2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

YENİ DÜNYA, YENİ ESKİŞEHİR!

 


 


Karantina günlerinde çok şey öğreniyoruz.


Evde vakit geçirmenin türlü çarelerini ararken, içimizdeki yetenekleri keşfediyoruz.


Bu süreçte evde ressam olanından tutunda, fırıncının hası olana kadar pek çok yeni kişi keşfettik.


Meğerse özellikle erkekler ne kadar hünerliymişte, haberimiz yokmuş.


+++


Şaka bir yana…


Şu günler ile birlikte yeni bir döneme başlayacağımızın işaretlerini yaşıyoruz.


Korona salgınının ardından yeni bir yaşama merhaba diyeceğimizin sancılarını çekiyoruz evlerimizde.


Meşhur adıyla “Yeni dünya düzeni” denilen bu yeni bir döneme geçişi yaşıyoruz aslında.


Korona belkide yeni bir çağ kapatıp, yenisini açıyor.


Teknoloji çağı bitiyor, tamamen her şeyin dijitalleşeceği bir devir başlıyor.


++++


Bu arada herşeyin sıfırlandığını, sıfırlanacağını da söylemeliyiz.


Bugüne kadar göz göre göre kirlettiğimiz, kirletirken doğasından canlısına kadar herşeyini tahrip ettiğimiz dünya bile adeta kendisine bir reset atıyor.


O bile “yeniden başlıyor” sanki!


Herkesin evlerinde kaldığı günlerde ekolojik sistem resmen kendisini yenilemeye başladı.


İnsan ayağının basmadığı yerlerin şu an da ne kadar mutlu olduğunu çok iyi tahmin ediyoruz.


Kimsenin avlanamadığı alanlardaki canlıların ne denli yaşama sevinci içerisinde olduğunu çok iyi anlıyoruz...


+++


Elbette bu değişimden en büyük payı toplumlar alacak.


çok derin ve belki de çok çabuk yeni bir yaşam düzenine gireceğiz.


özellikle birkaç haftalık karantina günleri bize bunun ipuçlarını çok açık bir şekilde verdi zaten…


örneğin…


Şehir kalabalıklarının boşuna olduğunu gördük.


Hergün iş yüzünden milyonlarca kişinin yollara düşmesine gerek olmadığını anladık.


Yani şu “home ofis” dönemi artık resmen başlıyor.


Hatta stratejik sektörlerde çalışan pek çok kişinin korunması adına home ofis sistemi çokça tercih edilecek.


“İnsan beyninin evden ürettiği, sanayi ihtiyaçlarının da robotlar tarafından giderildiği bir dönem” gibi düşünün…


+++


Aslında yeni yaşam tarzına dair yazacak çok şey var.


Dijital paradan, yeni teknolojilere, yeni iletişim ağlarından, ülkelerin yönetim biçimlerine kadar neredeyse her şey yenilenecek.


Korona sonrasına nasıl bir geçiş yapacağımızla;


Yeni dünya düzeninin kısa, orta ve uzun vadedede yaşamımıza ne kadar etki edeceğiyle;


Velhasılı bundan sonra neler olacağı ile ilgili pek çok araştırma yapabilirsiniz.


Bu konu, evde kaldığınız günler içerisinde son derece keyifli bir araştırma konusu olabilir sizler için.


Mesela artık soyal ilişkiler nasıl olacak?


Tüketim biçimlerine ve gıda tedarikine dair yeni neler çıkacak karşımıza?


Geziler, sehayatler, iş görüşmeleri, hukuk sistemi, güvenlik, sağlık, eğitim…


Nasıl işleyecek, nerelere evrilecek?


Yeni teknolojiler, tüm bunların çalışma mekanizmasını ne denli değiştirecek?


Gerçekten de “evde kal” günlerinde iyi bir araştırma konusu değil mi?


+++


“Tüm bunları neden anlattın?” diye sorabilirsiniz…


“Zaten bunları az çok sağdan soldan duyuyor ya da okuyoruz” da diyebilirsiniz.


Ne deseniz haklısınız…


Ama!


Söz konusu değişimin şehrimizde nasıl yaşanacağına dair pek çok kişinin fikrinin olmadığını da görüyoruz.


Bu nedenle “yeni bir Eskişehir’in” nasıl olacağı konusuna başlamak için bizim için iyi bir giriş oldu şu ana kadar yaz dıklarımız…


Sırası geldiğince yeni dünyadan başlayıp, yeni Eskişehir’i yazmaya yavaş yavaş geçiş yapacağız.


Hemen bir örnek vermek gerekirse!


Boffin’in yaptığı şu iş!


“Haydaaa, yeni dünya ne alaka Bofiin ne alaka?” demeyin…


Yeni bir Eskişehir kurulacaksa, yeni bir Eskişehirspor da pekâlâ kurulabilir.


Karantina günleri yeni bir dünyanın işaretiyse,


Boffin’in gönderdiği cezalar da yeni Eskişehirspor’un habercisi olamaz mı?


Yeniden 1965 ruhunun,


Yeniden Fetni, Nihat, Ender’lerin…


Yeniden Amigo Orhan Diklenişinin habercisi sayılmaz mı?


Yani tüm dünya sıfırdan başlıyorkan, Eskişehirspor kaldığı yerden mi devam edecek?


Elbette değil.


Boffin’in, -6 ve iki dönem transfer yasağı göndermesi, artık “adı konulmamış bir sıfırlanmanın” adının konulacağı bir gelişme oldu.


O yüzden artık tamamen özümüze dönebiliriz.


Ve “Kırmızı Şimşekler efsanesini” en başından bir kez daha yazmaya başlayabiliriz…


 


 


 


 


 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi