
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Yaşananlar AK Partinin oylarını nasıl etkiler?
17 Aralık ile başlayan yolsuzluk operasyonları sonrasında da çok tartışılmıştı AK Partinin bu işten ne kadar yara alacağı.
Aynı durum...
Tapeler ve ses kayıtlarının alenen ortaya dökülmesi ve ses kayıtlarının montaj olup olmadığı tartışması sonrasında da yaşanıyor.
Her konuda olduğu gibi bu tartışmada da iki farklı düşünce var.
Birincisi: İktidar partisi oylarının yaşanan bu olaylardan sonra tam anlamıyla yere çakılacağı yönünde.
Böyle düşünenlerin söyledikleri şu:
-"Bu tür yolsuzlukların olduğu hiç bir ülkede bir iktidar partisi yüzde 1-2 den fazla oy alamaz. Evinde devlet bütçesi kadar para çıkan bir başbakan o koltukta oturamaz. Yolsuzluk ve hırsızlık iddialarının bu denli ayyuka çıktığı bir ülkede mevcut hükümet bir-iki saat içinde istifa eder ve Başta Başbakan ve ailesi olmak üzere hırsızlık ve yolsuzluğa karışanlar yüce divanda yargılanır" diyorlar.
Bunu demekle kalmıyor, yapılacak mahalli seçimlerde iktidar partisi oylarının yerlerde sürüneceğini iddia ediyorlar.
Bunun aksini düşünenler de var elbette.
Yaşananların gerçek bile olsa bu durumun iktidar partisi oylarına etki etmeyeceğini söylüyor böyle düşünenler.
-"Bu hükümeti seçen bir kitle var. 11 yıldır bu hükümete inançlarını bağlamış kitle bu. Yaşananlar doğru bile olsa hiç kimse "Biz salak mışız. Bu adamların peşinden körü körüne gitmişiz" demeyecektir. Çünkü, insanlar kandırıldıklarını, aldatıldıklarını kolay kolay kabul etmez. Olayları nasıl işine geliyorsa öyle yorumlama yoluna gider ki, kendi kendisini rahatlatabilsin. Dahası, bu insanlara sürekli "Sizi kandırıyorlar" dediğinizde, inadına sahip çıkmaya çalışır" diyorlar.
Bunu demekle kalmıyor, yapılacak mahalli seçimlerde iktidar partisi oylarının azalmayacağını, en kötü halde oylarının yerinde kalacağını söylüyorlar.
Sonuç olarak Türkiye'nin önünde Mahalli seçimler var.
Bununla birlikte...
Kamuoyu gündeminde de yaşanan olağanüstü olaylarda var.
Bu olayların bu seçimi nasıl etkileyeceği merak ediliyor.
-"Bunca yaşanan olaydan sonra bu testi artık su tutmaz" diyen de çok "Ne olursa olsun hiçbir şey değişmeyecek" diyen de.
Neyin ne olacağını görmek için ise, seçim gününü bekleyeceğiz anlaşılan.
.......
Murat Mercan çıkmış ortaya...
Murat Mercan'ı tanımayan yoktur.
AK Partinin kurucularından.
Partinin Genel Başkan yardımcılığını yapmış, iki dönem üst üste Eskişehir Milletvekilliğinde bulunmuş, Milletvekilliği sırasında Meclis Dışişleri komisyonu başkanlığı görevini üstlenmiş bir isim.
Son yapılan seçimde aday olmasına rağmen Eskişehir listesine alınmayan ancak bir süre sonra Enerji Bakan yardımcılığı görevine getirilip halen bu görevi sürdüren Murat Mercan önceki gün gelmiş Eskişehir'e.
Gelir gelmez de partisinin Tepebaşı Belediye Başkan adayı Orhan Soydaş'ın seçim merkezini ziyaret etmiş.
Hatırlayanlar olacaktır.
2009 seçimleri öncesinde AK Partinin Eskişehir'deki seçim çalışmalarını bizzat yönetmiş, seçim yenilgisinin faturası bir anlamda kendisine çıkartılmıştı.
Anlaşılan o ki Murat Mercan biraz da görevi nedeniyle bu seçim çalışmalarında olmayacak.
Belki de 'Tamamen yok' denilmemesi için arada sırada da olsa Eskişehir'e geliyor ve AK Partililerle birlikte görüntü vermeyi sürdürüyor...
......
Siyaset kimin umurunda?
Çıkın sokağa, önünüze geleni durdurun.
Ardından da, Eskişehir'deki milletvekillerinin isimlerini sorun.
Bu soruyu sorduğunuz insanların tamamına yakını, milletvekillerinin isimlerini bilmiyor olacaktır.
Belki aralarından bir ya da ikisini tanıyan çıkabilecektir ama.
6 milletvekilinin 6'sını da tanıyana rastlamayacaksınız. Buna emin olun.
Çünkü...
Siyasete karşı son derece büyük bir ilgisizlik var.
Aynı durum Belediyecilikte de çok farklı değil.
Hala birçok insan, Milletvekilleri kadar olmasa bile Eskişehir'deki Belediye başkanlarının isimlerini bilmiyor, kendilerini de tanımıyor olabilir.
O nedenle...
Bizim sürekli bahsettiğimiz Eskişehir siyaseti Bin, bilemediniz 3 Bin kişinin etrafında dönüp dolaşıyor.
Konuştuğumuz siyasi gelişmeler, partilerin yapmış olduğu faaliyetler, milletvekillerinin birbirleriyle olan diyalogları, kavgalar gürültüler hep bu 3 Bin kişi etrafında anlam buluyor.
800 Bine varan bir nüfusa sahip bulunun Eskişehir'de, nüfusun neredeyse tamamına yakını için siyaset ve siyasi gelişmeler hiçbir anlam taşımıyor.
Çünkü...
Vatandaşın siyasetle ne alakası var, ne de siyasete merakı.
Bu tespitin ardından şöyle bir tablo çıkıyor ortaya.
Yönetmek isteyen ve yönetenlerle, yönetilenlerin tercih ve öncelikleri oldukça farklı.
Demek oluyor ki...
Siyaset, belli bir hedefi olup bu hedefe ulaşmak için bu işi yapanlarla, bu kişilerin etrafında toplanan kişiler haricinde diğerleri için hiçbir anlam taşımıyor...
.......
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Bir karı koca evde problemler yaşamaktaydı ve birbirlerine konuşmama cezası uygulamaktaydı. Aniden adam ertesi gün karısının kendisini sabah 5:00 da iş için bir uçuşu olduğundan uyandırması gerektiğini hatırladı. Sessizliği ilk bozan ve kaybeden kendisi olmamak için, bir kağıdın 'Lütfen beni sabah 5:00 da uyandır.' yazdı ve notu karısının bulabileceği bir yere bıraktı. Ertesi sabah, adam uyandı ancak saatin 9:00 olduğunu ve uçuşu kaçırdığını fark etti. Çok kızdı, tam karısının onu neden uyandırmadığını soracakken yatağın yanında bir parça kağıt buldu. Kağıtta 'Saat 5:00 uyan' yazmaktaydı.