Bienvenü tek başına çabalıyor, çalışıyor falan.
Bu futbolcuyu çok beğenmeyen var ama rakibin 50 metrelik alanında çoğu kez tek başına kalıyor.
Malum;
Bizim hocanın defansif yönü ağır futbol anlayışı yüzünden, daha doğru bir tabirle korkaklığı nedeniyle, hep daha fazla adamla kendi sahamızdayız.
Top kapıldığında ise ancak kimin gücü kaldıysa katılıyor hücuma.
Bu sayı bazen iki oluyor.
Bazen şaşırıyoruz.
Çok futbolcu ile gelme cesaretini gösterebiliyor takım.
Yani 4-5 isim aynı anda hücum ediyor.
Bu hocayla büyük iş!
Nedeni belli.
'Korkak oynuyor Es-Es.'
Gol yeme paniği yaşıyor her an.
İşin daha enteresan yanı, bunca güvenlik önlemine rağmen tüm maçlarda daha net pozisyonları rakip takımlar buluyor.
Yüreğimiz hop oturuyor, hop kalkıyor.
Dahası, maç boyunca 'ne zaman gol yiyeceğiz' diye hep bekliyoruz.
Ya da, Boffin için sürekli dua ederken buluyoruz kendimizi.
'Çünkü rakibin hücumları genelde rakip takım ile Boffin arasında geçiyor.'
***

Asla isimler bazında yorum yapmayız ama artık iş o noktaya geldi.
Hoca'nın oyuncu tercihlerindeki hatalarını söylemeden duramayız.
Dünkü Akhisar maçı gözümüzün önünde!
Lawal'a bakın!
Topu ayağına aldığı zaman mahalle maçındaymışçasına çalımlarla dalıyor rakip arasına...
Kendine orta sahada bir dünya kurmuş, o dünya içerisinde kendi kendine oynuyor.
Bu adama para verip getiriyorsunuz işte...
Ama Erkut'u, Hasan Hüseyin'i resmen çürütüyorsunuz.
Tello'yu harcıyorsunuz.
Bu takımda her zaman yeri olan, tertemiz oyunuyla hep beğenilen Çausiç'e şu adamı tercih ediyorsunuz.
'Hepsinden daha kötüsü, "Adamım" diye aldırdığınız NDiaye'yi şehirde bile tutamıyorsunuz...'
***

Birde şu mantalite olarak yorulma işi var.
'Biliyorsunuz sezon başladı başlayalı, bizim takım iki hafta üst üste aynı kadro ile oynayamadı.'
Sebep şu;
"Hem lig, hem kupa kaldırmaz topçular"
Nasıl yani ya...
Bu adamlar yıllık 2-3 Milyon TL para alıyor.
İşleri zaten bu maçları oynamak...
Hafta içi birkaç maçı kaldıramayacak futbolcunun burada ne işi var?
Bu işe asıl bu mantıkla bakan bir hocanın bu şehirde ne işi var?
'Sanırsınız ki Manchester United bizim takım!'
Kendi liginde üç ayrı yerde, birde üzerine Şampiyonlar Liginde boğuşuyor.
***

Sadede mi gelelim...
Alın size Eskişehirspor.
İşiniz Erkan'ın çalımlarına kalmış.
Adam dalacak içeri girecekte, Necati de saçlarını tarayıp topu tamamlayacakta, Es-Es gol atacak.
Vay anam Vay!
Batıyorsunuz, bitiyorsunuz.
Haberiniz yok!
İşin kötüsü, her şeyi izlemeye devam eden, iyiye gideceğini sanan ve bu yöndeki telkinlere hala inanmayı sürdüren bu takımın birde yönetimi var...
***
NOT;
Bazı şeyleri hala görmek istemeyenler varsa;
Bir çift sözümüz de onlara...
Dünkü maçın sonlarına bakın!
Erkan'ın oyundan alınışına, kurtarıcı olarak oyuna sokulana bakın...
Daha ne söyleyelim...