4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TERÖR RAPORU!

ABD Dışişleri Bakanlığı, 2011 yılı Terör Raporu yayınlandı. Ancak sorumlunun ABD ve AB ülkeleri olduğunu da unuttu. Çünkü Batı ülkelerindeki insanlar, çeyrek arayla gelen iki büyük savaştan gözleri korktu. Bu korku içinde, paktlar ve İttifaklar oluşturuldu. Siyasetçiler, "Barış" kavramını söylemlerinden düşürmediler. Hatta savaş yapmamakta karar kıldılar. Bu durum, Batı ülkelerindeki politikacılarının, elini, kolunu bağladı.
Batı ülkeleri, savaşın yerini alabilecek, dünyaya yönelik politika, strateji ve senaryolarını yürütebilecekleri, özellikle de dünyadaki çıkarlarını koruyabilecekleri, şiddete yönelik bir arayış içine girdiler. Sonuçta da "TERÖR" denen belayı buldular. Böylece dünyada, savaşların yerini de terör aldı.
ABD ve AB ülkelerinin politikacıları, açmaza girdikleri yerlerde, savaşa değil, teröre başvurdu. Politika ve stratejilerini ve senaryolarını da savaşlarla değil de terörle gerçekleştiriyorlar. Artık dünya ve ülke başarışını, savaşlardan çok, "TERÖR" tehdit ediyor.
Nitekim Pakistan Cumhurbaşkanı Zerdari, Taliban'ın ABD casusluk teşkilatı "CIA" ve Pakistan iç istihbarat servisi "ISI"nın işbirliğinde kurulduğunu söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı 2011 yılı Terör Raporu'nda, kuzey Irak ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki alanlardan eylemlerini düzenleyen PKK'lıların toplam sayısının 4 bin ile 5 bin arasında olduğu, bunların 3 bin ile 3 bin 500'ünün kuzey Irak'ta bulunduğu kaydedildi. Raporda en ilginç ifade ise, PKK terör örgütünün bazen Amerikan Hükümeti personelini de hedef aldığı tespitinin yer almasıdır. Oysa yılardır ABD' nin, PKK terör örgütünü desteklediği söyledi. Hatta delillerle kanıtlandı.
Ayrıca Raporda, Türkiye'de faaliyet gösteren en belirgin terör örgütünün PKK olduğu yer aldı. Diğer önde gelen terör örgütlerinin ise "DHKP-C, Marksist-Leninist gruplar ve Hizbullah" olduğu ifade edildi.
Bunun yanında, İslami Cihad Birliği üyeleri ile El Kaide destekçilerinin de görüldüğü ve Türkiye İşçi ve Köylü Kurtuluş Ordusu'nun da aktif olmamasına rağmen, Türk Hükümeti tarafından potansiyel tehdit olarak görülmeye devam ettiği ifade edildi.
Raporda, terör örgütü PKK'nın eylemlerinde ülke geneline uzanmaya devam ettiği kaydedilen raporda, örgütün, kırsalda Türk askerlerini pusuya düşürme, asker ve polis rotası olarak bilinen yollara IED döşeme ve kırsal alanlarda güvenlik güçleri ve sivilleri hedef alan bombalar atma gibi karakteristik taktik, teknik ve prosedürleri kullandığı belirtildi
Raporun, "Yabancı Terörist Örgütler" bölümündeki PKK/Kongra-Gel bölümünde de "PKK'nın Türkiye'nin güneydoğusunda bağımsız bir Kürt devleti kurmayı arzuladığı ancak son yıllarda daha çok Kürt kültürel ve dilsel hakları teminat altına alan Türk devleti içinde bir özerklikten bahsettiği, hapisteki Abdullah Öcalan'ın hala örgütün "sembolik lideri" olmayı sürdürdüğü" belirtildi.
Raporda, Türkiye'deki terör yasalarının, terörizmi, "Türk vatandaşlarına ve Türk devletine saldırılar" olarak tanımlamasının, uluslararası çapta terörle mücadele çabalarını aksattığı! Operasyon el ve yasal işbirliğine yönelik kaygılar yarattığı ifade edilerek,BMM'deki Terör Finansmanın Önlenmesi Hakkında kanun tasarısının, bu tanımlamayı da ele aldığı ama Mali Eylem Görev Gücü'ne (Financial Action Task Force-FATF) göre, bu tasarının bu konuda yetersiz kaldığı belirtildi.
Raporda, 2006, 2007 ve 2008 yıllarında, PKK şiddetinin yüzlerce Türk'ün hayatına mal olduğu, örgütün faaliyetinin, 2011 yılında da aktif kalmaya devam ettiği ve yaklaşık 61 saldırı düzenlediği belirtilerek, bu saldırılar sonucunda da en az 88 kişinin hayatını kaybettiği ve 216 kişinin yaralandığı hatırlatıldı.
Oysa İç İşleri Bakanı, 2002-2011 yılları arasında, ülke genelinde meydana gelen terör olaylarında 81 polis, 734 asker şehit, yaralanan, 2 bin 960 polis ile 2 bin 134 askerin yaralandığını açıkladı.
ABD, PKK terör örgütüne yardım ediyor mu bilinmez ama İran Kara Kuvvetleri Harekât Komutanı General Ali Arateş, geçen ay içinde Irak'ın Erbil kentinde bulunan ABD konsolosluğu aracılığıyla PKK ve PJAK'a çok sayıda 120 mm'lik havan topu ve el telsizi verildiğini öne sürdü.
Hülasa terörün kaynağı, Kuzey Irka Kürt yönetimi, hamisi ise ABD' dir.
Türk halkı, artık gerçekleri görmelidir. PKK terörün arkasında, batı ülkeleri var. Türkiye' de, etnik kimliği ne olursa olsun herkes, aklını başına almak zorundadır. Hedef açık ve nettir. Etnik nefreti körüklenerek veya etnik grupları azınlık statüsüne sokarak, hedef Türkiye' yi bölerek, doğal zenginliklerini sömürmektir. Sonuç ise açlık ve sefalettir.
İşte AFRİKA!
Batı ülkeleri, yıllarca doğal zenginliklerini sömürdü ve açlığa ve sefalete terk etti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi