4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TÜRK KADINI HER ALANDA BAŞARILI

Kadınlar, iş yaşamının, her kademesinde aktif olarak çalışıyorlar. Pek çoğu da başarılı kariyer çizgisine sahiptir. İlginç olanı, Türk toplumunda, bu kadar kadın çalışmasına rağmen tepe yönetimlerde, çok az sayıda kadın olmasıdır. Görülen o ki kadınlar, birbirine sahip çıkarsa, her alanda olduğu gibi, siyasi platformda da arzu etikleri yerlere geleceklerdir.
Öte yandan kadınlar, başarılı olmak için, erkeklerin kurallarına göre oynamak veya 'erkek gibi kadın' olmak gerekmediğini de çok iyi biliyorlar. Bugünün başarılı kadınları, kendisi gibi olmaya karar veriyor. Başkalarının kuralları ile değil, kendi kuralları ile de sahneye çıkıyorlar.
Hülasa Türk kadını, oldukça donanımlı, hazırlıklı; bilinçli ve kadın olarak her göreve taliptir. Yaşadıklarını ve yaşananları sorgulayarak ve bunlardan ders çıkartarak, kendi çocuklarının da bu bilinçte yetiştirerek, üst düzey görevler taliptirler. Elbette kadınların, erkek egemen bir dünyada, bunu başarmaları çok zordur.
Ancak Türk insanı, erkek ve kadın birlikte her alanda başarılı olacağına inanmak zorundadırlar. Nitekim Atatürk, " Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı, topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!" demiştir.
Ancak ülkemizde, çalışan kadın sayısı istenen düzey değildir. Nitekim Devlet İstatistik Enstitüsü'nün açıkladığı son "hane halkı iş gücü" anketine göre Türkiye'de çalışma çağındaki (15 yaş ve üstü) kadın nüfus 24, 822,000 kişiden oluşuyor. Bu toplamda işgücü içerisinde sayılan rakam ise 6, 240, 000. Yine bu kitle içerisinden istihdam edilen nüfus 5, 650, 000 civarındadır.
Aynı ankete göre, çalışma çağındaki erkek nüfus 24, 420, 000, işgücü kapsamında sayılanlar 17, 000, 000; istihdam edilenler 15, 160, 000 dolaylarında. Erkek ve kadın nüfusunun bu kadar yakın olmasına rağmen, ortalama olarak erkeklerin, 3/4'ünün aktif olarak çalışma hayatındadır. Ülkemizde bu oran, kadınlarda 1/4'e düşüyor.
Tüm zorluklara rağmen, iş hayatında, her alanda başarılı performans sergileyen, kadınlar da var. Bu kadınlardan birine de, Koza Altın İşletmeleri A.Ş. Ovacık tesislerini ziyarette tanık olduk. Koza Altın İşletmeleri A.Ş. Halkla İlişkiler Bölümün de görevli olan Sayın Ayşe Gül DÖRTKARDAŞ, İşletme ile ilgili her türlü bilgiye, teknik personel kadar vakıftır. Güler yüzü, sarf ettiği kelimelere gösterdiği özen, teknik terimlere karşı gösterdiği duyarlılık, ziyaretçilerin güvenliğine gösterdiği titizlik, özelikle de "Öğütme Ünitesi", "Liç ve Adsorpsiyon Ünitesi" ve "atık havuzlarını" gezerken gösterdiği çaba ve cesaret görülmeye değerdir. Bayan olmasına rağmen, en zor yerlere kadar çıktı, risk aldı ve bilgi aktardı. Bu tavrı ile de tesisin, insan sağlığı açısından güvenli olduğunu gösterdi.
Sayın Ayşe Gül DÖRTKARDAŞ, işletmenin içi ve kurum dışı halkla ilişkiler çalışmaları ile ilgileniyor. Birim, yöre halkının sosyal sorumluluk projeleri ile yakında ilgileniyor. Sosyal yönden de her türlü desteği veriyor. Basını takip ederek, bilgi akışını sağlıyor ve basın arşivini oluşturuyor. Kuruluşta, öğrencilerin stajlarını organize ediyor, kurum içi iletişimi güçlendirmek gibi sorumluluklar da yükleniyor.
Elbette başarılı olmak, insanın sadece kişisel yetenekleriyle, bu işe yatkınlığı ile ilgili değildir. Sayın DÖRTKARDAŞ, bu gerçeği çok iyi biliyor. Bu nedenle de icraatını, sürekli değerlendiriyor ve sorguluyor. Dikkat ettik; teknik konularda, cümlelerini özenle kuruyor. İşletmenin, her birimi hakkında oldukça da donanımlı, hazırlıklı ve bilinçlidir. İşletme içindeki kuralları, eksiksiz uyguluyor.
Sayın DÖRTKARDAŞ, kişi/kişiler ve belirtmiş kitlelerle dürüst ve sağlam bağlar kurup, bunu daha da geliştirerek, onları olumlu inanç ve eylemlere yöneltmesi özellikle de tepkileri değerlendirerek, Koza A.Ş ile karşılıklı yarar sağlayan ilişkileri, sürdürme yolundaki planlı çalışmaları kapsayan, bir faaliyetti sürekli gündemde tutuyor. Faaliyetlerinde, amaç hedef kitledir. Bu çalışmaları, gerçekleştirilirken kamuoyu oluşturmak temel ilkesidir. Bu nedenle de en üst düzeyde, iletişim teknikleri kullanmaktadır
Halk ilişkilerde, olmazsa olmaz unsur olan, açıklık, dikkat ve doğruluk ilkeleri, ön planda tutuluyor. Ayrıca bu ilkelerde, kullanılan dilin anlaşılır olması, işletmenin tanıtılması açısından önemli olduğunun da bilincindedir.
Dikkat ettik, sorularımız karşısında, sürekli fikir üretti. Halka ilişkilerde, " Önce düşün, sonra konuş" kuralını alışkanlık halin getirmiş. Şirket çalışmalarını, resim, grafik gibi değişik unsurlardan yaralanarak, en iyi şekilde anlattı. Bu performansı ile de Türk kadınının kedisini verilen görevleri, en iyi şekilde yapabileceğini de gösterdi.
Kutluyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi