetinde!
Malum takımın hayli borcu var.
Bu borcun ödenip gitmesine kadar, taraftar gençlerle süre almaya razı.
"Ligde tutunalım yeter!" anlayışı var.
Ancak tutarsızlıklara kızıyor Es-Es'liler.
Örneğin;
Hoca'nın tutturduğu gençlere rağmen, sürekli kadroyla oynamasına kızıyorlar.
Asıl öfke ise yönetime;
"Hem yüz milyon borç var' diyorlar, hem de Tarık'a 2,5 Milyonluk imza attırıyorlar.
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" diyorlar.
Haksızlar mı?
Hadi hocayı geçtik, zamanı gelince basar gider de;
Galiba yönetim haklı pozisyondan, haksız duruma doğru hızla sürükleniyor...
Bizimki sadece uyarı...
Söyleyelim...