1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Şu sorular cevap bulsun, kimin kazanacağını söyleyelim...

Önümüzdeki mahalli seçim sonuçlarının ne şekilde sonuçlanacağı merak konusu.
Hemen herkesin de birbirine sormuş olduğu soru bu.
-Seçimleri Eskişehir'de kim kazanacak?"
Bu soruya herkesin kendince verdiği bir cevap var.
Ama herkes, tahminini söyledikten sonra "Ama" deyip, kendisi için sürpriz bir netice olabileceğini de söylemeden edemiyor.
Yukarıda sözünü ettiğimiz sor bize de en çok soruların başında geliyor.
-"Ne olacak?"diyorlar. "kim kazanacak?"
Bu soruya bu günden doğru cevap verebilmek için en azından bizim de sorularımızın cevap bulması gerekiyor.
Hangi sorular mı onlar?
Hemen sıralayalım o zaman...
Örneğin:
-Büyükerşen'in bu mahalli seçimlere ilk kez CHP'den girecek olması, kendisine oy anlamında ne kazandırıp ne kaybettirecek?
-DSP adayı olarak üç seçimde de sağ seçmenden oy alan Büyükerşen CHP adayı olarak yine sağ seçmenlerin oyunu alabilecek mi?
-CHP nin Odunpazarı adaylığı konusunda yaşadığı sıkıntı, Eskişehir'deki seçimlere nasıl yansıyacak?
-Kazım Kurt'un Odunpazarı adayı olması CHP ye yarar mı getirecek? Yoksa zarar mı?
-CHP nin ilan edilecek meclis üyesi listesi olumlu mu bulunacak? Yoksa tepki mi doğuracak?
-Büyükerşen'in üç dönemdir Belediye Başkanlığı yapıyor olması bu seçimde kendisi için avantaj mı olacak? Yoksa dezavantaj mı yaratacak?
-Bu seçimde ilk kez Eskişehir'in ilçe ve köylerindeki seçmenlerin de Büyükşehir için oy kullanacak olması CHP'ye mi yarayacak? yoksa iktidar partisine mi?
-Ak Partide Harun Karacan'ın Büyükşehir Belediye Başkan adayı olması partiye oy mu kazandıracak? Yoksa oy mu kaybettirecek?
-İlçe adayları konusunda AK partide doğacak tepki, partinin seçimdeki oylarına nasıl yansıyacak?
-AK Parti hükümetinin yaşadığı son olaylar, mahalli seçimlerde oylarını ne şekilde ve ne oranda etkileyecek?
-AK Partinin oluşturacağı meclis listesi memnuniyet mi yaratacak yoksa tepki mi?
- Burhan Sakallı'nın Odunpazarı adayı olmak istememesinin seçimlere yansıması nasıl olacak?
-Bu mahalli seçimde MHP otlarının hareketi ne şekilde olacak?
-Milletvekili seçimlerinde 70 bin oy alıp, mahalli seçimlerde oyu 20 bine düşen 50 bin MHP seçmeni bu seçimde yine başka parti adaylarına mı? Yoksa kendi partisinin adaylarına mı oy verecek?
- Seçimlerde bir taraf hükümet imkânlarını, diğer taraf da Belediye imkânlarını kullanacak. Seçmen hangi imkânlara itibar edecek.
- DSP ve diğer sol partilerin CHP'ye verdiği, Saadet Partisi ve diğer Sağ partilerin AK Partiye oy anlamında vereceği zarar hangi boyutta olacak?
Bu ve buna benzer birçok soru bu gün için yanıt bekliyor.
Sonuç itibarıyla...
Önümüzdeki seçimleri kimin kazanacağını söylemek çok zor değil.
Yeter ki alt alta sıraladığımız bu soruların cevapları belli olsun yeter.
Bu sorular bu günden cevap bulamayacağına göre, kimin kazanacağını söylemek için çaresiz seçim günü sandıkların açılmasını bekleyeceğiz...
-------------------------------
Söylenenler doğru çıktı iyi mi?
-"Eğer Odunpazarı'na Erman Gölet aday gösterilmez ise büyük problem yaşanır." Demişti bir CHP'li.
Aynen yazmıştık sözlerini bu sütunlarda.
-"Çünkü Erman Gölet aday yapıldığında küsecek, kazan kaldıracak diye beklenen diğer isimler, bizzat Büyükerşen'in "Oturun oturduğunuz yerde" komutuyla başlarını önüne eğecek isimler. Zaten aday yapılma ihtimalleri de sadece Büyükerşen'e endeksli olan isimler. Bu isimler öyle arkalarında parti gücü olan isimler de değil. O nedenle Erman Gölet'in aday yapılması halinde diğer isimlerin aday gösterilmemelerinden ötürü yaratabilecekleri herhangi bir olumsuzluk olacağını zannetmiyorum. Ama aynı durum Erman Gölet'in aday yapılmaması halinde geçerli olmayacaktır. Zira, bu gün CHP içinde "Belediyeciler" tabir edilen halkanın dışında ki tüm CHP'lilerin tek temsil adresi Erman Gölet ismi üzerinde toplanmış gibi bir durum var. Bu da Erman Gölet'in aday gösterilmemesi halinde büyük bir sıkıntı çıkacağını çağrıştırıyor. Kaldı ki bu insanlar Büyükerşen'in 'Oturun' dediğinde o'nu dinleyecek ve oturacak insanlar değil " diye de devam etmişti.
Sonuçta Odunpazarı adayı belirlendi.
Gelinen süreçte, bu sütunlarda yer alan sözler de aynen söylendiği gibi ortaya çıktı.
CHP'de bugün için görünen tek sıkıntı Erman Gölet'in Odunpazarı adayı yapılmamasından kaynaklı.
Bir tek, Gölet ve Erman Gölet'in haksızlığa uğradığını düşünen partililer tepki gösteriyor mevcut duruma.
Aday adaylarından Erdal Caferoğlu durumdan memnun.
Ali Ulu, daha ikinci günü "Partinin emrindeyim" dedi.
Jale Nur Süllü resmi olmasa bile, eski görevi Daire Başkanlığına geri dönmüş gözüküyor.
Ayhan Kavas'ın tepkisi, Twitter'dan öteye gitmiyor.
Anlayacağınız...
Aday belirlenmeden önce bu sütunlarda yer alan iddianın tam anlamıyla doğruluğu çıktı ortaya.
-----------------------
AK parti bu kez DSP'nin başarılı olmasını ister.
AK Parti, bundan önceki iki Mahalli seçimi de Eskişehir'de kaybetti.
DSP'den aday olan Büyükerşen'i bir türlü geçemedi.
Her ki seçimde de en büyük beklentisi, diğer bir sol parti olan CHP idi.
Çünkü...
Sol oyların bölünmesi AK Partiye mahalli seçimlerde avantaj sağlayacaktı.
O nedenle...
Her iki seçimde de DSP adaylarının karşısında CHP'nin etkili olmasını istiyordu.
2004 yılında yapılan seçimlerde bu olmadı.
Çünkü; CHP, seçim kuruluna listeleri yetiştiremediği için seçime giremedi.
DSP rahat bir biçimde seçimi kazandı.
Ancak...
Odunpazarı'nda hiç hesapta olmayan SHP'nin böldüğü oylar, DSP'ye Belediyeyi kaybettirirken, AK partiye Belediye kazandırmış oldu.
2009 yılında yapılan seçimlerde de aynı mantık üzerinden hareket ediyordu AK parti.
Yine olmadı.
CHP Büyükşehir ve Tepebaşı'nda etkisiz kaldı.
Buralarda seçimi DSP adayları kazandı.
Ancak ...
Odunpazarı'nda CHP adayının beklenenin çok üzerinde oy alması, DSP'ye Belediyeyi kaybettirip, AK Partiye Belediye kazandırdı.
Şimdi film tersine döndü.
Önceki iki seçimde DSP adayları karşısında CHP'nin başarılı olması için dua eden AK parti, şimdilerde CHP adayları karşısında DSP'nin başarılı olmasını istiyor ve diliyor.
Çünkü...
Önceki iki seçimi kazanan DSP'ller, şimdi CHP'den aday olmuş durumdalar.
-------------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Film ekibi, çölün kızgın güneşi altında çekim yapmaktadır. Zor şartlar altında çalışırlarken, ihtiyar bir Kızılderili sete doğru yaklaşır ve yönetmenin yanına giderek ....
-"...Yağmur, yarın !" der ve gider. Şaşıran yönetmen, ertesi gün yağan yağmuru hayretle izler. Bu sırada ihtiyar Kızılderili yine gelir ve
- "Fırtına, yarın!" der ve yine aniden uzaklaşır. Gerçekten de müthiş bir fırtına çıkar ve çölü birbirine katar. Yönetmen emreder ..
- "Çabuk bana o Kızılderiliyi getirin! İstediği parayı verin. O olmazsa biz bu filmi bitiremeyiz!".
Adamlar, Kızılderiliyi bulur ancak yaşlı apahçi bir türlü razı olmaz. En sonunda teklif edilen bir milyon doları reddedemez ve adamlarla birlikte kampa gelir. 1 ay boyunca, ihtiyar Kızılderililin söylediği her şey tutar.
Yağmur der yağmur, çöl fırtınası der, çöl fırtınası, kavurucu sıcak der, kavurucu sıcak. Yönetmen gayet memnun mesut durumda filmi çekmeye devam eder. Derken bir gün yaşlı Kızılderili susar ve hiçbir şey söylemez. Yönetmen...
-"Nasıl olsa geçer" diye düşünerek bekler.1 gün, 2 gün, 1 hafta, 1 ay derken yönetmenin Sabri taşar ve Kızılderiliyi bir kenara çekerek öfkeyle sorar ..
-"Bana bak! Sana bu is için dünyanın parasını ödedim! Eğer susmaya devam edersen, seni buradan atacağım en sonunda !".Kızılderili omuzlarını silker...
- "Radyo, kırıldı!"

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi