
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
TEKNOLOJİ ÜRETİMİ, AR-GE ÇALIŞMALARIYLA EŞDEĞER
Geçen Hafta, Organize Sanayi Bölgesin' de yaptığımız bir sohbette, "rekabet" ve "teknoloji" konusu gündeme geldi. Eskişehir sanayisinin, rekabet edebilmesi için, Ar-Ge çalışmalarına hız vermesi yanında, Eskişehir'de "üniversite- sanayi" işbirliğinin, mutlaka sağlanması gerektiği hususunda, fikir birliği içinde olundu.
Osmangazi Üniversite, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Fazıl Tekin' le yapılan sohbette de, Ar-Ge çalışmaları, özellikle de" üniversite-sanayi" işbirliği üzerinde de durulmuştu. Hatta Tıp Fakültesi, Genetik Laboratuarı ile ilgili bir anımızı da kendisine aktarmıştık.
Sayın Prof. Dr. Fazıl Tekin, "üniversite- sanayi" işbirliğinin gerekli olduğunu hatta üniversitelerin çevrelerini, bir laboratuar gibi kullanması gerektiğini de söylemişti.
Anadolu Üniversitesi rektörü, Sayın Prof. Dr. Sürmeli ile yaptığımız görüşmede de "üniversite- sanayi" işbirliğine, olumlu bakmıştı.
Aslında "AR-Ge" çalışmaları ,"üniversite-sanayi" işbirliği ve teknoloji imkânları ile ilgili gelişmeler, her dönem ve bilimsel her sohbette, konu oldu. Hatta bu alanda bazı tesislerin temeli bile atıldı. Ancak bugüne kadar, yeteri kadar sonuç alınamadı.
Nitekim ESO tarafından gerçekleştirilmek istenen, Bilim Parkının temeli, 12 Nisan 1997 tarihinde zamanın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, tarafından atılmış 1999 yılına kadar da bitirilmesi hedeflenmişti. Bilim Parkı'nda "simge anıt", "TSE" "KOSGEB", "Girişimci geliştirme Merkezi" " İleri teknoloji ve AR-GE Bölgesi" , " Yüksek Okul ve Teknik Okullar Bölgesi", "Otel", "Golf Alanı","Yeşil Alanlar" ve "Serbest Bölge" yer alacaktı. Ayrıca Anadolu Üniversitesi bir "Meslek Yüksek Okulu",Koç Vakfı bir" " Endüstri Meslek Lisesi" ve Türk Telekom' da bir "Meslek Lisesi" gerçekleştirecekti.
Bilim Parkı, sadece Eskişehir'deki girişimciler için değil, İleri teknoloji kullanan her sektör ve ülkeden firmalara da kullanıma hazır işyeri sunacaktı."Bilim Parkı", hedeflendiği şekilde hayata geçirilemedi.
Öte yandan, Sayın Abacı' nın, ESİAD Başkanı olduğu dönemde, TÜSİBAK da "TÜGİB" çalışmalarını başlatmış ve Sayın Abacı' nın, gayretleri sonucu da, Eskişehir'de bu çalışmaları içine alınmıştı. Şayet gerçekleştirilmiş olsa idi; Eskişehir " KOBİ "ler açısından çok iyi imkân ve olanaklar yaratılmış olacaktı, Sayın Abacı' nın, gayretlerine rağmen TÜSİBAK' tan kaynaklanan, sebeplerden dolayı gerçekleştirilemedi.
Bilim Parkı, niçin planlanan süre içinde bitirilmedi, en iyi ESO yetkilileri bilir. Ancak bitirilmiş olsa idi; Eskişehir teknolojik ve AR-GE çalışmaları açısından, ciddi bir mesafe alacaktı. Ülkemizin ve Eskişehir'in teknolojik gelişmesine katkıda bulunurken, ulusal AR-GE faaliyetlerinde ve Türkiye'nin, uluslararası teknolojiye katkılarını artırmada da katalizör olacaktı.
Eskişehir'de teknoloji üretecek imkân ve olanakları artırmak ve kenti de teknoloji ithal eden değil, üretip ihraç eden bir bölge yapmak istiyorsak, mutlaka " sektörel" ve " çatı" şirketlerini oluşturmak zorunda. Çünkü kentteki KOBİ' lerin, bünyesinde teknolojik yetersizliği, şirket içi eğitim noksanlığı, Araştırma ve geliştirme faaliyetleri gibi, ciddi sorunların çözümü, bu şirketlerin kurulması ile mümkündür.
Eskişehir'in teknoloji kenti olabilmesi için, ciddi bir planlama, kararlı ve uzun vadede sabırlı bir uygulamayı gerektirmektedir. Böyle bir programda, ilgili taraflar kentteki Milli eğitim kurumları, Osmangazi ve Anadolu Üniversitesi, ülke genelinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin, koordinasyonundan sorumlu olan, TÜBİTAK yanında, kentteki tüm KOBİ' ler ve diğer kesimlerdir.
Ayrıca kentte, teknoloji üreten kent olabilmesi için, evrensel düzeyde bilim üretebilme potansiyeline sahip doktoralı elemanlara ihtiyaç vardır. ESO ve işletmeler veya oluşturulacak, "ÇATI" veya "SEKTÖREL" şirketler, bu elemanları, hem ülkemizdeki üniversitelerde, hem de yurt dışında yetiştirebilirler.
21.yüzyılda, bilimin doğrudan bir üretici güç haline dönüştüğü, sanayinin teknoloji içeriğinin arttığı bir gerçektir. Eskişehir'in bu gelişmelere ayak uydurması ve global pazarlarda rekabet edebilmesi, bünyesindeki kullandığı ve ürettiği teknoloji ile de orantılı olacaktır. Bu olanağa sahip olmak için de, AR-GE çalışmaları ivme kazanmalı, teknoloji üretim ve transferi kurumlaştırılmalıdır. Eskişehir'de, bu alanda yağ, şeker, un vardır Yeter ki karar verilsin, ilgili her kesim de, elini taşın altına koyarak imkânları ölçüsünde maddi ve manevi fedakârlıkta bulunsun.