
Spor -6- Ferit Alp DOĞAN (90+1)
TARAFTAR FARKI
Bir kez daha gördük ki, Eskişehirspor taraftarı ile güzel, taraftarı ile mutlu. Taraftarsız olmuyordu, gol sevinçleri bile eksik, tatsız tuzsuzdu. İyi ki yönetim bilet fiyatlarındaki ısrarından vazgeçip, indirime gitti. Bu güne kadar çeşitli nedenlerle küsen, protesto eden taraftarın bir kısmı tekrar tribünlere döndü. Demek ki Eskişehirspor'un yararına olduktan sonra, gerektiğinde geri adım atmasını da bileceksin. Yönetim indirim kararı aldı, taraftar destek verdi, futbolcular inandı, sonuçta güzel bir ekip çalışmasıyla kazanan Eskişehirspor oldu.
Umarım yönetim bilet fiyatlarındaki bu politikasını en azından ilk yarı sonuna kadar devam ettirir. Erciyes maçına gelirsek zor olacağı çok önceden belliydi. Kazan da nasıl kazanırsan kazan derler ya, öyle bir maç oynadık. Erciyes'in her halinden beraberliğe geldiği belliydi. Ama biz razı değildik. Yediğimiz şanssız golden sonra bile beraberliğe razı olmadığımızı gösterdik. Sonuçta fazlasıyla hak ettiğimiz galibiyeti söke söke aldık. 3 puandan fazlasını kazandık. Futbolculara özgüven, taraftara umut, teknik heyet ve yönetime de moral oldu bu galibiyet. Ama bir galibiyetle her şey bitmiyor. Fikstüre bakınca ilk yarı sonuna kadar kolay maçımızın kalmadığını görüyorum. Üstelik birde ligdeki zor maçların arasına serpiştirilmiş Türkiye Kupası maçları var. Hedef maçları doğru tespit etmek gerekiyor. Geçen sezon kupa maçlarına yoğunlaşıp, lig maçlarını boş vermiştik. Bu sene böyle bir lüksümüz yok. Lig yarışı en ufak bir hatayı, boş vermişliği kaldırmıyor. Benim tavsiyem kupada yola şimdiye kadar takımda fazla şans bulamamış futbolcularla devam edilmesi yönünde. Zaten grupta en kötü 2.nci oluruz. Hadi diyelim elendik, yine de dönüp kimse bir şey demez. Ama ligde alınacak kötü sonuçlara kimsenin tahammülü olmaz. Dediğim gibi bu sezon, geçen sezona benzemiyor. Kupa yüzünden ligi ikinci plana atmamalı, özellikle kendi sahamızda oynayacağımız Başakşehir, Karabük ve Gaziantep maçlarını mutlaka kazanmalıyız. Devre arasına 20-22 puan aralığında girersek takıma olan inanç artacağı gibi, Mesut Başkan üzerindeki transfer baskısı da azalır.
Bu hafta rakibimiz ligde dördüncü yıldız peşindeki gergin ve asabi Fenerbahçe. Camia olarak her şeye muhalifler ve her şeye de itiraz ediyorlar. Ulusal basını da arkalarına alarak hakemler üzerinde ciddi bir baskı yaratıyorlar. Bu maç bizim hedef maçımız değil. Yenilirsek bir şey kaybetmeyeceğimiz, ama kazanırsak her yönüyle çok fazla şey elde edeceğimiz bir maç. İşin anahtarı sakin olmaktan geçiyor. Sakin olup, özellikle kart görmeden, ceza almadan, futbolun güzel yönlerini öne çıkartıp, rakibe göre değil, kendi oyun felsefemize göre bir maç oynarsak neden olmasın?