4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

VİCDAN SAHİBİ OLMAK

Perşembe günü, Acıbadem Hastanesi doktorlarından Genel Cerrah Uzmanı Sayın Dr. İhsan ORUK' la, kısa bir sohbet yaptık. Sohbet sırasında, " Bir insanın vicdan sahibi de olması gerekir " sözü ve güler yüzü ile dikkat çekti..
Sayın Dr. İhsan ORUK' un, konuşmaları, sade, duru, pak ve moral vericidir. Dayanışmacı, bir ruha da sahiptir. Hastalara karşı davranışı, güler yüzü, hasta ve yakınları ile olan iletişimi, örnek teşkil edecek niteliktedir. Hastalarının, BİYO-PSİKO- SOSYAL yönden sağlıklarını, en iyi şekilde değerlendiriyor, tanı teşhis ve tedavi de gerekli özeni gösteriyor
Şu bir gerçek ki vicdan sahibi ve güler yüzlü olmak, hastalar için %50 tedavi demektir. Ayrıca doktorluk mesleği, insan yaşamı için olmazsa, olmaz konumda olan bir meslektir. Evrensel değerler ve toplum vicdanı, İnsanların sağlık hizmetlerine eşit şartlarda ulaşmasını gerektirir. Tıbbı, insanlığın hizmetine sunmak, kişiler arasında herhangi bir ayrım yapmadan, beden ve ruh sağlığını korumak ve iyileştirmek, hastaların acılarını dindirmek ve onları rahatlatmak, tıp doktorlarına tanınmış bir ayrıcalıktır.
Gerçekten de, HEKİMLİK", kutsal, onurlu ve itibarlı bir meslektir. Her doktor, bilgi, beceri ve tıp teknolojisini, her türlü imkânsızlığa ve engele rağmen, hastalara gerçek anlamda yardımcı olabilmek için kullanır. Her doktor görevini, en iyi şekilde yapmak zorundadır. Çünkü hata yapmak gibi, bir lüksü de yoktur.
Allah, bize sağlımızı veren, hastalandığımızda şifa olarak, doktorları ve ilaçları yaratan, gökten ve yerden rızık veren, dünyanın koşullarını insanın yaşamasına elverişli kılan, doğru yollarını gösterendir. Şu halde insanın Rabbini tanıması ve şükretmesi gerekmektedir. İşte bunu da ancak, vicdanını maksimum kullanan biri yapabilir.
Sayın Dr. ORUK' un, " VİCDAN" sözü, İslam Dini'nin gereği, her insanımızda olması gereken bir kavramdır. Çünkü İslam dini akıl ve vicdan dinidir. İnsan, aklı ile dinin bildirdiği gerçekleri görür ve vicdanını kullanarak gördüklerinden sonuç çıkarır ve icraatını da buna göre yapar. Allah' ı her an hatırlarlar. Allah, vicdan sahibi kişileri, ölümlerinden sonra asıl mekânları olan cennetle müjdelemektedir.
Ayrıca aklını ve vicdanını kullanarak düşünen her insan, Allah'ın varlığının delillerini tüm açıklığı ile görebilir. Bu insanlardan, ayette şu şekilde bahsedilir: "Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru."(Al-i İmran Suresi, 191)
Kişi/kişilerin, kendi tavır ve davranışlarını yargılayabilmesi, düşünmeden veya bencilce yapılacak bir davranıştan sonra, insanın vicdan azabı çekmemesi, iç mahkeme ile değerlendirmesi, en önemli erdemlerden biridir. Allah, Kuran'da insanları çevrelerindeki yaratılış delillerini düşünmeye ve incelemeye çağırır.
" Üzerlerindeki göğe bakmıyorlar mı? Biz, onu nasıl bina ettik ve onu nasıl süsledik? Onun hiçbir çatlağı yok. Yeri de (nasıl) döşeyip-yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'göz alıcı ve iç açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik. (Bunlar,) 'İçten Allah'a yönelen' her kul için 'hikmetle bakan bir iç göz' ve bir zikirdir. Ve gökten mübarek (bereket ve rahmet yüklü) su indirdik; böylece onunla bahçeler ve biçilecek taneler bitirdik. Ve birbiri üstüne dizilmiş tomurcuk yüklü yüksek hurma ağaçları da. (Kaf Suresi, 6-10)
Elbette aklı ve vicdanı ile hareket eden, bunu da ilke edinen insanlarımız vardır. Bu insanlarımız, doğru ve yanlış olanı ayırt edebilir. Her icraatında da vicdanının sesini dilerler. Çünkü İnsanlara vicdanı, Allah ilham eder. Vicdan, insanın şuurunun açık tutar. Her insan için de "VİCDAN" büyük bir nimettir. Her konuda vicdanının sesini dinleyen bir insan, doğru yoldadır, başarısız olma gibi bir şansı da yoktur. İnsanın vicdanı doğruyla yanlışı, her zaman ayırt edebiliyor ve asla yanlış olan bir konuda kendisine söylenen yalanları kabul etmiyor. Ayrıca vicdan sahibi insan, kendi, hukuku, kendi polisi, kendi jandarmasıdır
Rus bilimcilerin yaptığı araştırma, her insanın bilimsel olarak vicdan sahibi olduğunu ortaya koydular. Rus Bilimler Akademisi Beyin Araştırmaları Merkezi Müdürü Svjatoslav Medvedev, `Beynimizde, bizi bir şeyi yanlış yaptığımız konusunda bilgilendiren, bir mekanizma var. Bu mekanizma vicdan azabı, ya da pişmanlık olarak bilinen olguyu devreye sokuyor ve gerçekten de yapılan yanlıştan, nefret etmemize yol açan pişmanlığımızı gösteriyor." diyor.
Keşke! topluma, özellikle de kişi/kişilere, vicdanı hâkim kılabilsek. İşte o zaman, ne yeni anayasaya, ne kanuna, ne savcıya, ne hâkime, ihtiyaç kalırdı. Toplumda da hak, hukuk ve adalet hakim olurdu. VİCTOR HUGO' nun söylediği gibi, EN MÜKEMMEL ADALET VİCDANDIR.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi