
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
YERLİ TOHUM GENETİK HAZİNEDİR
Sivrihisar, Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı’ nın, konuğu, olan, Anakente Belediye Başkanı, Sayın Prof. Dr. Yılmaz BüYüKERŞEN, Şehircilik, özellikle de yerli tohum ve kırsal kesimle ilgili, açıklamaları, umut vericidir.
Sayın Prof. Dr. BüYüKERŞEN' in, yerli tohumla ilgili açıklamaları, özelliklede yerli tohum ıslah birimi kurması, Türk tarımı açısında, önemli bir gelişmedir. çünkü yerli tohumlar, ata yadigârıdır.
Yerli tohum yıllardır, bu topraklarda, ekilip biçildiğinden, bu bölgelerin, iklimine toprağına, diğer şartlarına, zaman içerisinde uyum sağlamışlardır. Ayrıca yerli tohumlar, kendilerini zaman içerisinde, yenileme özelliğine sahiptir. Hastalıklara karşı dirençli, kuraklığa ve iklime uyumludur. Zaman içerisinde gelişebilme özelliğine de sahiptir.
Türkiye, dört mevsimin yaşandığı, tarımın, hemen her türlüsünün yapıldığı, son derece bereketli, son derece verimli, topraklara sahiptir. Dünya`da, 11 bin civarında endemik yani nadir bitki türü var. Bunlardan üçte biri, yani yaklaşık 4 bin tanesi, ülkemizde bulunuyor. Gen kaynaklarının korunması, bitkisel çeşitliliğin korunması yanında, tohum üzerinde araştırma çalışmaları da önem taşıyor.
Türkiye, bitkisel çeşitlilik açısından da çok zengin bir ülkedir. Ancak bu bitki çeşitliliğinin, gelecek nesillere aktarılması açısından, bitki gen kaynakları bankalarının açılması gerekiyor. Aksi halde ülke dışından getirilen, “HİBRİT” çeşitlerin, yerli tohumların yok olmasına neden olacaktır.
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün, kaldırılması ile adeta, köylünün kolu kesildi. İthal tohumların, fiyatları, çiftçiyi çıkmaza soktu. Nitekim ithal domates tohumunun kilosu, altın kadar kıymetlidir. ülkemiz, domates tohumuna, yılda, takriben 40 milyon dolar ödüyor.
İthal edilen, yalnız, domates tohumu değil, İsrail, Fransa, Hollanda, ABD ve diğer ülkelerden de diğer sebze tohumlarını da ithal ediyoruz. üstelik bu tohumların, pek çoğunun genetiği değiştirilmiş duruma. Genetiği değiştirilmiş ürünleri neslimize ve insan sağlığına verdiği zarar ise ortada.
Türkiye ve Eskişehir, kendi öz ürün tohumlarına sahip çıkmak ve geliştirmek zorundadır. Bu yapılmıyor, milyonlarca dolar verilerek, genetiği değiştirilmiş ürün tohumları ithal ediliyor. İnsanımızın, sağlığı da riske sokuluyor.
Türkiye’ nin, yerli tohum üretecek daha da geliştirecek imkân ve olanakları da var Nitekim Tarım Bakanlığı’nda, 115 bin kişi çalışıyor. Türkiye’nin, 70 civarında üniversite, 27 adet Ziraat Fakültesi,50 adette Tarım Araştırma enstitüsü var. 10 bin civarında da işsiz Ziraat Mühendisimiz mevcut. Ama diğer ülkelerden, tohum ithal etmek zorundayız.
Maalesef ülkemiz, sadece tohum alanında değil, her alanda kendi teknolojisini üretmede çok geç kaldı. Evrensel düzeyde, bilgi üretecek, yeteri kadar eleman yetiştiremedik. Yetişenlere de imkân tanımadığımız gibi, sahip çıkmayarak, başka ülkelere kaptırdık.
Toplantıda Sayın Prof. DR. BüYüKERŞEN, Kırsal Kalkınma Projeleri, kapsamında ipekböcekçiliğini tekrar canlandırmak amacıyla, 70 bin dut fidanının, 600 çiftçiye verildiğini, Ayrıca dağıtılan 250 bin domates fidesiyle, çiftçilerin, 6 milyon lira kazanç elde ettiğini ve Mihalgazi’de, 540 çiftçiye 2.5 milyondan fazla marul fidesi dağıtıldığını söyledi.
Ayrıca Eskişehir Anakent Belediyesi, Mihalıççık’ta başlanan proje ile ilçeye Meyve ve Sebze Kurutma Tesisi inşa edilecek. Burada kurutulacak ürünlerin, satışı için, Eskişehir’de üretici marketi de kurulacak.
Mihalıççık’ta, yapımına başlanan, Sebze ve Meyve Kurutma Tesisinde, kurutulan ürünlerin ve çiftçilerin, kendi ürünlerinin satılabileceği, Eskişehir üretici Pazarı, aracılar ve komisyoncular olmadan ürünlerinin gelirlerini, üreticinin kendi cebine girmesi sağlayacak
Anakent Belediyesi. Mihalıççık’ta Meyve Sebze Kurutma Tesisi, Eskişehir’de Kuru Meyve Sebze Marketi, Mihalıççık’ta 60 dekarlık alanda Dut ve Kiraz Bahçesi, İnönü ilçesinde, 20 dekarlık mesire alanı olarak da kullanılabilecek Ekşi Karadut ve İpek Böceği Kurutma Tesisi hayata geçirecek Ayrıca Manda yetiştiriciliğinin canlandırılması için de Bozan Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'yle, protokol imzalandı.
Sayın Prof. Dr. BüYüKERŞEN’ in, ülkemizde, artan yem fiyatlarını rağmen, Sivrihisar, Mahmudiye, Günyüzü bölgelerinde, büyükbaş hayvan yetiştirip, süt satarak geçimini sağlamaya çalışan vatandaşlarımıza, Belediye, imkânları dâhilinde, bu bölgelerde yaşayan vatandaşları rahatlatacak, çok önemli projeleri de var.
Sayın Prof. Dr. BüYüKEŞEN’ in, kırsal kesim, özellikle de yerli tohumla ilgili projeleri, ilgili her yöneticiye, kuruma, örnek olmalıdır, çünkü Yerli tohumlar, binlerce yıldır değişen koşullara uyum sağlayarak, günümüze ulaşmayı başarmış örnekler olduğundan, insan yaşamın sürdürülebilirliği için de birer genetik hazinedir.