
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
TÜRKSAV'IN KATKILARI TAKDİR EDİLMELİ
Geçen hafta, Eskişehir'deki etkinlikle ilgili bir okuyucumuzdan e-mail aldık. Eskişehir' deki, bazı gelişmelerden rahatsız olduklarını, hatta Eskişehir'deki etkinliklere destek veren bazı kuruluşların, özellikle de TÜRKSAV' ın, eleştirilmesinden üzüntü duydukları belitmiş, bunların önüne geçilmemesi halinde de Eskişehir'in, ulusal, hatta uluslararası alanda, yalnızlığı itileceğini iddia etmiş.
TÜRKSAV, ne amaçla eleştirildi bilinmez ama Eskişehir' de, kişi/kişilerin veya kurum/kuruluşların yaptığı hatalar, kentteki etkinlikleri dışardan destek veren ve katkıda bulunan kesimlere, fatura edilmemelidir. Çünkü Yunusemre' ye, ülke genelinde pek çok il sahip çıkıyor. TÜRKSAV gibi, uluslararası alanda söz sahibi kuruluşların, Eskişehir'deki Yunusemre etkinliklerine sahip çıkması, Yunusemre' nin Eskişehirli olduğunun da, ulusal ve uluslararası temel kanıtı ve kabulüdür.
Elbette demokrasi yönetilen ülkelerde, eleştiri olacaktır. Ancak kente zarar verecek eleştirileri de bulunulması veya uluslararası üne sahip örgütlerin, kentteki etkinliklere katkılarından dolayı eleştirilmesinin de ne mazereti, ne kabul edilir bir tarafı vardır. Üstelik kent dışından, TÜRKSAV gibi örgütlerin etkinliklere katkıları, etkinlikleri daha zenginleştirir.
Diğer yandan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, etkinliklerin programlarının yapımına kentteki hemen tüm kesimleri davet ediyor. Etkinlikler, hakkındaki düşünceleri ve yapacakları katkıları "Ortak akıl" " takım ruhu" ,"Ortak payda ve "Toplum katılımı " gibi kavramlar çerçevesinde, gerçekleştirmek istiyor. Katılımcılar, etkinliklerin ruhuna uygun olmak kaydıyla da istedikleri katkıda bulunabiliyorlar. Ayrıca Eskişehir'deki, sivil toplum örgütleri, Yunusemre Kültür ve Sanat haftası'na, sahip çıktı da engel mi olan var?
Eskişehir' de, TÜRKSAV' ın, Yunusemre Kültür ve Sanat haftası'nda, "Uluslararası Şairler ve Aşıklar Şöleni" düzenlemesinin, ne gibi sakıncaları var bilmiyoruz ama Eskişehir' de, TÜRKSAV' ın, görevini üstlenecek, " Yunusemre Sanat ve Kültür Vakfı" var. Ancak orta da hiçbir icraatı yok. Esas eleştirilmesi gereken, TÜRKSAV değil, Yunusemre Kültür ve Sanat Vakfı'dır. Vakıf, ya aktif bir şekilde görev yapmalı, ya da vâkıfı gerektiği şekilde faaliyete geçirecek, insanlara görev verilmelidir. Çünkü vakıf, bugünkü hali ile pek çok gelişmenin önünde de engeldir.
Ayrıca TÜRKSAV, yalnız Yunusemre Kültür ve Sanat Haftasına katkıda bulunmuyor. Elazığ Uluslararası Hazar Şiir Akşamları, Bayburt Uluslar arası Dede Korkut Kültür Şölenleri, Ankara Büyükşehir Belediyesi Türk Dünyası Aşıklar Şölenleri, Kırıkkale Valiliği Türk Dünyası Günleri bunlardan bazılarıdır. TÜRKSAV Kültür Bakanlığı işbirliği ile "Mahalli Halk Oyunları Yarışması" gerçekleştiriliyor.
TÜRKSAV kurulduğu yıldan itibaren, "Türk Dünyasına Hizmet Ödülleri"ni ihdas etmiş ve bunu aksatmadan sürdürmüştür. Yurt içinden ve yurt dışından ödüllerini alan seçkin şahsiyetlerin yazıları ve yaptıkları yayınlarla, Türkiye ayrıca gündemde olmuş, Türk Dünyası kavramının canlı tutulmasına hizmet edilmiştir.
Ayrıca Yunusemre Kültür ve Sanat haftasına sahip çıkan, katkıda bulunan kişi/kişiler ve Kurum/kuruluşlar veya sivil toplum örgütlerini, ne kadar takdir etsek azdır. Şayet bu katılımlarda arzu edilmeyen bir gelişme varsa, önce eleştiri de bulunan kişi/kişiler, "nerede hata yapıyoruz veya yaptık?" sorusuna cevap aranmalıdır. Yunusemre ve Nasreddin Hoca ilgili etkinlerin, hazırlık safhasındaki toplantılara sürekli katılıyorum. Toplantılara, pek çok kurum/kuruluş, kişi ve sivil toplum örgütü davet edildiği halde, esas görevi üstlenecek kurum/kuruluşların veya sivil toplum örgütlerinin katılmadığı gibi, işi ciddiye de almadığını görüyoruz. Diğer yandan yıllardır, Yunusemre Haftası ve Nasreddin Hoca şenliklerinde, okullarımızda her seviyeye uygun üniteler hazırlanarak, her iki düşünürümüzün de o günlerde okullarda, çocuklarımıza tanıtılmasını istedik. Bu hususta, toplantılarda kararlarda alındığı halde, bir türlü gerçekleştirilmedi. Durum bu iken TÜRKSAV' ı, eleştirmek haksızlık değil de nedir? Yunusemre' ye, kentteki örgütler yeteri kadar sahip çıkmıyorlarsa, Kent dışında sahip çıkan örgütler mutlaka olacaktır. Çünkü Yunusemre, ulusal ve evrensel bir düşünürdür.
Eskişehir' de, etkinliklerdeki olumsuz gelişmeleri eleştirelim, proje üretelim ve katkıda bulunalım, Ancak Eskişehir dışından, katkıda bulunanları da alkışlayalım, takdir ve teşvik edelim. Bu her Eskişehirli için, bir görev ve ödev olduğu gibi bir haktır da...