Yıldırım Demirören'in T.F.F. Başkanlığı için adaylığını açıklamasıyla birlikte ortalık iyice karıştı. Beşiktaş Kulübü'nün Başkanı böylesine zor bir dönemde niye bu göreve talip olmak isterki? Seçilmesi halinde başta şike davası olmak üzere, alacağı her kararda çok ciddi tepkilerle karşılaşacak. Kimseye yaranamayacak, buğün kendisine destek olan kulüpler ilk olumsuzlukta kuyusunu kazmaya çalışacaklar. Bir önceki başkan Aydınlar'ın yaşadıkları bilinirken, Demirören gibi birisi niye Federasyon Başkanı olmak ister diye meraklanıyoruz elbette. Bu konuda birçok söylenti dolaşıyor ama öncelikli olarak Beşiktaş camiasını çok iyi bilen Atıf Keçeci'nin 8 Şubat tarihinde Zaman Gazetesindeki yazısını okumak gerekiyor. "Beşiktaşlılar neden yeter diyor?" başlıklı yazısında Atıf Keçeci Beşiktaş'ın geldiği noktayı rakamlarla net bir şekilde ortaya koymuş. Bir Başkan eleştirisi ancak bu kadar mantıklı, kanıtlı ve akıllı yapılabilir.
2004 yılında Başkan olan Yıldırım Demirören yüzünden ayakları üstünde duran, mali yapısı sağlıklı ve karlı bir kulüp olan Beşiktaş'ın buğün ne hallere geldiğini anlatıyor Atıf Keçeci. Bildiğimiz ama hemen aklımıza gelmeyenleri yazmış Keçeci, mesela Del Bosgue olayında olduğu gibi yanlış yapılan sözleşmelerden dolayı yerli yabancı bir sürü kişiye ödenen paralar var. Menajerler kulübe karargâh kurmuş. Mendes isimli menajerin Beşiktaş'tan 19 milyon TL alacağı olduğu yazılmış. Tabata transferinde kaybedilenler, devlete ödenmeyen vergi borçları, bir reklam firmasının mahkemelik olan 10 miyon dolarlık alacağı tek tek açıklanmış. Böylesine kötü bir yönetimden sonra sadece "yeter" denmesi bile büyük bir ödül bana göre. İşte Beşiktaş'ın bu Başkanı, 27 Şubat'ta yapılacak seçimlerde başta Eskişehirspor olmak üzere birçok kulübün Federasyon Başkan adayı. Varın gerisini siz düşünün.
Halil Başkan ne olursa olsun tarafını belli eder. Yine böyle bir seçim zamanı Haluk Ulusoy'u destekliyoruz diye açıklamıştı. Bence Halil Başkan'ın desteği sadece resmi açıklama ve seçimlerde vereceği oy ile kalmamalı. Kulüpler Birliğinde Başkan Vekili olan Halil Başkan'ın, bu fırsatı değerlendirip Federasyonda aynı Göksel Gümüşdağ'ın yaptığı gibi Başkan Yardımcısı olarak görev alması çok uygun olur. Zaten takımın durumu ortada, bu futbolla ilk sekiz bile zor görünüyor. Parasal sıkıntılar giderilemiyor, futbolcular tedirgin ve isteksiz. Taraftar isyanda, şike olayları içinde Bülent Uygun ve Ümit Karan'ın adının geçmesi, açık tribünün üstünün kapatılacağı ile ilgili verilen sözlerin tutulmaması, ara transfer döneminde forvet takviyesi yapılmazken Kris Boyd ve Mehmet Yıldız'ın maddi nedenlerle elden kaçırılması, hep İstanbul takımları lehine yapılan açıklamalar bana göre önemli bir prestij kaybı oldu. Bu fırsat bana göre kaçmaz. Halil Başkan tribünlerden tepkilerin çok daha fazla yükseldiği bir dönemde bu koltuğu kaçırmamalı baktığımızda her yönüyle Eskişehirspor'a faydalı olacak bu hamleyi yapmalıdır.
