
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Şu bir yıllık süreçte bakalım neler olacak neler?
Hep söylüyoruz.
Büyükşehir Belediyesine yönelik başlatılan soruşturma ve ardından açılan davalar hukuki bir süreç oluşturuyor.
Ama ne derseniz deyin, bu hukuki sürecin siyasete yansımaları da olmuyor değil.
İşte; bu başlayan sürecin de Eskişehir'de bazı yansımaları var.
Nasıl mı?
Söyleyelim o halde...
Büyükşehir belediyesini yüzde 52 ile kazandı Yılmaz Büyükerşen.
Hem üç dönem ardı ardına Belediye Başkanlığı yapması, hem de CHP den adaylığını koyacak olması aslında desteğin azalmasına yol açmıştı.
İşte tam bu sırada yapılan operasyon ve ardından başlayan yargı sürecinin, Büyükerşen'e olan kamuoyu desteğini arttırdığı iddiası konuşulmaya başlandı.
Bu doğru mudur? Değil midir? Bilemiyoruz ama, bizzat başbakan'ın ağzından "CHP'ye Eskişehir'de destek yüzde 77" sözlerinin çıkmış olması, bunu bir anlamda doğrular nitelikte oldu.
Sonuç olarak...
Hem, yapılan kamuoyu yoklamaları hem de Başbakan'ın Eskişehir ziyareti ve Milletvekilleri ile Ankara'da yaptığı toplantıda, Eskişehir belediyesinin kaybedildiğine ilişkin tavrı, başka bir algının ortaya çıkmasına neden oldu ki; bu algı da "Ak partinin Büyükerşen'den seçimi alamayacağı" algısıydı.
İşte böylesine bir ortamda devam edecek Büyükerşen'in de sanıklar arasında olduğu söz konusu davalar.
Belki normal seyrinde yıllarca devam edecek bu açılan davalar.
Belki de, Büyükerşen'in tutuklanması ya da İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınması gündeme gelecek.
Küçük bir ihtimal de olsa, belki adaylık pazarlığı yapılabilecek.
Sonuç olarak...
Yukarıda da söylediğimiz gibi her ne kadar ortada devam edecek bir yargı süreci olsa da, bu sürecin her zaman olabileceği gibi siyasete bir şekilde yansımaları mutlaka olacak.
Kim bilir?
Belki çok büyük gürültü kopacak, belki de Büyükerşen'siz bir seçim yaşanacak.
Belki hesaplar tutacak, belki de evdeki hesap çarşıya uymayacak.
Süreç içinde gelişebilecek olaylar, kime ve ne şekilde fırsat yaratıp, kime ve ne şekilde fırsatı kaçırtacak?
Hep birlikte göreceğiz...
---------------------------------
Başöğretmenlik sınavı ne oldu?
Öğretmenlerin, yılın belirli günlerinde girmiş olduğu "Başöğretmenlik" sınavı var.
Yürürlükte olmasına rağmen 8 yıldır yapılmıyor bu sınavlar.
Halbuki, yapılması zorunlu.
Öğretmenler bir sınava tabi tutuluyorlar, bu sınav sonucunda başarılı olanlara 500 TL para da veriliyor.
İşte CHP li bir milletvekili, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya sormuş "Ne oldu Başöğretmenlik sınavları?" diye.
Yürürlükte olmasına rağmen niçin 8 yıldır bu sınavların yapılmadığını sormuş önce.
Ardından da...
-"Yürürlükte olmasına rağmen yapılmayan bu sınavların yeniden yapılmasını düşünüyor musunuz?" diye.
Biliyorsunuz, Nabi Avcı Milli Eğitim bakanı olduktan sonra özellikle kıyafet konusunda alınan kararı uygulamaktan vazgeçmişti.
Başöğretmenlik sınavı ile ilgili ne yapacağı ise öğretmenler arasında büyük bir merak konusu oldu.
------------------------------
Sakallı Odunpazarı danışma toplantısında niçin yoktu?
Ak Partinin l ve ilçe Danışma toplantıları zorunluluktan ziyade bir gelenek oldu.
Hiçbir Ak partili bu danışma toplantılarını kaçırmak istemiyor.
Zira...
Danışma toplantılarında, partinin stratejik konuları dışında özel konular da tartışılıp, kağıda dökülmese de kararı alınıyor.
Önceki gün yapılan Odunpazarı ilçe Danışma Kurulu toplantısında da böyle olmuş.
Basına açık bölümde konuşmalar yapılmış, basına kapalı bölümde de özel konular gündeme gelmiş.
İlginçtir...
Aynı toplantıda partinin kurmay takımının gündeminde özel bir konu daha varmış.
İşin diğer bir tarafı da, Odunpazarı ilçe Danışma toplantısında Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı'nın bulunmayışıymış.
Bu durum dikkatlerden hiç mi hiç kaçmamış.
Dahası...
Bazılarının kafasında, "Gündemde olan özel mesele nedeniyle toplantıya gelmek istemedi galiba" düşüncesi oluşmuş...
Ne diyelim?
Biz duyduğumuzun yalancısıyız.
Belki de Sakallı'nın toplantıya gelmemek için geçerli bir mazereti vardır ve bazıları bu mazereti görmek istemiyordur.