
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
TERÖRLE MÜCADELE ÖZEL TİMLE YAPILMALIDIR
Eskişehir' de, Komando Onbaşı İkram Cirit'in toprağa verildiği gün, Siirt 3. Komando Tugay Komutanlığı'nca Şırnak Küpeli Dağı'nda terör örgütü PKK'ya yönelik yürütülen operasyonda, Piyade Asteğmen Metehan Atmaca da şehit düştü. Nisan ayı içine verilen şehit sayısı ise 13'e ulaştı.
Öte yandan yıllardır, terörle mücadelenin, askerin işi olmadığı yazılıp, söyleniyor ama hiçbir yetkili, özellikle de siyasi irade, bu feryada kulak asmıyor. Geçmişte, PKK terörüne karşı yok denecek kadar şehit veren Özel Harekât Timi dağıtıldığı gibi, bugün mevcut olan Özele Timinde, yetkileri kısıldı. Daha da kötüsü, bazı malum kesimlerce, PKK' nın korkulu rüyası olan, Özel Harekât Timine, önyargılı yaklaşıldı ve yargısız infaz yapıldı.
Oysa Geçmiş yıllardaki Emniyet Genel Müdürü Sayın Bilican," Toplam 49 ilde faaliyet gösteren 6163 Özel Harekât Tim personeli mevcut. Özel Harekât Timleri için, şu ana kadar çok şey söylendi. Bunların çoğu asılsızdır. Bu teşkilatın dağıtılması ya da bir başka kuruma bağlanması mümkün değildir. Özel Tim polislerinin de diğer polislerden bağlı bulundukları disiplin tüzüğü bakımından hiç bir farkı yok. Devletimizin bu timlere ihtiyacı var. Ben bildiğiniz gibi bunların içinde bulundum. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği yaptım. Bu insanların vatanına son derece bağlı insanlar olduklarını bizzat gördüm. Özel Tim bize son derece gerekli bir birimdir" demiştir.
Ayrıca Özel Harekât Timi, bugün olduğu gibi, dünde gerekli idi. 1992 yılında, Devlet Güneydoğu'da otorite kaybediyordu. Bu gidişi durdurmak ve çözümde bulunmak zorunda idi. Ve aranan çözüm, nihayet 1993 yılında bulundu.
PKK ya karşı, onun taktikleriyle savaşılacak, PKK ya destek olanlara terörist muamelesi yapılacaktı.
Tespit ve yöntem, doğru idi. Ancak Özel Tim başarılı oldukça, aleyhindeki senaryolar, hız kazandı. Özel Tim Emniyet Genel Müdürlüğünce, PKK ve Dev Sol'a karşı, kullanılıyor görüntüsü altında tehdit, gasp, haraç, uyuşturucu kaçakçılığı, cinayet gibi suçların, Özel Tim mensupları tarafında yapıldığı iddiaları geldi.
O günkü şartları bilmeden, yapılan suçlamalar üzerinde, yorum yapmak yanlış olur. Ancak Özel Tim' in, kuruluş amaçlarına bakıldığında, Özellikle de terörle mücadelede, ne kadar yararlı olduğu da ortada.
Şayet Özel Harekât timi içinde, toplumun tasvip etmediği bazı olaylar olmuşsa, bunu öne sürerek, terörle mücadele de olmazsa olmaz konumda olan, bir kuruluşu yıpratmak veya tamamen ortadan kaldırmak, bu ülke insanına, yapılmış en büyük haksızlıktır. Çünkü Terörle mücadele, TSK' nın işi değildir. Teröristlerle mücadele, onları yöntemi ile olur. Bu da iyi eğitilmiş, bu alanda deneyim ve tecrübe kazanmış, güvenlik mensupların işidir.
Terörle mücadele için, mutlak Özel Harekât Timleri kurulmalı, sürekli ve kalıcı olmalı, geniş yetkiler verilmelidir. Aksi halde, vatan evlatlarımızı, şehit vermeye devam edeceğiz.
Ancak AB uyum yasaları gereği, Emniyet Teşkilatı'nda, Özel Hareket Timleri için de düzenlemeler getirildi. Düzenlemeye göre, illerdeki Terörle Mücadele Şubesi'ndeki görevli kişiler, operasyonlara giremeyecek, operasyonları Özel Hareket Timleri yapacak. Özel Hareket Timleri, ayrıca kentlerde yapılan operasyonlarda da kullanılacak, kırsal alana çok zorunlu haller dışında, kesinlikle çıkamayacak.
Ayrıca özel Hareket Timleri, artık operasyonlara hemen başlayamayacak, operasyon yapılacak kişi ya da kişiler, bu görüşmeciler tarafından önce konuşarak ikna edilmeye çalışılacak. Bu kişiler, psikologlar tarafından eğitilen ve uzman kişilerden oluşacak. Bir operasyon anında, Cumhuriyet Savcıları talimatı doğrultusunda hareket edecek Suçlular ikna etmeye çalışacak. Silahlı çatışma, artık Özel Hareket Timleri'nin en son çaresi olacak. Elbette, bu tabloda, Özel Harekât Timlerinin, terörle mücadelede, başarılı olması çok zordur.
Türkiye, bugünkü terörle mücadele yönteminden vazgeçmelidir. Başbakan Tansu Çiler' in döneminde olduğu gibi, Yeni bir strateji belirlemeli, eğitimli, tecrübe ve deneyim sahibi, "Özel Harekât Timleri" ile mücadele etmelidir. Çünkü terörle mücadele, askerin işi değildir. Hala bu gerçek, siyasi otorite ve ilgiler tarafından, göz ardı ediliyor, Sonuçta da, genç, yeterli eğitimi almamış, tecrübesiz, vatan evlatlarımızın, şehit olmasını seyrediyoruz.