Yerli otomobil tartışmaları yapıyorlar.

Dalga geçiyorlar üstelik.

“Kaputu da varmış, aynası da” diyerek.

Aslında yerli otomobil böylesi bir ülkede “büyük bir devrimdir”

+++

Malumunuz ki, o devrimi ilk yapan Eskişehir’dir…

Eskişehir, ürettiği ilk yerli arabaya da zaten “Devrim” adını vermiştir.

Bu isim nasıl bulundu, bilgi sahibi değiliz ama;

“Kolay kolay böylesine radikal bir isim bulunmamıştır” diye düşünüyoruz.

çünkü;

Devrimin üretildiği yıllar ile bugün arasında büyük benzerlikler var.

Yapılmaya başlandığı ilk zamanlarda ülkede büyük tartışmalar yaşanmış.

Ne kadara mal olacağını hesaplamış pek çok kesim.

ülkenin bu işlerle uğraşacak gücünün olmadığı iddiaları ortaya saçılmış.

Yani yerli otomobil yapma işi büyük kavgalar arasında başlamış.
Belki de adının “Devrim” olarak konması da bu yüzdendir.

ülkede büyük engellemelere rağmen ortaya çıkarılmış bir otomobil olarak…

++++

Bugün ortaya çıkan yerli otomobil de bu yüzden ikinci bir devrimdir.

Aynası, kaputu, şanzumanı, herşeyi tam olan bir araç yaptı bu ülke çok şükür.

Daha iyilerini yapacak güce, yeteneğe, birikime, insana da sahiptir ülkemiz.

çok iyilerini de yapacağımızdan zerre kadar şüphemiz yoktur bu yüzden.

İkinci devrimin ülkemize hayırlı olmasını diliyor ve sonuna kadar destekliyoruz.

+++

Ancak!

Bu devrimin gururu Eskişehir’indir…

“Sonuçta üretilen yeni otomobil ilk Devrim’in devamıdır.”

Ve bu nedendir ki;

Yeni Devrim’in seri üretimi için de ilk olarak Eskişehir düşünülmelidir.

Bu üretime talip olan diğer illerle rekabete ve onların önüne geçmek için lobiye şimdiden başlanmalıdır.

Yeni kurulan Eskişehir İş Konseyi belki de işe buradan başlamalıdır!

ESES YöNETİMİ RADİKAL KARARLARLA YüRüYOR!

Yeni Eskişeirspor yönetimi, devraldıkları yönetime göre kente bir “oh çektirdi”

“Nihayet kurtulduk” havası estirdiler şehirde.

Dahası…

Tribünden yetişmiş ve bu şehirde kazanmış kişiler olarak güven verdiler.

+++

Belki de arkalarına aldıkları bu güvenden yola çıkarak net kararlar vermeye başladılar.

önce “Takımın yarısı” diyebileceğimiz yetenekteki Milinkoviç’le yolları ayırdılar.

Ardından kulüp idaresine yıllarını vermiş isimlerle yollarını ayırdılar.

Takımın diğer yarısı Jesse’yi ülkesine gönderdiler.

Ve en sonunda,  Eskişehirli Coşkun Hoca’nın da istifasını istediler.

Yerine de Siirtli Mustafa özer’i getirdiler.

+++

Tüm bunlar dere geçerken yapılan büyük değişiklikler.

Böylesi bir süreçte büyük cesaret gerektiren adımlar.

Her yönetimin yaparken kırk kere düşüneceği olaylar.

Ancak bizim yönetim çok kısa sürede verdi tüm bu kararları.

Elbette eleştiri konusu oldular.

Hele ki alt yapıdaki gençlere menajer aracılığı ile imza attırmaları hepsine tuz biber oldu.

+++

çok kısa sürede yaşanan bunca gelişmenin sonucunu gerçekten merak ediyoruz.

Bakalım bunca radikal karar kulübe neler kazandıracak?

Veyahutta, gelecek adına Eskişehirspor’dan neleri alıp götürecek?

Bu yüzden Eskişehirspor’daki tüm bu adımların yorumunu zamana bırakıyoruz.

Bu sürecin, alınan bu kararların Eskişehirspor adına da olumlu sonuçlar doğurmasını diliyoruz…