CHP Eskişehir İl Örgütü, 4+4+4 kesintili yasa teklifini protesto etmek amacıyla, yürüyüş düzenlerken, AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca ise eğitimde uygulanması planlanan ve 4+4+4 diye bilinen sistemin, kısa zamanda anlaşılacağına inandığını söyledi.
Kamuoyunda, tartışılan ve tepki alan, Ak Parti tarafından gündeme getirilen, 4+4+4 kademeli eğitim sistemi' ne göre, ilköğretim kurumlarının toplam eğitim süresi 8 yıl olacak, "Bu okullarda kesintisiz eğitim yapılır." ifadesi, kanundan çıkarılıyor. Bu kurumlar, ilköğretim birinci kademe ve ilköğretim ikinci kademe okullarından oluşacak. İlköğretim birinci ve ikinci kademe okulları, bağımsız okullar halinde kurulabileceği gibi, imkân ve şartlara göre birlikte de kurulabilecek.
İlköğretim, 6-14 yaş grubundaki çocukların eğitimi ve öğretimini kapsayacak, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunlu ve devlet okullarında, parasız olacak. Yasanın yayımı tarihinde, ilköğretim kurumlarının 5, 6, 7 ve 8. sınıflarında eğitim görenler, eğitimlerini bu kurumlarda tamamlayacak. Teklifle, 12 yıllık zorunlu eğitim uygulamasının başlangıç tarihi Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek. 12 yıllık zorunlu eğitim uygulamasına geçilinceye kadar, ilköğretim ikinci kademesini tamamlayanlara ilköğretim diploması verilecek.
Yasadaki, "ilköğretim okulu" ibaresi, "ilköğretim birinci kademe" şeklinde değiştiriliyor. Çırak olabilmek için, "14 yaşını doldurmuş, en az ilköğretim okulu mezunu olmak" şartı da değiştiriliyor. Çırak olabilmek için 11 yaşını doldurmak ve ilköğretim birinci kademeden mezun şartı getiriliyor.
Velhasıl düzenleme de her şey belirsizdir. Özellikle de düzenlemede, belirtilen ilköğretim birinci kademe sonrasında hangi programların açık öğretimle ilişkilendirileceği ve zorunlu eğitim kapsamına alınacağı, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek.
Düzenlemede, Fatih projesi gereği alınan teknolojinin, Devlet İhale Kanunu dışında tutulması ise pek çok söylentiyi gündeme getirdi. Elbette bunca yanlışlık ve belirsizlik karşısında, 4+4+4 kademeli eğitim sistemine, tepki duyulacaktır.
Elbette yangından mal kaçırır gibi, gündeme getirilen, üstelik Milli Eğitim Bakanlığı ve Bakanlar Kurulunu devre dışı bırakarak, AK Parti Grup başkanvekilleri tarafından verilen, zorunlu eğitimi, 12 yıla çıkaran, yasa teklifine olumlu bakmak, mümkün değildir. Türk toplumu için hayati önem taşıyan eğitim sistemini, bu kadar basit işlemle değiştirmek, ülkemize ve çocuklarımıza, yapılacak en büyük yanlışlıktır.
4+4+4 kademeli eğitim sistemi' ne tepki duyanlar, eğitim sisteminin dönemlere bölünmesine, küçük gelin ve çocuk işçi oranlarını artıracağını, eğitim yaşının düşürülmesinin de pedagojik açıdan da sakıncalı olduğu görüşündeler.
Eğitimde, Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) projesi kapsamında, yapılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işleri, Kamu İhale Kanunu'na tabi olmaması, yeni bir tartışma yarattı. Projede, alımlar, Milli Eğitim Bakanlığı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikle düzenlenecek.
2015 yılı sonuna kadar yapılacak, mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinde, üst yöneticinin onayıyla, 15 yıla kadar gelecek yıllara yaygın yüklenmelere gidilebilecek. Yani yeni okulların yapılmasından tutun da eğitim için, gerekli her türlü malın alımında üst düzey yöneticinin emriyle ihaleye çıkılmadan, iş istenilen kişiye verilebilecek.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi," Kamu İhale Kanunu'na istisna getirilerek, rekabete açık yapılması gereken bir ihaleyi, belli bir kişiye verilmesi planlanmakta. Kesinlikle, 4+4+4'ün içinde rant var. Arkasına saklanmış, büyük bir ihale pastası var." demiştir.
Aslında Eğitim Sistemi, belli bir kesimin ve ideolojinin tekelinde değildir. O nedenle de tüm kesimler arasında, "UZLAŞMA" şarttır. Ayrıca Türk eğitim sistemi, kalıcı olmalı dünyadaki ve çağdaş eğitimdeki yenliklerle de güçlendirilmelidir. İktidarlara göre değişikliğe uğramamalıdır. Çünkü eğitimin amacı, doğru bilgiler elde ederek, doğru ve iyi davranışlar kazanmaktır. Ahlakî ve doğru olanı yapabilmek ve insanın kendisine, ailesine, ülkesine ve çevresine faydalı olabilmesini sağlamaktır.
Ayrıca eğitim, politikacıların değil, "EĞİTİMCİLERİN" işidir. O nedenle de önce eğitim uzmanlarına sorulmalı ve danışılmalıydı. Çünkü eğitim sistemi, milletin tamamını ve ülkemizin, çocuklarımızın geleceğini ilgilendiren, önemli bir konudur. Hal böyle olunca da tepkiler, dikkate alınmalı, 4+4+4 kademeli eğitim sistemi, yeniden ele alınarak, taraflarla uzlaşma sağlanmalı, birlikte daha çağdaş bir eğitim sistemi hayata geçirilmelidir.
Büyük Önder ATATÜRK' ün söyledi gibi," Eğitimdir ki, bir milleti ya "ÖZGÜR", "BAĞIMSIZ", "ŞANLI", yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da "ESARET" ve "SEFALETE", terk eder.
Hala bunun bilincinde olmayan, sanal aydınlar! siyasiler varsa ne denebilir ki?