Pazar günü İftar Yemeği için gittiğimiz Sivrihisar' da, tarihi yerleri de gezme fırsatı bulduk. Gezide, Kurşunlu Camii(Baba Yusuf Camii)nin iyileştirme çalışmaları ve aslının yok edilmesi, avlusundaki hafriyat molozlarının bekletilmesi, Cami içindeki süslemelerin uyumsuzluğu, Ulu Camii' nin, iyileştirme çalışmalarına başlanmaması, İlçedeki camilerin vakit namazları dışında, kilitli bulundurulması, özellikle de Nasreddin Hoca' nın Kızı FATIMA' nın, mezar yerindeki çöpler, ziyaretçileri üzdü.
Aslında Sayın Orhan Keskin, Nasreddin Hoca'nın, kızı FATIMA' nın kabri içinde ciddi uğraş verdi. Sonuçta "Anıt Mezar"ın yapılması için gerekli müsaade alındı. Yerde belirlendi. Proje yapıldı ve temeli de atıldı. Ancak son seçimlerde, DP' den Sivrihisar Belediye Başkanlığını kazanan, Sayın ARSLAN, neden bilinmez, tüm masraflar Sayın KESKİN tarafından sağlanacağı halde, temeli de atılan ve yolları da yapılan yeri beğenmeyerek, Anıt Mezarın yapımını durdurdu.
Ayrıca Sivrihisar'daki tarihi ve kültürel miras, ilçe ve turizm açısından çok büyük zenginliktir. Ancak Koruma imar Planının olmayışı, gerçekleştirilmeye çalışılan İmar planın da daha hayata geçirilememesi, ilçedeki tarihi yapı ve doku için ciddi şansızlıktır. Koruma İmar Planı, bir an önce hayata geçirilmeli, tavizsiz da uygulamaya alınmalıdır.
Geçen ay, Kütahya'da Vakıflar Bölge Müdürlüğü' nü ziyarette Bölge Müdürü Sayın Hasan Gök' le, Sivrihisar' da düşünülen restorasyon çalışmalarını da görüştük. Ulu Cami etrafındaki dükkânların istim laklarının bitirilmesinden sonra iyileştirme çalışmalarının başlayacağını söyledi.
Elbette Sivrihisar' daki tarihi ve kültürel mirasın korunmasında, devletin kurum ve kuruluşları görevlidir. Ancak devletin kurum/kuruluşlarının, ilçedeki tarihi ve kültürel varlıkların koruması da yeterli değildir. İlçe halkı da kültürel ve tarihi eserlerin korunması için, her türlü fedakârlığı yapmak ve elini de taşın altına koymak zorundadır.
Sivrihisar' da, tarihi eserleri korumak için gayret ve çaba gösteren, kim olduğunu ve nereden geldiğini, hiç akıllarında çıkarmayan insanlarımız da var. Bu insanlarımız, atalarının kendilerine bıraktığı tarihi ve kültürel değerleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak için de, her türlü maddi manevi ve fedakârlığı ve de tehlikeyi göze alırlar.
Yine bu insanlarımız, başka yerleşim alanlarında ikametgâh etseler de, doğduğu yeri severler ve ona hizmet etme yolları ararlar. Onlar toplum ve bulundukları yerde, dikkate değer işler yaparlar ama gösteriş yapmadıkları için de birer isimsiz kahraman olarak kalırlar. Her türlü engele rağmen de bildikleri doğrulardan asla taviz vermezler. .
Bu insanlarımızdan, biri de, eski noterlerden Avukat Sayın KESKİN' dir. Yıllarca Sivrihisar' daki tarihi eserlerin hamisi olup, İlçedeki tarihi eserlerin ve dokunun korunması için de her türlü maddi ve manevi fedakârlığı yaptı ve halada yapıyor. Hatta yaşamını bile tehlikeye atmaktan çekinmiyor. Nitekim Hamamkarahisar Köyü, Çardak Hamamı mevki'indeki Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne kayıtlı, dünyada bir benzeri olmayan, taş kubbeli Hamamkarahisar camii' ne avize asarlarken, Sayın Keskin'in kafasına avize düşmesi sonucu, büyük bir tehlike geçirdi. Sivrihisar'a, getirilerek kafasına, beş dikiş atılmasına ve doktorunda ikazına rağmen, geri dönerek işleri takip etmesi, onun canı pahasına, tarihi eserlere karşı gösterdiği değerin de bir göstergesi idi. Bu fedakârlığı karşısında, kendisini ne kadar takdir etsek azdır. Aslında bu gelişme, tarihi ve kültürel mirası yok edenlerin veya sahip çıkmayanların, aklını başına getirir mi bilinmez ama ülkemiz ve Eskişehir'de, Tarihi ve Kültürel mirasın korunması için, Sayın Orhan KESKİN gibi insanlara ihtiyacımız vardır.
Sayın Keskin' e göre, Tarihi eserlerin iyileştirme çalışmalarında, işlerin doğru yapılması da yeterli değildir. Aynı zamanda, doğru işlerin yapılıyor olması gerekir. Onun içinde, ilçedeki tarihi eserlerin onarımında, bizzat başında bulunur ve aslına uygun yapılması içinde, özen gösterir ve gösterilmesini de ister. Nitekim Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonu yaptırılan, Hamamkarahisar Camii, indeki yanlışlıkları, tek tek tespit etmiş yanlışlıkların düzeltilmesini talep etmiştir.
Sayın KESKİN, Sivrihisar'ı ve ilçedeki tarihi ve kültür mirası, çok iyi tanıyan bir insanımızdır. Bu nedenle de Sivrihisar' daki tarihi ve kültürel mirası tanımak ve korumakla da yetinmedi. Bu alanlarda, yıllarca araştırma yaptı ve elde ettiği bilgileri de bir kitapta topladı; gelecek nesillere de çok kıymetli bir eser bıraktı. Hülasa bugünkü neslin, Sayın Orhan KESKİN' den, alacağı çok ders vardır, O ise atalarımızın bıraktığı kültürel ve tarihi eserlerden çok ders aldığını her vesile söyler.
Sayın Orhan KESKİN' i kutluyoruz.