Tepebaşı Belediyesi, ‘’taş ocağı madeni açmak’’ istiyor.
Belirlenen yer de Keskin Göleti yakınlarında bulunan bir alan…
‘’Mera alanı’’ konumunda bulunuyor.
Konu Tepebaşı Belediye Meclisi gündemine geldi.
Henüz karara bağlanmış değil…
Tepebaşı Belediye Meclisi’nde CHP’li üyeler çoğunlukta…
Ahmet Ataç’ın istemine karşı çıkmaları söz konusu olamaz…
Akıllarına yatmasa bile ‘’kabul oyu’’ kullanırlar.
Yapacakları bu…
Keşke yanıltsalar bizi…
Ancak hiç zannetmiyoruz…
‘’Taş ocağı madeni açma’’ istemi oy çokluğu ile de olsa kabul edilir.
AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Muhammet Ali Kaya, konuyla ilgili düşüncelerini kamuoyu ile paylaştı.
‘’…Keskin Göleti’nin yakınında 344 bin metrekarelik bir mera alanı taş ocağına çevrilmek isteniyor. Bunun için meclisten yetki talep ediyorlar. Ama bir çelişki var! Hem çevreci olduklarını söylüyorlar, hem de bir mera alanını maden ocağına çevirmek istiyorlar!
Taş ocakları nasıl çalışıyor biliyorsunuz, dinamitle patlatmalar yapılıyor. Keskin Göleti’ninmanzarasını gözünüzün önüne getirin. Oradaki doğanın ne hale geleceğini düşünün.
Çevre grupları, doğayı koruma adına sık sık açıklamalar yapıyorlar. Şimdi de çıkıp bir açıklama yapsınlar.
Mera demek, bölge halkının hayvanlarını otlattığı, hayvanların rızkını sağladığı yer demek. Bu alanı nasıl gasp etmeyi planlıyorsunuz.
Neden çifte standart uyguluyorsunuz? Başka madenlerde çevrecilik adı altında büyük tepki gösterirken, burada neden merayı gasp edip taş ocağı açmaya çalışıyorsunuz. "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" demek yanlış olmaz, öyle değil mi?’’
AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Kaya’nın söyledikleri böyle…
MHP İl Başkanı İsmail Candemir de düşüncelerini aktardı.
O’nun söyledikleri çok farklı değil…
“Tepebaşı Belediye Meclisi’nde belediye yetkilileri tarafından Keskin Gölet’inin yanına bir taş ocağı yapılması için yetki istendi. Çevreciler, buranın birinci sınıf tarım arazisi olduğunu ve meralık alanların korunması gerektiğini söylüyor. Daha önce bölgeye gittim. Tepebaşı Belediyesi’nin mevcut taş ocağı bile bölgedeki köylüleri oldukça rahatsız ediyor. Gece yarılarına kadar çalışan ocak, çevrede gürültü kirliliğine sebep oluyor. Peki, şimdi neden birinci sınıf tarım arazisine yeni bir taş ocağı yapılıyor?
Eğer bu projeyi merkezi hükümet veya AK Partili bir belediye yapsa, kıyameti koparıyorlar Ancak CHP’li belediye yapınca ses çıkmıyor. Su havzasının yakınında birinci sınıf tarım arazi olan yerde taş ocağının işi ne! Başka yer mi kalmadı? Bu ikircikli tavır sona ermeli. Doğru, kim yaparsa yapsın doğrudur. Yanlış, kim yaparsa yapsın yanlıştır. STK’ların ve çevreci grupların gerçekten samimi olmaları gerekiyor. Mihalgazi’de, Alpu’da gösterilen hassasiyeti burada göstermelidir.’’
MHP İl Başkanı İsmail Candemir’in söyledikleri böyle…
AK Parti İlçe Başkanı Kaya ile MHP İl Başkanı Candemir’in açıklamalarında ‘’ortak’’ denilebilecek bir söylem var.
Hedefinde çevreciler yer alıyor.
Her iki başkan da soruyor.
‘’Çevre savunucusu olarak taş ocağı madenine neden ses çıkartmıyorsunuz?’’
Yerinde bir soru…
Eskişehir’de Çevre Derneği var.
Onun yanı sıra geniş katılımlı bir Doğa ve Yaşam Platformu da bulunuyor.
Onların dışında Kent Konseylerinin çevre birimleri var.
Maden ocaklarına karşı doğayı ve çevreyi korumaya çalışıyorlar.
Açıklamalar yapıyorlar, protesto eylemleri düzenliyorlar, yargıya başvuruyorlar.
Bunları yapmaları son derece doğal…
Yadırganacak bir yanı yok.
İyi de Tepebaşı Belediyesi’nin Keskin Göleti yakınlarında açmak istediği ‘’taş ocağı madeni’’ ile ilgili neden tek laf etmiyorlar?
Önceden haberdar değillerse bile şimdi haberdar oldular.
Bakalım ne yapacaklar?
Onlar için bir ‘’samimiyet sınavı’’ söz konusu…
Sınavdan geçecekler mi yoksa kalacaklar mı?
Bekleyip göreceğiz…
