
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Vermedikleri rahatsızlıktan ötürü teşekkür ederiz...
Kılıçoğlu sinemasının da olduğu şehrin göbeğindeki bina önce boşaltıldı.
Sonra yıkım çalışmaları başladı.
Mahkeme süreci devreye girdi, yıkım durduruldu.
Koca bina şehrin ortasında aylarca ucube gibi durdu.
Ardından mahkeme süreci tamamlandı ve binanın yıkılıp, yerine yeni bir bina yapılması çalışmaları başladı.
İşte tam da yıkım başladığı sırada "Eyvah!" dedik kendi kendimize.
Bir tarafı porsuk sahili, diğer tarafı Eskişehir'in kalabalık yoğunluğuna sahip en hareketli caddesi...
-"Bu yıkım ve yeniden yapım ortalığı resmen allak bullak edecek" diye düşündük.
-"Hafriyat kamyonları, Beton mikserleri ve malzeme taşıyan araçlar şehrin merkezini mahvedecek" dedik kendi kendimize.
-"Yollar tıkanacak, sahil şeridi kapanacak, Şair Fuzuli Caddesi felç olacak" diye korktuk resmen.
Bunların hiçbiri olmadı iyi mi?
Ne önündeki sahil yolu kapandı, ne de arkasındaki o binlerce insanın gelip geçtiği yaya yolu.
Ne bir Beton mikseri gördük aylarca ne de bir hafriyat kamyonu.
Ne yıkarken, ne yapılırken bir gürültü şikâyeti geldi, ne de Şair Fuzuli Caddesi bu binadan kaynaklanan bir sıkıntıya düştü.
Koskoca bina hiç kimseye rahatsızlık vermeden yıkıldı, hiç kimseye rahatsızlık vermeden yapıldı.
Ne zaman yıkıldığını, ne zaman temel kazılıp, ne zaman beton atıldığını kimse anlayamadı.
Devasa bina bir anda yok oldu, bir anda dikiliverdi.
Ne diyelim?
Söz konusu binanın sahiplerinden, projecisine ve müteahhidine kadar kim varsa, hepsine "Vermedikleri rahatsızlıktan ötürü" teşekkür etmek lazım.
Hatta...
Bina yaparken etrafı savaş alanına çevirenlere de "Bakın kimseye rahatsızlık vermemeden de bina yapılabiliyormuş" diye örnek göstermek lazım...
Dahası...
Şehir merkezinde bina yapacak herkese "Bu şekilde yapacaksan yap kardeşim!" demek lazım.
.....
Öğretilmiş çaresizlik...
Dün bu köşede yazmıştık.
AK parti, CHP ve MHP'ye oy veren ve yine vereceğini söyleyen seçmenlerin dışında pek çok kişi, "Lanet olsun" diyerek bu üç partiden birine oy kullanıyor.
Yani...
Çoğu seçmen, bu üç partiden birine oy kullanırken kötünün iyisini tercih ediyor.
Bir anlamda...
Bu üç partiden birine oy verirken, oyunu gönül rahatlığı ile verdiğini düşünmüyor.
Sonuç olarak...
Bu üç partinin aldığı oyun önemli bir bölümünü, çaresizlikten verilmiş oylar oluşturuyor.
Yazı ile ilgili Fuat Gürcüoğlu aradı.
-"Senin bu yazdığın konunun aslında bilimsel de bir temeli var. İstersen Seligman'ın "Öğrenilmiş çaresizlik" teorisini bir incele" dedi.
Anında baktık tabii.
Teori, insanların, yaşamış oldukları başarısızlıkların da etkisiyle yıkılması ve mücadeleyi bırakması durumunu ortaya koyuyor.
Yani...
İnsanların, bilgi sahibi olmasına, olayların sürecini bilmesine rağmen, toplumun genel çokluğu karşısında, o çokluğun girdabına kapılıp gitmesi gibi bir durum söz konusu.
Hatta...
Kendi bildiği doğrulara rağmen, bu doğruları savunma gücünü kendinde bulamayıp, daha kolay olan "ben de onların peşine takılayım" psikolojisinden ibaret bir durum.
Sonuç olarak...
Birçok kişi çaresizlikten dolayı katılmadığı, onaylamadığı ve tasvip etmediği bir partiye oy veriyor vermesine de, hiçbiri bununla ilgili bir mücadeleyi göze alamıyor.
Yani...
Donkişot olmayı istemiyor...
.....
Bizim gidecek başka yerimiz yok.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç sağ olsun gazetemizi yeni yerinde ziyaret etti.
Bolca sohbet etme imkanı bulduk kendisiyle.
Sohbet sırasında kendi dışında gelişen, kendi dışında gündeme atılan ve kendi dışında tartışılan AK Parti adaylığı meselesini sorduk.
Önce güldü Ahmet Ataç.
Ardından da, konunun hem gündeme taşınmak istenmesi, hem de tartışılmasını fazlasıyla fuzuli bulurcasına gülümseyerek:
-"Bizim gidecek başka yerimiz yok" dedi.
.....
Yeni Stadyuma 3 puan yakışır...
Eskişehirspor Yeni Malatyaspor maçını Yeni stadyumunda oynamak istiyor ve müjde bekliyordu.
Müjde dün nihayet verildi.
Yeni Malatyaspor maçı Yeni Atatürk Stadyumunda oynanacak.
Yeni Stadyumun maç oynanır bir hale gelmesi çok güzel.
Eskişehirspor'un Malatya maçını yeni stadyumda oynayacak olması daha da güzel.
Yeni stadyum isminin "yeni Atatürk Stadyumu" olarak anılacak olması daha daha güzel.
Eeee...
Bu kadar güzelliğin üzerine bir 3 puan da çok daha güzel olur değil mi?